Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6750 Esas 2022/8225 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6750
Karar No: 2022/8225
Karar Tarihi: 23.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6750 Esas 2022/8225 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/6750 E.  ,  2022/8225 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : TESPİT

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 11. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin iş sözleşmesinin dava dışı işveren tarafından feshedildikten sonra 16.02.2021 tarihinde arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, müvekkili tarafından işbu tutanağın davalı Kuruma sunularak işsizlik ödeneği almak için başvuru yapıldığını; bu talebin, arabuluculuk sürecinin 16.02.2021 tarihinde başlamış olduğu ancak işten çıkışının 17.02.2021 tarihinde yapıldığından bahisle reddedildiğini, müvekkilinin işsizlik ödeneğinden yararlanmak için olan tüm şartları taşıdığını ileri sürerek işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespitini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; arabuluculuk sürecine fesih tarihinden önce 16.02.2021 tarihinde başlanılması sebebiyle 2020/1 sayılı Pasif İşgücü Hizmetleri Genelgesi'nde yer alan esaslar çerçevesinde ilgilinin talebinin ikale sözleşmesi olarak değerlendirildiğini, işverenin haklı nedenle fesih hakkını kullandığını ve arabuluculuk tutanağının ise fesih nedeninin güncellenmesinde esas alınamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    "...
    Somut olayda; davacının asıl istemi işsizlik ödeneğinin ödenmesi olmakla, talebinin eda davasına konu edilebileceği açıktır. Ancak ortada miktar belirtilerek ve harcı yatırılarak usulüne uygun şekilde açılmış bir eda davası bulunmamakta olup, davanın HMK 106. maddesi gereğince usulden reddi gerekmiştir. ... "gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin henüz doğmamış bir alacak için eda davası açmasının beklenemeyeceğini; ancak mevcut durumun tespitini istemesinde hukuki yararı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    "...
    Dava, işsizlik ödeneğinden yararlandığının tespitine ilişkin olup, Yargıtay 22.Hukuk Dairesi'nin 2013/21413 Esas 2013/18981 Karar, 2013/4456 Esas 2014/3359 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere 6100 sayılı HMK'nın 106.maddesi gereğince davacının tespit davası açmada hukuki bir yararı bulunması gerekmektedir. Dava dilekçesi içeriği ve dosya kapsamı itibariyle davacı talep ettiği işsizlik ödeneklerinin kendisine ödenmesi konusunu HMK 105.maddesi hükümleri gereğince açacağı bir eda davası ile mahkemeye taşıma imkanı bulunmaktadır. Eda davası açabilme durumu var iken işsizlik ödeneği hakkının varlığının tespitinde ne tür bir hukuki yarar olduğu anlaşılamamaktadır. Zira her eda davası aynı zamanda bir tespit talebini içermektedir. Hal böyle olunca HMK 114/1-h maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
    ..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davacının işsizlik ödeneğine hak kazanıldığının tespiti davası açmasında hukuki yararı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

    2. İlgili Hukuk
    6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası,106 ncı maddesi.

    3. Değerlendirme
    1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

    2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara