Esas No: 2022/7235
Karar No: 2022/8194
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7235 Esas 2022/8194 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/7235 E. , 2022/8194 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 4. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre ve diğer temyiz şartları yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının alt işveren işçisi olarak çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, geçiş sırasında imzalanan iş sözleşmesinde ücretin, asgari ücretin belirli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğinin açıkça kararlaştırıldığını, davalının 2019 yılındaki asgari ücret değişimini dikkate alınmadan önceki dönem ücretine %4 zam uygulaması sebebiyle ücretinin eksik ödendiğini, bu yapılan uygulamanın hukuka aykırı olduğunu iddia ederek fark ücret, ilave tediye ve fark ikramiye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde, zamanaşımının dikkate alınması gerektiğini, ücretin iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesine göre belirlendiğini, davacıya yapılan ödemelerin tam ve eksiksiz olduğunu davaya konu taleplerden Bakanlığın sorumlu tutulamayacağını, kadroya geçerken sulh anlaşması yapıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı idare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekilince, davacının ücretinin belirlenen usul ve esaslara göre eksiksiz ödendiğini, Ocak/2019 sonrasına ilişkin fark ücret alacağı bulunmadığını, Mahkemece davanın kabülüne verilmesinin dosya kapsamına, usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece kurulan hükmün kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, aksi takdirde hükmün vekâlet ücreti ve harç yönünden düzeltilmesi gerektiğini, zira bu dosyaların seri halde açıldığı halde tam vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davalı İdare harçtan muaf olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararı ile müvekkili İdare aleyhine sorumluluk yükletilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, istinaf giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan, son tutanak tarihi ile hesaplamalara esas alınan 10.07.2020 tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir iken, bu döneminde alacak miktarlarına eklenerek davacının alacak taleplerinin kabülüne karar verilmiş olması hatalı olup hükmün bu yönden kaldırılması gerekmektedir. Ancak dosyadaki mevcut delil durumu itibariyle bu husus yeniden yargılamayı gerektiren bir durum olmadığından dairemizce hükmün kaldırılarak davanın esası hakkında karar verilmesi gerekmiş olup, buna göre bilirkişi raporundaki hesaplamalar belirtilen husus dışında doğru olmakla, arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği 05.05.2020 tarihi sonrası dönem dışlanarak yapılan hesaplamaya göre davacının talep edebileceği fark ücret miktarının brüt 11.231,41 TL, fark ikramiye miktarının brüt 336,75 TL ve fark ilave tediye miktarının brüt 1.770,58 TL olduğu kabül edilerek, taleple bağlı kalınmak süretiyle ve davacı tarafın istinaf talebi de bulunmamakla, dava ve ıslah tarihleri itibariyle faize hükmedilerek ve arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği 05.05.2020 tarihi sonrası dönem yönünden alacak talep kısımları yönünden arabuluculuk dava şartı bulunmadığından dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilip, bu şekilde açılan davanın kısmen kabülüne karar vermek gerekmiştir..." denilerek İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına karar verilmiş ve yeni hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23 madde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (6100 sayılı Kanun).
3. Değerlendirme
Bir üst başlıkta yapılan açıklamalar ile tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dava konusu alacakların bireysel iş sözleşmesinde yer alan ücrete yönelik düzenleme ve toplu iş sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak hesaplandığı, diğer taraftan Bölge Adliye Mahkemesince dava tarihi ile arabuluculuk son tutanak tarihi arasındaki dönemde dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle bu dönemin usulden reddine karar verildiği, böylece İlk Derece Mahkemesi kararındaki hatanın giderildiği ve Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçenin yerinde olduğu görülmüştür.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muâf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.