Esas No: 2022/6453
Karar No: 2022/8739
Karar Tarihi: 02.11.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/6453 Esas 2022/8739 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/6453 E. , 2022/8739 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlenmesi, nafakaların miktarı, tazminat taleplerinin reddi yönünden; davalı-davacı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlenmesi, nafakalar, velayet, kişisel ilişki, tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre, özellikle davalı-davacı erkeğe yüklenen eşine fiziksel şiddet uyguladığı kusuru da dikkate alındığında, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-davacı erkek, davacı- davalı kadına göre ağır kusurludur. Bu husus gözetilmeden tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
3- Boşanmaya sebep olan olaylarda yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere davalı- davacı erkek ağır kusurludur. Gerçekleşen kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Davacı-davalı kadın yararına TMK'nın 174/1-2 maddesi koşulları oluşmuştur. O halde, davacı-davalı kadın lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 51) dikkate alınarak uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdir edilmesi gerekirken, yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddî ve manevî tazminat isteklerinin reddi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
4- Velayeti anneye verilen ortak çocuk 24.09.2011 doğumlu ... Can ile baba arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir. Anne ve babasından veya bunlardan birinden ayrılan çocuğun ana ve/veya babasıyla düzenli kişisel ilişki kurması ve sürdürmesi, çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve/veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir. Ayın belirli hafta sonları çocuk baba yanında yatılı kalacak şekilde ve yarı yıl tatili ve yaz tatili döneminde de yatılı olacak şekilde uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara iadesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 02.11.2022 (Çrş.)