Esas No: 2020/639
Karar No: 2020/5756
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/639 Esas 2020/5756 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 22.05.2018 tarih ve 2015/1064 E- 2018/521 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi"nce verilen 14.11.2019 tarih ve 2018/1580 E- 2019/1465 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ...’in müvekkili şirkette “Kampanya Yönetimi Müşteri Hizmetleri Direktörü” pozisyonunda çalıştığını, müvekkili şirkete ait bilgi ve belgeleri kopyalayarak kendisine ait özel mail hesabına gönderdiğini, başkaca bilgisayarların kendisine verilen iş bilgisayarına uzaktan erişimini sağlayarak şirket bilgilerinin üçüncü kişilerin erişimini sağladığını, müvekkili şirketin dava dışı bir firmaya yapmış olduğu reklam tanıtım çalışmasının davalı şirketçe kopyalayarak başkaca firmalara reklam çalışması olarak sunduğunu, yine davalının bu işlemlerden sorumlu çalışanının da davalı ... olduğunu, tüm bu iş ve işlemlerin Türk Ticaret Kanunu uyarınca haksız rekabet oluşturduğunu ileri sürerek davalılar tarafından gerçekleştirilen haksız rekabetin tespitine ve önlenmesine, sitelerin yayının durdurulmasına, haksız rekabet teşkil eden her türlü makine ve araca el konulmasına, ilamın ilanına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, müvekkili ..."in anılan kopyalama işlemlerini evde çalışma olanağı yaratabilme amaçlı olarak iş akdinin feshedilmesinden 6 ay öncesinde gerçekleştirdiğini, haksız rekabet olmadığını, aksi düşünülse dahi iş sözleşmesinin geçerli olduğu bir dönemde gerçekleşmiş olması nedeniyle iş mahkemelerinin yetkili olacağını, diğer müvekkili bakımından ise reklam çalışmalarının konusundan kaynaklı ufak bir benzerlik olduğunu, müvekkilince davacının herhangi bir bilgi ve belgesinin kullanılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacı şirkete ait bilgi ve belgelerin davalı ...’in kişisel mail üzerinden ve başkaca yöntemlerle de transferlerin yapıldığı, davalı şirket tarafından bu bilgilerin kullanıldığı, yine davalı şirket tarafından http://www.ipopucuruyor.com adresindeki web sitesi ile yayınlanan görsellerin davacının kullandığı kampanyalardan alınıp kopyalandığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, davalı ... tarafından davacı şirkete, müşterilerine ait özel ve hassas ticari nitelikteki bilgilerin şirket dışına çıkarılması, kopyalanması ve dosya oluşturulması, davalı şirket tarafından ise bu bilgilerin ve davacı şirkete ait web sayfası içeriğinin kendi internet sitesinde kullanılması şeklindeki eylemlerinin Türk Ticaret Kanunu 55/1-b,c,d ve e fıkrası uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile men" ine, davalı şirkete ait www.dprojedukkani.com sitesi ile http://www.ipocuruyor.com/ adresindeki sitenin kullanımının engellenmesine hükmün ilanına, sair taleplerin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının talebini Türk Ticaret Kanunu"nun 55. vd. maddelerinde yer alan haksız rekabete ilişkin düzenlemelere dayandırdığı, bu durumda davalı ...’nin davacı şirkette kampanya müdürü olarak çalışırken istifa ile ayrılıp, aynı faaliyet alanında başka bir şirkette çalışmaya başladığının ve davacının işle ilgili bilgi ve dokümanlarının davalının şahsi e-postasına transfer edilmiş olmasının yalnız başına haksız rekabet oluşturmayacağı gibi ispat yükü üzerinde olan davacının, davalının hangi veriyi ve sırrı kullandığını kanıtlayamadığı, web sitelerindeki reklam çalışmalarının ise farklılık arz ettiği gerekçesi ile davalılar vekilinin istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,09.12.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.