Esas No: 2022/9587
Karar No: 2022/9342
Karar Tarihi: 15.09.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9587 Esas 2022/9342 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/9587 E. , 2022/9342 K.Özet:
9. Hukuk Dairesi'nin 2022/9587 E. , 2022/9342 K. numaralı kararı, bir alacak davası ile ilgilidir. Davacı, davalının işyerinde çalışmakta iken sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini ve ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini iddia etmiş ve fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, davanın kısmen kabulüne karar vermiş, davalı vekili ise temyiz başvurusunda bulunmuştur. Mahkeme, arabulucu tarafından düzenlenen son tutanak tarihi ile dava tarihi arasındaki dönem için dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği ve ikramiye alacağına yürütülen faiz türünün hatalı olduğuna dair bozma kararı vermiştir. Sonuç olarak, taraflar arasındaki uyuşmazlık, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369, 370 ve 371. maddeleri uyarınca değerlendirilmiştir. Kararın bozulma sebeplerinin olmadığına karar verilerek, İlk Derece Mahkemesi'nin kararı kesinleşmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369. maddesi: Temyiz yolu ile kararların bozulması
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370. maddesi: Bozma sebepleri
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesi: Bozma ve temyiz incelemesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini iddia ederek fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından verilen karar uyarınca ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 25.....2021 tarihli ve 2020/1304 Esas, 2021/939 Karar sayılı kararı ile taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin ilgili maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 19.10.2021 tarihli ve 2021/2969 Esas, 2021/2597 Karar sayılı kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin ilgili maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme bulunduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 24.02.2022 tarihli ve 2022/1584 Esas, 2022/2380 Karar sayılı ilâmı ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamaların arabulucu tarafından düzenlenen son tutanak tarihi dikkate alınmaksızın yapıldığı, son tutanak tarihini aşan kısım yönünden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği ve hüküm altına alınan fark ikramiye alacağına en yüksek banka mevduat faizi uygulanması gerekirken en yüksek işletme kredisi faizi uygulanmasının hatalı olduğu gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda, arabulucu tarafından düzenlenen son tutanak tarihini aşan fark alacak talepleri dava şartı yokluğundan usulden reddedilerek ve fark ikramiye alacağına en yüksek banka mevduat faizi uygulanarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; Bakanlık uygulaması yerinde olduğundan dava konusu talebin reddi gerektiğini, ücreti düşürülmeyen davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu alacaklara hak kazanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, arabulucu tarafından düzenlenen son tutanak tarihi ile dava tarihi arasındaki dönem için 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi gereği dava şartı gerçekleşmediğinden davanın usulden reddi gerektiğine ve ikramiye alacağına yürütülen faiz türünün hatalı olduğuna yönelik bozmaya uygun karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
15.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.