Esas No: 2022/8798
Karar No: 2022/9442
Karar Tarihi: 15.09.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/8798 Esas 2022/9442 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/8798 E. , 2022/9442 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesinin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ...'ın ... Elektrik arıza, onarım, bakım montörlüğünde açma/kapama elektrik teknisyeni olarak çalıştığını, alt işveren işçisi olduğunu, Çalışma Bakanlığı ... Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişlerince düzenlenen 10.05.2011 tarihli ve 7457 sayılı raporda, hizmet alımının muvazaalı olduğunun belirtildiğini bu nedenle davacının baştan beri ...'ın işçisi olarak değerlendirilmesi gerektiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ücret farkı, ilave tediye, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatili, hafta tatili, sosyal yardım, ikramiye, ... güçlüğü tazminatı, gıda yardımı, elektrik yardımı, vardiya tazminatı, vardiya dönüş ücreti, pazar çalışması zammı ve cumartesi çalışması zammı alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; ... ile yüklenici firmalar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını, ...'ın ihale makamı olduğunu, bu Şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca Şirketin özelleştirme kapsamına alınması nedeni ile personel alımı yapılmadığını, ... sözleşmesinin belirli süreli olup olmadığının irdelenmesi gerektiğini, ... yönünden işyeri devri söz konusu olmadığını, bu nedenle bu davalıya husumet yöneltilemeceğini ve her iki davalı yönünden taleplerin zamanaşımına uğradığını ve iddiaların doğru olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.10.2017 tarihli ve 2015/246 Esas, 2017/568 Karar sayılı kararıyla,
"...toplanan kanıtlar ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak; davacının, kıdem tazminatı ile ilave tediye, fazla mesai, yıllık izin, hafta tatili, cumartesi zammı, pazar çalışması, ücret farkı, sosyal yardım, ikramiye, ... güçlüğü, gıda ve elektrik yardımı talep etme hakkı bulunduğu kanaatine varılmakla, davalıların zamanaşımı savunmaları ile TİS hükümlerinden kaynaklanan alacaklar için sendika üyelik tarihi olan 18/05/2012 tarihi, cumartesi-pazar çalışmaları nedeniyle, hafta tatili ücreti dışında ayrıca cumartesi-pazar çalışması zammı talep etme hakkı bulunduğu dikkate alınarak hesap yapıldığı anlaşılan, mahkememiz görüş ve kabulüne uygun 21/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaba göre pazar çalışması ve hafta tatili ücreti yönünden takdiren % 30 indirim yapılarak ve 11/04/2017 harç tarihli ıslah dilekçesi ile artırılan rakamlar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, TİS'ten kaynaklanan alacaklara en yüksek işletme kredisi faizi yürütülmesine karar vermek gerekmiştir" gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesinin 20/11/2019 tarihli ve 2017/3424 Esas, 2019/1962 Karar sayılı kararıyla davacının gerçekte ... Elektrik işçisi olduğu hâlde muvazaalı bir şekilde dava dışı alt işveren şirketler işçisi olarak gösterildiği, davacının işyerinde örgütlü olan sendikaya üye olmasına ve işyerinde toplu ... sözleşmesi imzalanmış bulunmasına karşın davacının toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılmadığı, davacının toplu ... sözleşmesi hükümlerinden sendikaya üyelik nedeni ile yararlanması gerektiği, sosyal yardım alacağı, ikramiye alacağı, ... güçlüğü tazminatı, gıda yardımı, elektrik yardımı gibi toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan haklarının ödenmesinin gerektiği, kabul edilen alacaklardan ilave tediye ücret alacağı dışındaki alacakların toplu ... sözleşmesinden kaynaklanması nedeni ile en yüksek işletme kredisi faizi ile birlikte hüküm altına alınmasının doğru olduğu, 28.05.2013 tarihine kadar davalı ... isimli Şirketin kamu iştiraki niteliği olması nedeni ile ilave tediye ücret alacağının hüküm altına alınmasının doğru olduğu, davacı tarafından davanın kısmi alacak davası olarak açıldığı, dava kısmi alacak davası olarak açılmış olup bu konuda hukuki bir engelin bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 17.02.2021 tarihli ve 2020/477 Esas, 2021/4104 Karar sayılı ilâmı ile davacının çalışma süresinin yanlış tespit edildiği, aynı zamanda yıllık izin süresi yönünden de davacının davayı somutlaştırma yükü, hâkimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunduğu göz önüne alınarak, davacının çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmaması hayatın olağan akışına ters olduğundan, davacının beyanı alındıktan sonra karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuş ve dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma doğrultusunda belirlenen çalışma süresi ile davacı asılın beyanı alınarak belirlenen yıllık izin süresine göre yeniden hesaplama yapılmış, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti yönünden bozma sonrası ek bilirkişi raporunda ve diğer alacaklar yönünden daha önce alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; husumet itirazında bulunduklarını, muvazaayı kabul etmediklerini, yüklenici firmalar ile müvekkili Şirketler arasında asıl işveren- alt işveren ilişkisi olmadığını, müvekkili Şirketlerin yüklenici firmalara işlerin tamamını istisna sözleşmesi kapsamında devrettiğini, davacının çalışmış olduğu şirketlerin yanlış tespit edildiğini, davanın ihbar edilmediğini, davacının çalışma süresini birleştirerek hüküm tesis edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, iki firmadaki çalışması arasındaki süreler göz önüne alındığında çalışmanın devam edildiğinin kabulünün hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, davacının ilk dönem çalışmasına ilişkin taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ... sözleşmesi istifa ile sona erdiğinden davacının kıdem tazminatına hak kazanmadığını, davacı asılın dava konusu dönem yıllık izin ücreti alacağı hesaplamasına ilişkin olarak puantaj kayıtları, ücret bordroları ve yıllık izin defterleri celbedilmeksizin hesaplama yapılmasının da hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davacının 18.02.2012 tarihinde sendikaya üye olduğundan bahisle ... sözleşmesinin devralan müvekkili Beda Enerji A.Ş. nezdinde başlamasından sonraki sürece ilişkin alacak taleplerinin de işvereni olmayan ...'ın taraf olduğu toplu ... sözleşmesi hükümleri kapsamında değerlendirilmesinin kabul edilmeyeceğini, davacının müvekkili BEDA Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş. nezdinde çalıştığı 01.09.2013-18.02.2015 tarih aralığında çalıştığı hafta sonu çalışmalarına ilişkin ücretlerin banka kanalıyla kendisine ödendiğini ve ücret bordrolarına tahakkuk edildiğini, ücret bordrolarında tahakkuk edilen aylar dışında hafta sonu çalışması olmadığından cumartesi ve pazar çalışması alacakları yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip yüklenici firmalarda çalışma yürüttüğünden ilave tediye alacağına hak kazanmayacağını, sendikal alacakları kabul etmediklerini, davacı asılın hiçbir dönem müvekkili Şirket ...'ta çalışmadığından, ...'ın taraf olduğu toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanamayacağını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre ücret tespiti yapılmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının çalışma süresinin belirlenmesi ve yıllık izin ücreti alacağı yönünden davacı asılın beyanı alınarak sonuca gidilmesi gerektiğine yönelik bozma ilâmına uygun karar verilip verilmediği noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un 371 inci maddesi ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile, 4857 sayılı ... Kanunu, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihâi kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılara yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.