Esas No: 2022/8261
Karar No: 2022/7701
Karar Tarihi: 04.10.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/8261 Esas 2022/7701 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/8261 E. , 2022/7701 K.Özet:
Davacı, babası olarak görünen kişinin biyolojik babası olmadığını ileri sürerek soy bağının reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne ve soy bağının reddine karar vermiştir. Bu karar, asli müdahale talep eden ve müdahale talebi reddedilenler tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesi ise ferî müdahale talep edenlerin asli müdahale talebinde bulunmadıkları ve asli müdahale talebinin yasal şartlarını taşımadıkları gerekçesiyle istinaf başvurusunu reddetmiştir. Temyiz kanun yoluna başvuranlar ise asli müdahale talep etmişlerdir. Ancak, davalıların temyiz kanun yoluna başvurmamış olmaları ve temyize konu kararda ferî müdahale talep edenler hakkında bir hüküm kurulmamış olması nedeniyle ferî müdahale talep edenlerin tek başına temyiz hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle ferî müdahale talep edenlerin temyiz dilekçesi reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- HMK 65. madde: Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır.
- HMK 66. madde: Ferî müdahale, üçüncü kişinin kendi hukuksal durumu dolaylı şekilde etkilenecek olan bir davanın davalı yararına sonuçlanmasını (reddedilmesini) sağlamak amacıyla açtığı bir yoldur.
- HMK 33. madde: Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir.
- HMK 68. madde: Ferî müdahil, yanında katıldığı tarafın yararına olan iddia veya savunma vasıtalarını ileri sürebilir; onun işlem ve açıklamalarına aykırı olmayan her türlü usul işlemlerini yapabilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm asli müdahale talep eden ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı nüfusta babası olarak görünen kişinin biyolojik babası olmadığını ileri sürerek soy bağının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne, soy bağının reddine karar verilmiş, hüküm asli müdahale talep eden ve müdahale talebi reddedilenler tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesi 30/03/2022 tarihli ek karar ile “Davanın Soy Bağının Reddi davası olduğu, niteliği itibariyle TMK 286. maddesi uyarınca dava hakkının kimlere tanındığının belirtildiği, müdahillik talebinde bulunan kişilerin bu sıfata sahip olmadıkları gibi asli müdahale talebinin de yasal şartları oluşmadığından reddine karar verildiği” gerekçesiyle istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Ek karara karşı yine müdahale talep edenler tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvuranlar, 03.03.2021 havale tarihli dilekçe ile ilk derece mahkemesinden asli müdahale talep etmiştir.
Asli müdahale, 6100 sayılı HMK’nın 65. maddesinde “Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir. Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır.” şeklinde düzenlenmiştir. Ferî müdahaleyi düzenleyen 66. madde ise “Üçüncü kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabilir.”şeklindedir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (HMK m. 33).
Ferî müdahalede üçüncü kişi, hukuki yararı olduğu gerekçesiyle görülmekte olan davaya ancak taraflardan birinin yanında ve onun yardımcısı olarak katılır. Bu nedenle ferî müdahale, bir davanın davalılar aleyhine sonuçlanması halinde, kendi hukuksal durumu dolaylı şekilde etkilenecek olan üçüncü kişinin başvuracağı bir yoldur ve genellikle amaç, açılmış davanın davalı yararına sonuçlanmasını (reddedilmesini) sağlamaktır. Somut olayda müdahale talep edenlerin talepleri, “davalının yanında yer alarak davanın reddini savunmak” olduğuna göre asli değil ferî müdahale talep ettiklerinin kabulü gerekir.
Müdahale talebinin kabulü hâlinde müdahil, davayı ancak bulunduğu noktadan itibaren takip edebilir. Müdahil, yanında katıldığı tarafın yararına olan iddia veya savunma vasıtalarını ileri sürebilir; onun işlem ve açıklamalarına aykırı olmayan her türlü usul işlemlerini yapabilir. (HMK m. 68/1) Lehine müdahale edilen taraf temyiz kanun yoluna başvurmazsa, HMK’nın 68 inci maddesi uyarınca, yanında katıldığı tarafla birlikte hareket etmek zorunda olan ferî müdahil, yalnız başına kararı temyiz edemez. Müdahil hükmü ancak, lehine katıldığı tarafla birlikte temyiz edilebilir.
Sonuç olarak, davalıların temyiz kanun yoluna başvurmamış olmaları ve temyize konu kararda ferî müdahale talep edenler hakkında bir hüküm kurulmamış olması nedeniyle ferî müdahale talep edenlerin tek başına temyiz hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle temyiz hakkı bulunmayan feri müdahile talebinde bulunanların temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeple, ferî müdahale talebinde bulunanların temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 04.10.2022 (Salı)