Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/8537 Esas 2022/8023 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8537
Karar No: 2022/8023
Karar Tarihi: 12.10.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/8537 Esas 2022/8023 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nin kararına göre, davacı kadın tarafından tazminatların ve yoksulluk nafakasının miktarı ile faizin başlangıç tarihi yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmiştir. Mahkeme, ekonomik durumlar, nafakanın niteliği ve günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakasının az olduğunu belirtmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, takdir edilen maddi ve manevi tazminatların da davacı kadının yararına az olduğu belirtilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararın yukarıda belirtilen sebeplerle bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddelerine ilişkin detaylı açıklamalar kararda belirtilen maddelerin içeriklerinde yer almaktadır.
2. Hukuk Dairesi         2022/8537 E.  ,  2022/8023 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatların ve yoksulluk nafakasının miktarı ile faizin başlangıç tarihi yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bent dışındaki itirazları yersizdir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatlar azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi (TMK m. 174/1-2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 12.10.2022 (Çar.)


    Hemen Ara