Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/7267 Esas 2022/9414 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/7267
Karar No: 2022/9414
Karar Tarihi: 22.11.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/7267 Esas 2022/9414 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, bir boşanma davasıyla ilgili olarak karar vermiştir. Kararda, davacı erkeğin tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin kabul edildiği ancak kadının kusur oranının düşük olduğu belirtilerek tazminat ve nafaka miktarlarının yetersiz olduğu ifade edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddelerinin dikkate alınarak daha uygun miktarlarda tazminat ve nafaka takdir edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararın temyiz eden davacı tarafından kabul edilmeyen kısımlarının reddedildiği ve harçların davacıya yüklendiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu m. 4, m. 174/1, m. 174/2, Türk Borçlar Kanunu m. 50, m. 51.
2. Hukuk Dairesi         2022/7267 E.  ,  2022/9414 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı kadın tarafından ise tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davacı erkek tarafından dilekçelerinde usulüne uygun olarak dayanılmayan “aynı yatağı paylaşmak için çaba göstermediği” vakıasının kadına kusur olarak yüklenemeyeceğinin, kabul edilen ve gerçekleşen diğer vakıalara göre de erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre; davacı erkeğin tüm, davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış bozmayı gerektirmiştir.
    3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2.) ve (3.) bentlerinde gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA; (1.) bentte açıklanan nedenle tarafların temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan temyize konu hükümlerin ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davalıya geri verilmesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 22.11.2022 (Salı)


    Hemen Ara