Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9343 Esas 2022/10019 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/9343
Karar No: 2022/10019
Karar Tarihi: 21.09.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9343 Esas 2022/10019 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/9343 E.  ,  2022/10019 K.

    "İçtihat Metni"




    Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince Mahkemenin yetkisizliğine ve kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talep hâlinde dava dosyasının yetkili ve görevli ... ... Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.


    Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de; davanın niteliği gereğince kanunda ivedi şekilde sonuçlandırılması öngörüldüğünden duruşma isteminin reddine, incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; işkolu tespiti talebinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, davalı Sendikanın gerekli şartları sağlamadığını, tespite konu işyerlerinin bağımsız işyeri niteliğini haiz olmadığını, tek işyerinin bulunduğunu, gayri faal olan işyerinin tespitte dikkate alınmaması gerektiğini, Sendikanın üye sayılarının gerçeği yansıtmadığını, bu üyeliklerinin taraflarına bildirilmediğini ileri sürerek ... Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Teksif Sendikasının ... işyerinde işletme toplu ... sözleşmesi yapmak için yetkisinin bulunduğuna ilişkin 03.09.2021 tarihli ve 34785 sayılı işletme yetki tespit yazısının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    1.Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; davaya yetki yönünden itiraz ettiklerini, ayrıca 03.09.2021 tarihli ve 34785 sayılı olumlu yetki tespite karşı ... İplik-... Sendikasının ... 18. ... Mahkemesinde 2021/275 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını ve söz konusu davaların kararları aynı yetki tespit işlemine etki tesis edeceğinden davaların birleştirilmesini talep ettiklerini, konu ile ilgili belge ve eklerinin incelenmesi neticesi ile de Bakanlıkları tarafından yapılan yetki tespitinin mevzuata uygun olduğunun anlaşılacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

    2.Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; öncelikle Mahkemenin yetkisizliğine ve işbu dava dosyasının aynı konuda yetkili ... 18. ... Mahkemesinde ... İplik ... Sendikası tarafından aynı yetki kararına itiraz istemiyle açılan 2021/275 sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini talep ettiklerini; ayrıca davacının olumlu çoğunluk tespit kararına karşı ileri sürdüğü itirazların Bakanlıktan celp edilecek prosedür dosyasıyla haklı ve yerinde olmadığının da anlaşılacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı Şirketin merkezinin ... ... olduğu, görevli makamın toplu ... sözleşmesi için işletme merkezinin bulunduğu ... Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğü olduğu hususları dikkate alındığında ... ... mahkemesi'nin yetkili olmadığı, dava konusu ile ilgili görevli makamın olduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine ve kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli ... ... Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili; Mahkemece verilen yetkisizlik kararının hukuka aykırı olduğunu, yetki tespiti davasının 2822 sayılı Toplu ... Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince işletme merkezinin bulunduğu yerdeki ... mahkemesinde görülmesi gerektiğini, asıl ve yardımcı ... ayrımının yapılmadığını, işyerinin işletme olarak kabul edilip edilmeyeceğinin değerlendirilmediğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile
    "...
    ... Teksif Sendikasının müracaatı üzerine davalılardan Bakanlığın 03.09.2021 tarih ve 34785 sayılı yazısı ile, davacı şirkete ait aynı ... kolunda faaliyet gösteren 3 işyerinden oluşan işletmede adı geçen sendikanın yasanın aradığı gerekli çoğunluğu sağladığından bahisle işletme düzeyinde yetki tespitinde bulunulduğu, ... İplik ... Sendikası tarafından belirtilen yetki kararına karşı açılan ... 18. ... Mahkemesi'nin 2021/275 Esas Sayılı dosyasının halen derdest olduğu, davacı şirketin işletme merkezinin Osmaniye Mah. E-5 Yan Yol Sok. No:1/2 .../..., diğer iki işyerinin .../Merkez'de bulunduğu, işletmesel düzeyde yapılan tespitlerde kesin yetki kuralı gereği yetkili Mahkeme işletme merkezinin bulunduğu yerdeki mahkeme olacağından ilk derece Mahkemesinin kararının yerinde olduğu ..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili; tespite konu işyerlerinin işletme kapsamında kabul edilip edilmeyeceğinin yeterince araştırılmadığını, işkolu tespiti kararının bekletici mesele yapılmadan sonuca gidilmesinin hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, olumlu yetki tespitine itiraz istemine ilişkin davada yetkili mahkemenin belirlenmesi noktasındadır.

    2. İlgili Hukuk
    1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 329 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 368 inci maddesi ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

    2. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın "Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
    “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

    3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
    “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

    4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
    “(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
    (2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
    (3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
    (4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
    (5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”

    5. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
    “(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
    (2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
    (3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
    (4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
    (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

    6. 6356 sayılı Kanun'un "Görevli ve yetkili mahkeme" başlıklı 79 uncu maddesinin birinci fıkrası ise şu şekildedir:
    "Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar ... davalarına bakmakla görevli ve yetkili mahkemelerde görülür. Ancak yedinci ila on birinci bölümlerin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar için, görevli makamın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir."

    3. Değerlendirme
    1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

    2. Yukarıda yer verilen ilgili hukuk kısmında zikredilen 6356 sayılı Kanun hükümleri ile yetki tespiti ve toplu görüşme sürecine dair sürecin bir çoğunda kesin ve düzenleyici süreler öngörülmüştür. Kanun koyucunun amacının, toplu ... sözleşmesinin en kısa sürede imzalanması ve işçilerin toplu ... sözleşmesinde kararlaştırılacak haklarına kavuşmaları olduğu gözetildiğinde kesin ve düzenleyici süreler aracılığı ile toplu ... sözleşmesinin ivedi şekilde imzalanmasının amaçlandığı ifade edilebilir. Ayrıca yetki tespitine itirazın somut deliller veya olgulara istinaden yapılması gerektiğine dair hükmün de, aynı amacın gerçekleşmesi için düzenlendiği şüphesizdir.

    3. Yine, 6356 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinde yetki tespitine itirazın, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durduracağının açıkça düzenlemesi de, yetki tespitine itirazın ivedi şekilde sonuçlandırılması gerektiğini gösteren bariz düzenlemelerdendir.

    4. Bu genel açıklamalar ışığında değerlendirme yapılması gerekmektedir.

    5. Öncelikle belirtmek gerekir ki somut uyuşmazlıkta; işletme toplu ... sözleşmesi yetki tespitine itiraz edildiğinden 6356 sayılı Kanun’un 79 uncu ve 2 nci maddeleri gereğince kesin yetkili mahkemenin, işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve ... Kurumu İl Müdürlüğünün bulunduğu yer olan ... ... Mahkemesi olduğu açıktır. Mevzuatın emredici hükümlerine göre yetkili mahkemenin ... ... Mahkemesi olduğu da Bölge Adliye Mahkemesi kararında tereddüde mahal verilmeksizin gerekçelendirilmiştir.

    6. Hâl böyle olmakla birlikte ivedi şekilde sonuçlandırılması gereken yetki tespitine itiraz istemine ilişkin somut uyuşmazlıkta, açık bir şekilde mahkeme yetkisiz olmasına rağmen davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması kötüniyetlidir.

    7. 6100 sayılı Kanun'un “Kötüniyetle temyiz” kenar başlıklı 368 inci maddesinin birinci fıkrasında “Temyiz talebinin kötüniyetle yapıldığı anlaşılırsa Yargıtay'ca 329 uncu madde hükümleri uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir. 6100 sayılı Kanun’un "Kötüniyetle veya haksız dava açılmasının sonuçları" kenar başlıklı 329’uncu maddesinin ikinci fıkrasında ise “Kötüniyet sahibi davalı veya hiçbir hakkı olmadığı hâlde dava açan taraf, bundan başka beşyüz ... Lirasından beşbin ... Lirasına kadar disiplin para cezası ile mahkûm edilebilir. Bu hâllere vekil sebebiyet vermiş ise disiplin para cezası vekil hakkında uygulanır.” kuralı mevcuttur. Davacı vekilinin temyizi kötüniyetli olduğundan belirtilen düzenlemelerin eldeki uyuşmazlığa tatbiki gerekir.

    8. Bu açıklamalar karşısında, Bölge Adliye Mahkemesi kararı isabetli olmakla birlikte davacı vekili tarafından temyiz talebinin kötüniyetle yapıldığının anlaşıldığından davacının, 3.000,00 TL disiplin para cezasına mahkûm edilmesi gerekmiştir.

    9. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeple;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    6100 sayılı Kanun'un 368 inci maddesi yollaması ile 329 uncu maddenin ikinci fıkrası gereğince davacının 3.000,00 TL disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA, para cezasının infazının İlk Derece Mahkemesince sağlanmasına,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    21.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara