Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3574 Esas 2022/3626 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3574
Karar No: 2022/3626
Karar Tarihi: 27.06.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3574 Esas 2022/3626 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi, birleşen konkordato davalarında İlk derece mahkemesince verilen kararın kesin mühlet içerisinde verilmediği gerekçesiyle işin esasının incelenmediğini belirterek, kararı bozmuş ve tasdik şartlarının oluşup oluşmadığının tartışılması gerektiğini belirtmiştir. İİK'nın 304/1. maddesi, mahkemenin konkordato hakkındaki kararını kesin mühlet içinde vermesi gerektiğini ifade etmektedir. Ancak, büyük güçlükler yaşanması durumunda, mahkeme mühletin devamına karar verebilir. İİK 304/2. maddesi, hakime 6 aylık bir süre verilmesini mümkün kılmaktadır. Somut olayda, mahkeme mühlet hükümlerinin uzatılmasına karar vermiş ancak İlk derece mahkemesi, işin esasını incelemeden konkordato talebinin reddine karar vermiştir.
6. Hukuk Dairesi         2021/3574 E.  ,  2022/3626 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
    İLK DRC. MHK. : İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki asıl ve birleşen davada davacılar ..., ... San. ve Tic. Ltd. Şti., ..., ... Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili, müvekkili şirketlerin kur hareketliği ve faiz artışı, ülke ekonomisindeki olumsuz gelişmelerin yaşanması, stabil olmayan piyasa koşulları nedeniyle likidite sıkıntısı çektiğini, davacı gerçek kişilerin şirketlerin ortağı olup şirket borçlarına kefil olduklarını ileri sürerek geçici ve kesin mühlet verilmesini ve konkordatonun tasdikini talep ve dava etmiştir.
    İlk derece mahkemesince,gerçek kişiler yönünden konkordato tasdik şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle konkordato talebinin reddine,tüzel kişiler yönünden ise konkortado tasdik şartlarının oluştuğu gerekçesiyle konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir.
    Kararı,asıl ve birleşen dosyada gerçek kişi davacılar vekili ile bir kısım alacaklılar vekilinin istinaf etmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye 17. Hukuk Dairesince kesin mühlet içerisinde karar verilmediğinden işin esasının incelenemeyeceği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak asıl ve birleşen davaların işin esası incelenmeden ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Talep, borçlu şirketler ve gerçek kişiler hakkında, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ile konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
    İİK'nın 304/1. maddesi mahkemenin konkordato hakkındaki kararını herhalde kesin mühlet içinde verilmesi hükmünü getirmiştir. İkinci fıkrası ise "Konkordato hakkında yapılan yargılamada kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceği anlaşılırsa; mahkeme, gerekli görürse komiserden gerekçeli bir rapor da alarak, karar verilinceye kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verebilir" hükmünü içermektedir.
    Bahsi geçen maddede yargılamanın gidişatına göre, bilhassa özel güçlük arz eden durumlarda, kesin mühlet içinde kararın verilemeyeceğinin anlaşılması halinde mahkemece konkordato kararının verilmesine kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verilebilecektir. Zira mühlet içinde karar verilemediğinde mühletin kalkması halinde, takip yasağının kalkması gibi konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyecek sonuçlar ortaya çıkabilecektir.
    İİK'nın 304. maddesinin 1. maddesi düzenleyici bir hüküm içermekte olup, bu hükme bir sonuç bağlanmamıştır. Kaldı ki ikinci fıkrada kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceğinin anlaşılması halinde hakime 6 aylık bir mühlet tanınmıştır. Kanun koyucu abesle iştigal etmez. Kesin mühlet içinde konkordato konusunda karar verilmemesi haline bir sonuç bağlanacaksa bu hükmün kanuna dercedilmesi gerekir. Ayrıca bir sonraki fıkrada hakime 6 aylık bir süre verilmez.
    Bu durumda hakim, kendisine komiser tarafından rapor ibraz edilmesini müteakip gereken hızda yargılamasını yapıp konkordatoyu sonuçlandırmalıdır. İİK 304/2. maddesinde yazılı 6 aylık sürenin hakim tarafından yargılama sırasında kullanılması mümkündür.
    Somut olayda mahkemece, 23.10.2020 tarihli duruşmada “Konkordato tasdikine ilişkin kararın,ek kesin mühletin biteceği tarih karşısında imkansız hale gelmiş olması dikkate alınarak mahkememizce yapılan tasdik yargılamasında bir karar verilinceye kadar mühlet hükümlerinin, ek kesin mühletin sona erdiği komiser heyetince açıklanan 01/11/2020 tarihinden itibaren bir (1) ay süre ile uzatılmasına” karar verilmiş olup İİK’nın 304/2 maddesindeki süre hakim tarafından kullanılmış,komiser heyetinin 18.11.2020 tarihli nihai raporunu tamamlar ek raporunu sunmasıyla tayin edilen 1 aylık süre dolmadan 27.11.2020 tarihinde de karar verilmiştir.
    Bu nedenle; istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesince işin esasına girilerek, tasdik şartlarının oluşup oluşmadığının tartışılması gerekirken, yanılgılı gerekçelerle istemin usulden reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi kararı usul ve yasaya aykırı görüldüğünden davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davacılar ..., ..... San. ve Tic. Ltd. Şti., ..., ... Tic. Ltd. Şti. ve ...'a iadesine, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 27.06.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara