Esas No: 2022/7791
Karar No: 2022/8274
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7791 Esas 2022/8274 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/7791 E. , 2022/8274 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 56. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun ikramiye alacağına uygulanan faiz türü bakımından kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre ve diğer temyiz şartları yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçtiğini ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi dâhilinde, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilere de uygulanacağının hüküm altına alındığını, taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesine göre her ay brüt asgari ücretin belirli bir oran fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılması gerektiğinin düzenlendiğini, aynca toplu iş sözleşmesi uyarınca 6 aylık dönemlerde %4 oranında zam yapılması gerektiğini, ancak 2019 yılındaki ücret belirlenirken 2019 yılı asgari ücretinin belirli oran fazlası yerine sadece 2018 yılının Aralık ayındaki ücretin %4 oranında artırılması suretiyle hesaplanan ücretin davacıya ödenmeye başlandığını, bu hatalı uygulamadan fark alacakların doğduğunu iddia ederek fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımının dikkate alınması gerektiğini, ücretin iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesine göre belirlendiğini, davacıya yapılan ödemelerin tam ve eksiksiz olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin ilgili maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekilince, zamanaşımı def'inin İlk Derece Mahkemesince dikkate alınmadığı, ilgililerin ücretlerinin 31.12.2018 tarihinde almakta oldukları ücrete %4 zam uygulanmak suretiyle ödendiği, davacının herhangi bir fark alacağının bulunmadığı gerekçeleri ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve uygulanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının hesaplama bakımından hukuka uygun olduğu, ancak ikramiye alacağı açısından en yüksek işletme kredisi faizine hükmedilmesinin doğru olmadığı, ikramiye alacağı açısından en yüksek mevduat faizine hükmedilmesinin doğru olacağı belirtilerek faiz türü açısından İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark işçilik alacaklarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 ve 24 üncü maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 297 nci ve 298 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve davaya konu dönem itibarıyla zamanaşımına uğrayan alacak olmadığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı dava dilekçesi ile 100,00 TL ikramiye farkı alacağı talep etmiş olup bu alacak 97,31 TL olarak hüküm altına alınmıştır. Buna göre hüküm altına alınmayan 2,69 TL dikkate alındığında ikramiye farkı alacağı için kısmen kabul kararı verilerek fazlaya ilişkin istemin reddine ilişkin hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüt yaratacak mahiyete "... Brüt 97,31 TL ikramiye alacağının 100 TL kısmına dava tarihi 08.03.2021 bakiyesine ıslah tarihi olan 11.10.2021 tarihinden itibaren en yüksek banka işletme kredisi faizini geçmemek üzere işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine..." şeklinde hüküm kurulması hatalıdır.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “Davanın kabulü ...” ibaresinin çıkartılarak yerine “Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi ...” ibaresinin yazılması ve hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin "Brüt 97,31 TL ikramiye alacağının 100 TL kısmına dava tarihi 08.03.2021 bakiyesine ıslah tarihi olan 11.10.2021 tarihinden itibaren en yüksek banka işletme kredisi faizini geçmemek üzere işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine," şeklindeki (3) üncü paragrafının hükümden tamamen çıkartılarak yerine "Brüt 97,31 TL ikramiye farkı alacağının dava tarihinden itibaren en yüksek banka işletme kredisi faizini geçmemek üzere işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" ibarelerinin yazılması suretiyle hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.