Esas No: 2022/6216
Karar No: 2022/9000
Karar Tarihi: 09.11.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/6216 Esas 2022/9000 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/6216 E. , 2022/9000 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve kadın lehine hükmedilen nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, bölge adliye mahkemesince tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Bölge adliye mahkemesi, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı kadının az, davalı erkeğin ağır kusurlu olduğuna hükmetmiştir. Davacı kadına bölge adliye mahkemesince kusur olarak yüklenen “eve dönen eşine hakaret ... onu istemediğini söyleme” vakıası, kadın tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşmiştir. Dosyanın tetkikinden, tarafların bölge adliye mahkemesi tarafından kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında; kadının fiili ayrılık döneminde hastanede yatan eşinin tedavisi ile ilgilenmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, ortak çocuğa şiddet uygulayarak evi terk eden ve fiili ayrılık döneminde ... görevlerini yerine getirmeyen erkek eş ile eve dönen eşine hakaret ederek onu istemediğini söyleyen ve fiili ayrılık döneminde hastanede yatan eşinin tedavisi ile ilgilenmeyen kadın eş eşit kusurludur. Bu itibarla, erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğuna hükmedilmesi doğru bulunmamış ve kararın bozulmasını gerektirmiştir.
3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere, tarafların boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit derecede kusurlu oldukları anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat yükümlüsünün kusurlu, tazminat talep eden eşin ise kusursuz veya diğerine göre daha az kusurlu olması gerekir( TMK m.174). Bölge adliye mahkemesince davalı erkeğin, davacı kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine göre kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2.) ve (3.) bentlerinde gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA; bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 09.11.2022 (Çrş.)