Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7687 Esas 2022/8588 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/7687
Karar No: 2022/8588
Karar Tarihi: 30.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7687 Esas 2022/8588 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/7687 E.  ,  2022/8588 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 43. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Sağlık Bakanlığına bağlı ... Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde işçi olarak çalıştığını, bu tarihten önce Belediyede işçi iken Kanun gereği 2010 yılında Sağlık Bakanlığına devredildiğini, Türk Sağlık İş Sendikasına 19.08.2010 tarihinde üye olduğunu, üyeliğin sendika tarafından Palandöken Devlet Hastanesine 06.10.2010 tarihinde bildirildiğini, Belediyede çalıştığı dönemde ... sendikasının taraf olduğu toplu iş sözleşmelerinin uygulanmaması nedeniyle Belediye döneminde ve devirden sonra davacıya düşük ücret ödendiğini, davacının devir tarihindeki yevmiyesinin tespit edilerek davalının taraf olduğu toplu iş sözleşmelerindeki zam maddelerine göre ücretinin tespit edilmesi gerektiğini iddia ederek ücret fark alacağı, ilave tediye alacağı farkı, akdi ikramiye fark alacağı ve hizmet zammı fark alacağına ilişkin işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını ve davalı yönünden davanın husumet nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davalının toplu iş sözleşmelerinin tarafı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.


    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının tespit edilen yevmiyeleri üzerinden hesaplanan alacak tutarlarından, davacıya ödenen miktarların mahsup edilmesi sonucunda davacının fark alacak miktarlarının tespit edildiği bilirkişi raporunun usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili istinaf dilekçesinde; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını ve davalı yönünden davanın husumet nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davalının toplu iş sözleşmelerinin tarafı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    "...Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yukarıdaki hükümler, davacının dava dilekçesindeki talebi dikkate alındığında davacının ücretinin devir işleminden önce hakkında uygulanmakta olan Toplu İş Sözleşmesinin yürürlük süresinin sonu olan 31.12.2010 tarihine kadar anılan Toplu İş Sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesi isabetli olup davacının 01.01.2011 tarihinden önce 20/09/2010 tarihinde ilgili sendikaya üye olduğu dikkate alındığında davacının devir tarihinden sonra 01.01.2011 tarihinden itibaren davalı iş yerinde mevcut Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılması yerinde olup davalı istinaf istemi isabetsizidir.
    Davacının talepleri hakkın doğumundan 5 yılık zamanaşımı süresine tabi olup ilk derece mahkemesince bu husus göz önünde bulundurulduğundan ve ıslah zamanaşımına uğrayan kısım dava dilekçesindeki ilk talep miktarının içerisinde kaldığından dava konusu alacaklar yönünden zamanaşımı gerçekleşmemiş olup davalı istinaf istemi isabetsizdir. dikkate alındığında incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir." gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.


    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili temyiz dilekçesinde; bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, hesaplamaların dava tarihine kadar değil arabuluculuk başvuru tarihine kadar yapılması gerektiğini, hükmedilen faiz türlerinin ve faiz başlangıç tarihlerinin de hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davacının devir tarihi itibarıyla ücretinin tespiti ve buna bağlı olarak talep edilen fark alacakların hesaplanması hususundadır.

    2. İlgili Hukuk
    7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca; "Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."
    Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise "... Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." düzenlemesi yer almaktadır.

    3. Değerlendirme
    1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıda yer alan bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

    2. Dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 20.03.2019 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 15.04.2019 tarihinde somut dava açılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda, dava konusu alacaklara ilişkin hesaplamalar 15.04.2019 olan dava tarihine kadar yapılmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra, ihtilaf konusu olan son tutanak tarihi ile hesaplamaya esas alınan dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında; bu dönem yönünden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeple;
    1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

    2. İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA,

    Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    30.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara