Esas No: 2022/4764
Karar No: 2022/8195
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/4764 Esas 2022/8195 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/4764 E. , 2022/8195 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 28. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İTİRAZIN İPTALİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 29. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlunun, davacı Şirketin alacaklı olduğu ... 6. İcra Müdürlüğünün 2019/111847 Esas sayılı dosyasına kayıtlı takipte kötüniyetli olarak yetkiye, borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiğini, Mahkemece yapılacak olan yargılama neticesinde davalı borçlu tarafından yapılan haksız ve yersiz itirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini iddia ederek ... 6. İcra Müdürlüğünün 2019/11847 Esas sayılı dosyasına kayıtlı icra takibine haksız ve yersiz olarak yapılan itirazın iptalini ve ortada likit bir alacak olmasına rağmen davalının itirazı kötüniyetli olduğundan takip konusu miktarın %20’sindan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından açılan icra takibine yapılan itirazda da belirtildiği üzere müvekkilinin ikametgah adresinin "... Mh. 95011. Sk. No:10/24 Onikişubat/..." olduğunu, yetkili icra dairesi ve mahkemelerin ... icra dairesi ve mahkemeleri olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Somut olayda davalının adresinin yukarıda açıklandığı üzere ... olduğu, icra dosyasında da ödeme emrinin bu adrese tebliğ edildiği, dosyaya sunulan resmi belge olan sigortalı işten ayrılış bildirgesinde işyeri adresinin"... Yenimahalle/ ... " olduğu, 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 6/1 maddesi gereği gerek davalının yerleşim yeri gerekse işin ve işlemin yapıldığı yer itibarıyla ... İcra Dairesinin yetkili olmadığı,usulüne uygun olarak süresinde icra dairesinin yetkisine borca itirazla birlikte itiraz edildiğinden mahkemece bu hususun gözetilmesi gerekeceği, takibin yetkili icra dairesinde yapılmasının dava şartı olup, öncelikle icra dairesinin yetki itirazının incelenmesinin gerektiği ve yukarıda açıklandığı üzere icra takibinin yetkili ... icra dairelerinde yapılmaması nedeniyle itirazın iptali davasının olumsuz dava şartı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği, icra dairesi yetkisiz olduğundan mahkemenin yetkisinin ayrıca değerlendirilmesine gerek bulunmadığı anlaşılmakla icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı anlaşıldığından açılan itirazın iptali davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği, icra dairesi yetkisiz olduğundan mahkemenin yetkisinin ayrıca değerlendirilmesine gerek bulunmadığı ..." gerekçesiyle "İcra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı anlaşıldığından açılan itirazın iptali davanın usulden REDDİNE,
" karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; işveren tarafından işçilere karşı açılacak takiplerde işin yapıldığı yer icra dairesinin yetkili olduğunu, davalının davacı Şirket sigortasında tır şoförü olarak çalıştığını, açılan davanın da davalının görevini ifâ ettiği sırada davacı ... uğrattığı zarara ilişkin olduğunu, davalının işe giriş bildirgesinde işyeri adresi ..., işten ayrılış bildirgesinde ise ... gözükse de bunların davacı Şirketin şubeleri olduğunu, Şirketin merkez adresi .../... olması nedeniyle icra takibinde .../ ...'un bağlı olduğu ... icra dairelerinin yetkili olduğunu, aynı zamanda tüm yargılama giderlerinin davalı borçluya yükletilmesi ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, arabuluculuk son tutanağı iptal edilmemesine karşın davacı Şirket aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, kararın bu yönüyle de ortadan kaldırılması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Somut olayda davalının adresinin yukarıda açıklandığı üzere ... olduğu, icra dosyasında da ödeme emrinin bu adrese tebliğ edildiği, dosyaya sunulan resmi belge olan sigortalı işten ayrılış bildirgesinde işyeri adresinin"... Yenimahalle/ ... " olduğu, 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 6/1 maddesi gereği gerek davalının yerleşim yeri gerekse işin ve işlemin yapıldığı yer itibarıyla ... İcra Dairesinin yetkili olmadığı,usulüne uygun olarak süresinde icra dairesinin yetkisine borca itirazla birlikte itiraz edildiğinden mahkemece bu hususun gözetilmesi gerekeceği, takibin yetkili icra dairesinde yapılmasının dava şartı olup, öncelikle icra dairesinin yetki itirazının incelenmesinin gerektiği ve yukarıda açıklandığı üzere icra takibinin yetkili ... icra dairelerinde yapılmaması nedeniyle itirazın iptali davasının olumsuz dava şartı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği, icra dairesi yetkisiz olduğundan mahkemenin yetkisinin ayrıca değerlendirilmesine gerek bulunmadığı ...
...
Davalı icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, ikametgahının ... olduğunu belirtmiştir. 26/06/2020 tarihli arabuluculuk son tutanağında yine davacının icra dosyasından tebligat yapılamayan adresi gösterilerek arabuluculuk faaliyeti yürütülmüş ise de zaten yetkisiz olan icra dairesi ve mahkemeye ve evvelinde de arabuluculuğa başvurulmuş olması sebebi ile davalının görüşmelere katılamaması nedeni ile aleyhine arabuluculuk ücretine hükmedilemeyecektir.
Arabuluculuk daveti davalının icra takibine itiraz dilekçesinde bildirdiği adrese yapılmamıştır. Davalının ikamet adresinin ... İli olduğu, İş Mahkemeleri Kanunu 6/1 maddesi gereğince yetkili icra dairesinin davalının ikametgahı icra dairesi olduğu anlaşılmaktadır.
İlk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya ve dosya içeriğine uygundur, aksine itirazların hiçbirisi yerinde görülmemiştir.
... " gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkili olup olmadığı ve yargılama giderlerinin davacıya yükletilip yükletilemeyeceği hususlarındadır.
2. İlgili Hukuk
1.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) "Yetki ve itirazları" kenar başlılı 50 nci maddesi şöyledir:
" Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.
Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur.
İki icra mahkemesi arasında yetki noktasından ihtilaf çıkarsa Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 25 inci maddesi hükmü tatbik olunur.
İcra iflas hukukunda, alacak ve borç ilişkilerinde birtakım sürelere riayet edilmesi gereken önemli süreçler yer aldığından alacak ve borç ilişkilerini bir avukat vasıtasıyla takip etmek yararlı olacaktır."
2.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Genel yetkili mahkeme" kenar başlıklı 6 ncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
" Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."
3. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) "Yetki" kenar başlıklı 6 ncı maddesinin ilgili bölümü şöyledir:
"(1) İş mahkemelerinde açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ile işin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesidir.
..."
4. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği'nin "Dava şartı olarak arabuluculukta arabuluculuk faaliyeti" kenar başlıklı 25 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası şöyledir:
" Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır. Arabulucu tarafları ilk toplantıya her türlü iletişim aracıyla davet ettiğini belgelendirir. Arabulucunun düzenlediği belgeler geçerli mazeretin değerlendirilmesinde esas alınır."denilmiştir.
3. Değerlendirme
1.Davanın dayanağını oluşturan icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
2.Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir ya da imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmî dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dâhilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir.
3.İtirazın iptali davasında borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötüniyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, ret veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir.
4.İtirazın iptali davası, her ne kadar genel hükümler çerçevesinde yargılamaya tabi ise de davanın temelini icra takibinin oluşturduğundan, davanın icra takibi ile ayrılmaz bir bütün teşkil ettiğinde kuşku bulunmamaktadır. Mahkemenin icra mahkemesi yerine geçerek icra dairesinin yetkisi konusunda bir karar verebileceğinin ve borca itirazı inceleme konusunda kendisinin yetkili olup olmadığını ancak bundan sonra karara bağlayabileceğinin kabulü, davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması kuralına da uygun düşmektedir. Aksinin kâbulü halinde mahkeme 2004 sayılı Kanun'un emredici hükmüne aykırı olarak yargı çevresinde olmayan icra dairesi ile ilgili bir karar vermiş olur ki bu yön kabul edilemez.
4.Somut hukuki uyuşmazlıkta, davacı başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptalini iş mahkemesinden talep etmiştir. Mahkemece öncelikle yetki itirazı değerlendirmeye tabi tutularak icra takibinin yetkili ... icra dairelerinde yapılmaması nedeniyle itirazın iptali davasının olumsuz dava şartı nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
5. 2004 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinde para ve teminat borçlarında icra dairesinin yetkisinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunarak belirleneceği belirtilmiştir. 7036 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesine göre iş mahkemelerinde açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ile işin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesidir.
6. Dosya içeriğinde yapılan incelemede davacı işyeri merkezinin ...'da olduğu anlaşılmaktadır. Belirtilen sebeplerle davanın esası hakkında bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile icra dairesinin yetkisiz olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmesi hatalıdır.
7.Kabule göre de; İlk Derece Mahkemesince davalı aleyhine hükmedilen arabuculuk ücretinin, istinaf kanun yoluna başvurmayan davalı aleyhine hükmedilmemesi gerektiği gerekçesine yer veren Bölge Adliye Mahkemesi kararı da hatalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA,
Bozma sebebine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgilisine iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.