Esas No: 2022/5538
Karar No: 2022/7656
Karar Tarihi: 03.10.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5538 Esas 2022/7656 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/5538 E. , 2022/7656 K.Özet:
Davacı-davalı kadın ve davalı-davacı erkek arasındaki boşanma davasında ilk derece mahkemesi davaların kabulüne karar vermiş, bölge adliye mahkemesi ise tarafların istinaf itirazlarını reddetmiştir. Ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, davacı-davalı kadının ağır kusurlu olduğunu ve tarafların eşit kusurlu kabul edilmesinin doğru olmadığını belirterek kararı bozmuştur. Ayrıca az kusurlu davalı-davacı erkek yararına maddi ve manevi tazminatın uygun miktarda hükmedilmesi gerektiği, kadının yoksulluk nafakası talebinin ise reddedilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Türk Medeni Kanunu madde 174 ve 175/1 hükümleri bu kararda yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, velayet ve ortak konutun tahsisi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-İlk derece mahkemesinin verdiği hükme karşı davalı-davacı erkek tarafından kadının boşanma davasının kabulü yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmadığından, erkeğin kesinleşmiş olan kadının boşanma davasının kabulüne ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre; davacı-davalı kadının tüm, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3-Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince davaların kabulüne karar verilerek boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Hükme karşı, erkek tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, velâyet ve ortak konutun kadına tahsisi; kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Karar yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararında; erkeğin eşi istememesine karşın çöpten bulduğu eşyaları alarak eve getirdiği; kadının da kayınvalidesine “o..pu çocukları” diyerek hakaret ettiği, eve geç geldiği ve evi sıklıkla terk ... ailesine gittiği belirtilerek; boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğuna hükmedilmiştir. Bölge adliye mahkemesi tarafların kusur belirlemesine ilişkin istinaf itirazlarını esastan reddetmiştir. Dosyanın tetkikinden, tarafların mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında; davacı-davalı kadının kayınvalidesine “sen kimsin bana soru soramazsın s...tirin gidin evimden” diyerek eşinin anne ve babasına hakaret ... kayınvalidesini itmek suretiyle evden kovduğu, eşi için “o..pu çocuğuna o..pu çocuğu derim” diyerek ona hakaret ettiği ve eşine “dokunma bana canın karı istiyorsa geneleve git” dediği anlaşılmıştır. Bu itibarla, boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda eşi istememesine karşın çöpten bulduğu eşyaları alarak eve getiren erkek az; kayınvalidesine “o..pu çocukları” diyerek hakaret eden, eve geç gelen, evi sıklıkla terk ... ailesine giden, eşinin ailesine “ sen kimsin bana soru soramazsın s...tirin gidin evimden” deyip kayınvalidesini itip evden kovan, eşi için “o..pu çocuğuna o..pu çocuğu derim” diyerek hakaret eden ve ona “dokunma bana canın karı istiyorsa geneleve git” diyen davacı-davalı kadın ağır kusurludur. Hal böyleyken, tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
4-Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen az kusurlu davalı-davacı erkek yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174. maddesi gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş ve kararın bozulmasını gerektirmiştir.
5-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir(TMK m.175/1). Davacı-davalı kadın boşanmaya sebebiyet veren olaylarda ağır kusurlu olup, kadın yararına yoksulluk nafakasının koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı-davacı erkeğin kadının boşanma davasının kabulüne ilişkin temyiz dilekçesinin REDDİNE; (3.), (4.) ve (5.) bentlerinde gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA; (2.) bentte açıklanan nedenle tarafların temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu hükümlerin ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Hacer'e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...'e geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 03.10.2022 (Pzt.)