Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5301 Esas 2022/8127 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5301
Karar No: 2022/8127
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5301 Esas 2022/8127 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir karara göre, bir çift karşılıklı boşanma davaları açmıştır. İlk derece mahkemesi, kadının tamamen kusurlu olduğunu ve erkeğin davasının kabul edilmesi gerektiğine karar vermiştir. Ancak istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesi, iştirak nafakasının az olduğundan bahisle iştirak nafakası hükmünü kaldırmış ve kadının diğer istinaf taleplerini ise esastan reddetmiştir. Yargılama sonunda, kadına yüklenen gerçekleşen kusurlu davranışların yanında erkeğin de eşine karşı birden çok kez fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi dikkate alınarak, boşanma sebebi oluştuğu için kadının davası kabul edilmeliydi. Sonuç olarak, bölge adliye mahkemesi kararı bozulmuş, dosya ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmiştir.
Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle karşılıklı boşanma davaları hakkında düzenlemeler yapar. Bu maddeye göre, bir tarafın kusuru sonucunda evlilik birliği ciddi şekilde sarsılmışsa, diğer taraf evlilik birliğinin sarsılmasına dayalı olarak boşanma davası açabilir.
2. Hukuk Dairesi         2022/5301 E.  ,  2022/8127 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından her iki boşanma davası yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Taraflarca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karşılıklı boşanma davaları ikame edilmiş, ilk derece mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, kadının tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek; kadının boşanma davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile boşanmaya ve ferilerine ilişkin hüküm kurulmuştur. İlk derece mahkemesinin bu kararına karşı davalı karşı davacı kadın tarafından her iki boşanma davası ve ferileri yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakasının az olduğundan bahisle iştirak nafakasına ilişkin hükmü kaldırarak yeniden hüküm kurmuş, kadının diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
    Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı-karşı davalı kadına derece mahkemelerince yüklenen kusurlu davranışlardan, ... görevlerini yerine getirmeme kusurunun ispatlanamadığı kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, buna karşın derece mahkemelerince kadına yüklenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışların yanında, davalı-karşı davacı erkeğin de eşine karşı birden çok kez fiziksel şiddet ve psikolojik şiddet içeren davranışlarının gerçekleştiği, bu davranışların süregelen davranışlar olması nedeniyle kadın tarafından affedilmiş veya hoş görülmüş sayılamayacağı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı-karşı davalı kadın da dava açmakta haklıdır. O halde, Türk Medeni Kanunu’nun 166/1 maddesinde yer ... boşanma sebebinin oluştuğu dikkate alınarak davacı-karşı davalı kadının davasının da kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması zorunlu hale gelen erkeğin davası ve ferilerine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 13.10.2022 (Prş.)


    Hemen Ara