Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2033 Esas 2022/8053 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2033
Karar No: 2022/8053
Karar Tarihi: 12.10.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2033 Esas 2022/8053 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararda, erkek ve kadın arasındaki dava incelendi. Davacı-davalı erkeğin bağımsız tedbir nafakası davası yönünden temyiz dilekçesi reddedildi. Davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebi için, yeniden ekonomik ve sosyal durum incelenerek karar verilmesi gerektiği belirtildi ve bu konuda karar bozuldu. 6100 HMK'nın 362. maddesi gereği, miktar veya değer kırık bin Türk Lirasını (107.090,00 TL) geçmeyen davalara ilişkin kararlar temyiz edilemez. Bu maddeye ek olarak, 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca, temyiz sınırı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi uyarınca her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranının artırılmasıyla belirlenir.
2. Hukuk Dairesi         2022/2033 E.  ,  2022/8053 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve birleşen tedbir nafakası davası yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12.10.2022 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... ile vekili Av. ... ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Davacı-davalı erkeğin, bağımsız tedbir nafakası davası yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
    6100 HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değer kırık bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m . 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranının artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar "107.090,00 TL" olarak belirlenmiştir.
    Temyize konu tedbir nafakasının yıllık tutarı karar tarihindeki kesinlik sınırı 107.090.00 TL'yi aşmayıp 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kaldığından bağımsız tedbir nafakasına ilişkin karar kesindir. Açıklanan sebeple, davacı-davalı erkeğin, bağımsız tedbir nafakası yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı- davacı kadının tüm, davacı- davalı erkeğin diğer temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemede;
    a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece erkeğe kusur olarak yüklenilen, "ortak çocuklara hakaret" vakıasının ispatlanamadığı, erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, kadının, “eşinin ailesini istemediği, ortak konuta kabul etmediği, eşine ve ortak konut ilgisiz olduğu” vakıalarının erkek tarafından ispatlandığı, kadına kusur olarak yüklenmesi gerektiği, tarafların mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre davacı- davalı erkeğin yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı- davacı kadının tüm, davacı- davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    b-Davalı- davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin kabul edilebilmesi için nafaka alacaklısının boşanma yüzünden yoksulluğa düştüğünün belirlenmesi gerekir. Taraflar hakkında yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağında, davalı- davacı kadının çalışmadığı, gelirinin ve mal varlığının bulunmadığı belirtilmiştir. Yargılama sırasında ise kadının çalışmaya başladığı dosyaya getirtilen evraklardan anlaşılmıştır. Yerel mahkemece, yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmiş ve tarafların istinaf kanun yoluna başvurusu üzerine, bölge adliye mahkemesince de esastan ret kararı verilmiş ise de; davalı-davacı kadının alınan beyanında işveren tarafından işine son verildiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, tarafların ekonomik ve sosyal durumu yeniden araştırılarak, kadının sürekli ve yeterli gelir getiren bir işte çalışıp çalışmadığı tespit edilerek, boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmediği araştırılarak yoksulluk nafakası (TMK m.175) istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple, davacı-davalı erkeğin bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, yukarıda 2/b bendinde gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi ile yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 8.400 TL. vekalet ücretinin ...'den alınıp ...'e verilmesine, aşağıda yazılı harcın ...'e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...'e geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 12.10.2022 (Çar.)







    Hemen Ara