Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/9007 Esas 2022/8443 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/9007
Karar No: 2022/8443
Karar Tarihi: 24.10.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/9007 Esas 2022/8443 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, davacı Hazine tarafından açılan kayyım atanması istemine ilişkin olarak verilen kararı incelemiş ve kararın hatalı olduğunu belirlemiştir. 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun’a göre yönetim kayyımı atanması gerekirken, Türk Medeni Kanunu’nun 427. maddesi gereğince temsil kayyımı atanmasının hatalı olduğuna karar verilmiştir. Ayrıca, davacının temyiz başvurusunun süresinde olduğu, mahkemenin bu kararı ile ilgili hatalı bir karar verdiği belirtilmiştir. Kararın detaylarında ise şu kanun maddelerine referans verilmiştir:
- 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun’un 2/1. maddesi
- Türk Medeni Kanunu’nun 427. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 448. maddesi
2. Hukuk Dairesi         2022/9007 E.  ,  2022/8443 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı Hazine tarafından 06.07.2020 tarihli hüküm, 17.09.2020 tarihli ek karar ve 13.11.2020 tarihli ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1- Davacının mahkemenin 13.11.2020 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
    Mahkemece, 13.11.2020 tarihli ek kararla davacı hazinenin temyiz dilekçesinin süresinde verilmediğinden reddine karar verilmiş ise de karar hatalı olmuştur. Şöyle ki, davacı hazine vekiline gerekçeli kararın 03.09.2020 tarihinde tebliğ edildiği, temyiz dilekçesini iki haftalık süre içinde 17.09.2020 tarihinde sunduğu anlaşılmaktadır. O halde, 06.07.2020 tarihli hükümde her ne kadar kararın 8 ... içinde temyiz edilebileceğine karar verilmiş ise de, HMK’nın 448. maddesindeki ‘Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhal uygulanır.’ şeklindeki düzenleme gereğince temyiz süresi iki hafta olduğundan davacının temyiz başvurusunun süresinde olduğunun kabulü ile mahkemenin 13.11.2020 tarihli ek kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
    2- Davacının mahkemenin 06.07.2020 tarihli hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
    Dava, 3561 Sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanuna dayalı olarak açılan kayyım atanması istemine ilişkin olup ilgili Kanunun 2/1. maddesinde “4721 Sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 427. maddesine göre, bir kimsenin ... süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı; bu kimselerin malları üzerinde Hazinenin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır. Hazinenin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin eder.” şeklinde düzenlenmiştir.
    O halde, mahkemece, 3561 Sayılı Kanuna göre yönetim kayyımı atanması gerekirken, TMK’nın 427. maddesi gereğince temsil kayyımı atanması hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeple 13.11.2020 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre yargılama giderlerine ve 06.07.2020 tarihli asıl karar bozulmakla bu kararın tashih ve tavzihine ilişkin 17.09.2020 tarihli ek karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK'un 440/III-2. bendi gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, oy birliğiyle karar verildi. 24.10.2022 (Pzt.)


    Hemen Ara