Esas No: 2022/7303
Karar No: 2022/9622
Karar Tarihi: 24.11.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/7303 Esas 2022/9622 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/7303 E. , 2022/9622 K.Özet:
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen bir boşanma davası kararı temyiz edilmiştir. Erkek ve kadın tarafından yapılan temyiz itirazları incelendikten sonra, erkeğin kusur belirlemesi ile iştirak nafakası miktarına yönelik temyiz itirazı reddedilmiş, diğer temyiz itirazları yersiz bulunmuştur. Davalı-davacı kadın lehine takdir edilen maddi ve manevi tazminatların az olduğu, hakkaniyet ilkesi, Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri dikkate alınarak daha uygun bir tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi hakkaniyet ilkesini, TMK m. 174/1 maddesi maddi tazminatı, TMK m. 174/2 maddesi manevi tazminatı düzenlemektedir. Kararda, 1. bent gereğince erkeğin temyiz itirazının reddine, 2. bent gereğince diğer temyiz itirazlarının yersiz olduğunun tespiti ve onaylanmasına, 3. bent gereğince tazminatların belirlenmesinde hukuki dayanaklar olan kanun maddelerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Karar oy birliğiyle verilmiş ve dosya Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesine gönderilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile iştirak nafakası miktarı yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat miktarları ile reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı-davalı erkeğin, "kusur belirlemesi ile iştirak nafakasına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
İlk derece mahkemesince bu yöne ilişkin olarak verilen hüküm davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir. Bu nedenle davacı-davalı erkeğin istinaf edilmeyerek kesinleşen bu yöne ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin diğer temyiz itirazları ile davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın lehine takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: : Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davacı-davalı erkeğin kusur belirlemesi ile iştirak nafakası miktarına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz edilen hükmün yukarıda 3. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden ...'ye yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
istek halinde temyiz peşin harcının yatıran ...'e geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 24.11.2022 (Prş.)