Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3056 Esas 2015/4097 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3056
Karar No: 2015/4097
Karar Tarihi: 15.09.2015

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3056 Esas 2015/4097 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, ortağı olduğu işyerinde çalışmamasına rağmen sigortalı olarak gösterip \"Sosyal Sigortalar Kurumu İş Yeri Bildirgesi\" tanzim ederek kurumun zarara uğrattığı iddiasıyla dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından yargılandı. Ancak işyerinin gerçek ve idari mevzuatlara uygun olması, sigorta primlerinin ödenmesi gibi nedenlerle sanık hakkında herhangi bir suç unsuru oluşmamıştır. Bu nedenle sanık beraat etmiştir.
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun \"Genel Sağlık Sigortalısı Sayılanlar\" başlıklı 60. maddesinde ikametgahı Türkiye'de olan kişilerden, Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince sigortalı sayılan kişiler ile isteğe bağlı sigortalı olan kişiler genel sağlık sigortalısı sayılmışlardır. 5510 sayılı Kanun'un 67. maddesi sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanma şartlarını, sigortalılık süresi, ödeme gün sayısı, prim borcu bulunup bulunmadığı gibi bazı koşullara bağlamıştır.
23. Ceza Dairesi         2015/3056 E.  ,  2015/4097 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Beraat

    Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen katılma talebinin reddine dair kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup, dolandırıcılık suçu yönünden, ortağı olduğu şirketin sigorta primi ödemiş olması nedeniyle, şikayetçi ..."ın suçtan doğrudan zarar görmüş olması nedeniyle CMK"nın 237/son hükmü uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
    Sanık ..."in, diğer sanık ..."i ortağı olduğu işyerinde çalışmadığı halde 20/03/2007 - 27/10/2008 tarihleri arasında sigortalı olarak gösterip gerçeğe aykırı olarak “Sosyal Sigortalar Kurumu İş Yeri Bildirgesi” tanzim edip katılan kuruma vermek suretiyle kurumu zarara uğrattığı iddia edilen olayda;
    5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Genel Sağlık Sigortalısı Sayılanlar” başlıklı 60. maddesinde ikametgahı Türkiye"de olan kişilerden, Kanun"un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince sigortalı sayılan kişiler ile isteğe bağlı sigortalı olan kişiler genel sağlık sigortalısı sayılmışlardır.
    Genel sağlık sigortası geçiş sürecinin sona erdiği 01/01/2012 tarihinden itibaren hiçbir sosyal güvencesi olmayan ve Türkiye’de yaşayan Türk vatandaşları ile Türkiye’de bir yıldan fazla ikamet eden yabancı uyruklu vatandaşların Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamına alınarak durumlarına göre yalnızca genel sağlık sigortası primi ödeyerek sağlık hizmetleri karşılanacaktır.
    5510 sayılı Kanun"un 67. maddesi sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanma şartlarını, sigortalılık süresi, ödeme gün sayısı, prim borcu bulunup bulunmadığı gibi bazı koşullara bağlamış ise de; 18 yaşını doldurmamış olan kişiler,
    tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişiler, trafik kazası halleri, acil haller, iş kazası ile meslek hastalığı halleri, bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklar, 63. maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan, kişilerin hastalanmalarına bakılmaksızın kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ve (c) bendinde yer alan analık nedeninden kaynaklı ayakta veya yatarak yapılan tıbbi bakım ve tedavi giderlerine yönelik sağlanan sağlık hizmetleri, 75. maddede sayılan afet ve savaş ile grev ve lokavt halleri bu koşullardan bağışık tutulmuştur.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanık ..."in ortağı olduğu işyerinin idari ve vergi mevzuatlarına uygun olarak kurulmuş bulunan gerçek bir işyeri olması, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı"na verilmiş bulunan işe giriş bildirgesinin sahte olmaması, sigorta primlerinin muntazaman ödenmiş bulunması nedenleriyle katılan kurumun zararından da bahsedilemeyeceği hususları nazara alındığında, sanıklara yüklenen suçların unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 15/09/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Hemen Ara