Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/8885 Esas 2022/8916 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8885
Karar No: 2022/8916
Karar Tarihi: 08.11.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/8885 Esas 2022/8916 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme kararında davacıların çocuklarının nüfus kaydının gerçeğe aykırı olduğu ve düzeltilmesi talepleri yer alıyor. Babalık davasının Mersin 4. Aile Mahkemesi'nde görüldüğü ve kabul edildiği belirtiliyor, ancak anneliğin tespiti davası ayrı bir dava olarak Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmüş ve kabul edilmiş. Mahkeme kararında, babalık yönünden verilen hükümlerin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek bozulması talep edilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 4787 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile ilgili hükümleri de kararda açıklanmıştır.
2. Hukuk Dairesi         2022/8885 E.  ,  2022/8916 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 21.04.2022 tarihli yazısı ile istenilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü 21.04.2022 tarihli kanun yararına temyiz isteminde; davanın davaya konu çocuk ...`in davalılar ... ve ...`nin çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının iptali ile ... annesinin davacı Sakine olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemi olduğu, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebine ilişkin davanın Mersin 4. Aile Mahkemesinin 2018/981 Esas sayılı dosyası ile görüldüğü halde, mahkemece 4787 sayılı Kanunun 4. maddesine aykırı olarak babalık yönünden de tespit kararı verilmesi, ayrıca tavzih kararları ve ek karar vermek sureti ile hüküm fıkrasının değiştirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile kararın kanun yararına temyizen incelenerek bozulmasını istemiştir.
    Dosyanın yapılan incelemesinde; davacılar ... ve ..., ... adlı çocuğun kendi çocukları olduğunu ancak nüfus kaydında davalılar ... ve ...`nin üzerine yazıldığını, davalılar üzerindeki kaydın iptali ile çocuğun kendi hanelerine kaydının yapılması için dava açmışlar, Mersin 4. Aile Mahkemesi 2018/981 Esas sayılı dosyada 04.03.2021 tarihli duruşmada anneliğin tespiti talebi yönünden tefrik kararı ..., babalık davası yönünden davaya devam etmiş, tefrik sonucunda anneliğin tespitine yönelik talep Mersin 4. Aile Mahkemesinin 2021/159 Esas sayısına kaydedilmiş ve aile mahkemesi görevsizlik kararı vererek dosyanın talep halinde Mersin Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar ..., kararın kesinleşmesi üzerine dosya Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/155 Esas sayısına kaydolmuştur. Babalığın tespiti yönünden Mersin 4. Aile Mahkemesi 2018/981 Esas sayılı dosyasında; davanın kabulüne, davacı ...`in TMK 301 ve devamı maddeleri gereğince ...`in babası olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının buna göre düzeltilmesine karar ..., karar 09.09.2021 tarihinde kesinleşmiştir. Anneliğin tespiti davası yönünden ise yapılan yargılama sonunda; Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesi 2021/155 Esas 2021/246 Karar sayılı ilamı ile
    davanın kabulüne, ...`in ... annesinin ... olduğunun, babasının ... olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarındaki anne adı, ... adı ve anne ... bağlarının bu şekilde düzeltilmesine karar vermiştir. Öncelikle tefrik sonucu asliye hukuk mahkemesinde görülen bu dava sadece analığın tespitine ilişkin olup; Mersin 4. Aile Mahkemesinin 2018/981 Esas sayılı dosyasında babalık ile ilgili hüküm kurulmuş ve kesinleşmişken, mahkemece babalığın tespiti yönünden tekrar karar verilmesi hatalıdır. Karardan sonra mahkemece bu hata fark edilerek birden fazla tavzih kararı ile düzeltilmeye çalışılmış en son 11.10.2021 tarihli ek karar ile verilen babalık hükmü ve kesinleşme şerhi kaldırılmıştır. Hükmün tavzihini düzenleyen HMK madde 305`e göre; hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Bu durumda mahkemece dava konusunu aşacak şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi verilen tavzih ek kararlar ile de hüküm fıkrasının değiştirilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 363/1. maddesine dayalı kanun yararına temyiz isteğinin yukarıda açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oy birliğiyle karar verildi. 08.11.2022 (Salı)

    Hemen Ara