Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/6440 Esas 2022/8712 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6440
Karar No: 2022/8712
Karar Tarihi: 01.11.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/6440 Esas 2022/8712 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinde görülen davada, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya neden olan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücü ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminat, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarlarda tazminat ve nafaka takdir edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılmış, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuş, hükmün bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümler ise onanmıştır. Kanun maddeleri detaylı olarak şöyledir: Türk Medeni Kanunu madde 4 (hakkaniyet ilkesi), madde 174/1 (maddi tazminat); Türk Borçlar Kanunu madde 50 ve 51 (tazminatın hesaplanması).
2. Hukuk Dairesi         2022/6440 E.  ,  2022/8712 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuklar 2011 doğumlu ... ve 2017 doğumlu ...’in ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 2., 3., ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 01.11.2022 (Salı)

    Hemen Ara