Esas No: 2022/3655
Karar No: 2022/8971
Karar Tarihi: 09.11.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/3655 Esas 2022/8971 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/3655 E. , 2022/8971 K.Özet:
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nin 2022/3655 E., 2022/8971 K. sayılı kararına göre, boşanma davası sonucunda tarafların eşit kusurlu olduğu tespit edildiği için, Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2 maddesi koşulları oluşmadığından, davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı karşı davalı kadının maddi (TMK m 174/1) ve manevi (TMK m 174/2) tazminat isteğinin kabulü doğru olmayıp BOZULMASINA karar verilmiştir. Kararda, boşanma kararının kesinleşmesi nedeniyle davalı karşı davacı erkeğin boşanma davasına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine hükmedilmiştir. Ayrıca, kararın diğer bölümlerinin bazı itirazlar nedeniyle bozulduğu belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: Türk Medeni Kanunu 166/1, 174/1-2.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası, reddedilen tazminat talepleri, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücreti yönünden; davacı karşı davalı kadın tarafından ise katılma yolu ile erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.11.2022 günü temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı-karşı davalı kadının, davalı-karşı davacı erkeğin davasında verilen boşanma hükmü yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş, bu husus taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir. Bu nedenle davacı-karşı davalı kadının davalı karşı davacı erkeğin davasında verilen boşanma hükmü yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir
2- Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının tüm, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b- Taraflarca Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi kapsamında açılan karşılıklı boşanma davalarının, ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması neticesinde, davacı karşı davalı kadının, ortak haneye gelen eşinin annesinin eşyalarını ... atarak ve bağırarak evden kovduğu, bu şekilde boşamaya sebebiyet veren olaylarda tamamen kusurlu olduğu gerekçesi ile davalı-karşı davacı erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı karşı davacı erkek yararına 5.000 maddi ve 5.000 manevi tazminata, davacı karşı davalı kadının davasının reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı-karşı davalı kadın tarafından yapılan istinaf kanun yolu başvurusu üzerine, bölge adliye mahkemesince, davalı-karşı davacı erkeğin ailesinin aşırı müdahalesine izin verdiği, kadına harçlık vermediği, eşini evden kovduğu, davacı-karşı davalı kadının ise erkeğin ailesi ile görüşmesini istemediği, ailesinin eve gelmesini istemediği, bu kapsamda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı karşı davacı erkeğin daha fazla kusurlu olduğunun kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 1.000 Türk lirası yoksulluk nafakası ile 20.000 maddi ve 20.000 manevi tazminata, davalı-karşı davacı erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı münhasıran davacı karşı davalı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğuna göre, bölge adliye mahkemesince davacı-karşı davalı kadına ilk derece mahkemesince belirlenen kusurlardan başkaca bir kusurun yüklenilmesine yasal olanak yoktur. Dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları ve tanık beyanları itibari ile ilk derece mahkemesince davacı-karşı davalı kadına yüklenen ortak haneye gelen eşinin annesinin eşyalarını ... atma ve bağırarak evden kovma kusurları gerçekleşmiştir.
Davalı-karşı davacı erkeğe bölge adliye mahkemesince yüklenen ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kalma kusuruna esas tanık beyanları ise tarafların nişanlanma ve düğün töreninin olduğu zamana ilişkin olup, düğün tarihinden sonra evliliği devam ettiği nazara alındığında davalı-karşı davacı erkeğe bu kusurun yüklenmesi doğru olmamıştır. Bölge adliye mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere, davalı-karşı davacı erkeğin, annesinin ortak haneden kovulmasını müteakip kısa bir süre sonra eşine “ailenin yanına git” diyerek, eşini evden kovduğu ve herhangi bir geliri bulunmayan kadını ekonomik olarak zor durumda bıraktığı hususları ise sabittir.
Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurludur. Delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.
c- Yukarıda 2-b. bendinde açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda taraflar eşit kusurlu olup Türk Medeni Kanununun 174/1-2 maddesi koşulları oluşmamıştır. Bu durumda davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı karşı davalı kadının maddi (TMK m 174/1) ve manevi (TMK m 174/2) tazminat isteğinin kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davacı-karşı davalı kadının, davalı karşı davacı erkeğin davasında verilen boşanma hükmüne yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2-b ve 2-c bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2-a. bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 8.400 TL. vekalet ücretinin ...'dan alınıp ...'e verilmesine, aşağıda yazılı harcın temyiz eden ...'ya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran ...'e geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 09.11.2022 (Çar.)