Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/10116 Esas 2022/11367 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/10116
Karar No: 2022/11367
Karar Tarihi: 06.10.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/10116 Esas 2022/11367 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/10116 E.  ,  2022/11367 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 35. ... Mahkemesi

    Taraflar arasındaki istatistiklere itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci maddesinin birinci fıkrasında bir sendikanın toplu ... sözleşmesi yapma ehliyetine sahip olabilmesi için öncelikle kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde üçünün üyesi bulunması şartının öngörüldüğünü, Kanun’un geçici 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında ise en az yüzde üç şartının Ekonomik ve Sosyal Konseye üye konfederasyonlara bağlı işçi sendikaları için Ocak 2013 istatistiğinin yayımı tarihinden 01.07.2016 tarihine kadar yüzde bir, 01.07.2018 tarihine kadar yüzde iki olarak uygulanmasının öngörüldüğünü, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca yayımlanan istatistiklere göre yüzde bir üye şartını karşılamayan müvekkili Gıda ... Sendikasının toplu ... sözleşmesi ehliyetini kaybettiğini, Ocak 2013 istatistiğinin iptali için dava açıldığını ve davanın hâlen derdest olduğunu, Temmuz 2013 İşkolu İstatistiğine İlişkin Tebliğ'de işkolundaki toplam işçi sayısının 527.153, Gıda-... Sendikasının üye sayısının 1.582, üye sayısının işçi sayısına oranının %0,30 olduğunu ve Kanun’un öngördüğü %1'in altında kaldığını, fakat Sendikanın üye sayısının 5.272'nin üzerinde olduğunu, Tebliğ’de yer alan sayının hatalı olduğunu ve iptali gerektiğini, Ocak 2013'ten önce yayımlanan ve kesinleşmiş son istatistik olan Temmuz 2009 istatistiğinde Sendikanın üye sayısının 25.257 iken ve 2009 Temmuz ayından bu yana Bakanlığa bildirilmiş çok sayıda üyeye rağmen, davaya konu istatistikte Sendikanın yaklaşık 23.000 üyesinin düşürülmüş olduğunu, sendika üyeliğinin sona erme nedenlerinin kanunda düzenlendiğini ancak bu kadar sayıda üyeliğin düşürülmesinin mümkün olamayacağını, üyeliğin sona ermesine ilişkin durumlara ait kayıtların Bakanlığın elinde bulunduğunu, Sendikanın hangi üyelerinin üyeliğinin sona erdiğine dair Bakanlığın bir bildirimi olmadığını, 3,5 yıldır işkolu istatistiği yayımlanmadığından ve Bakanlık kayıtlarındaki değişiklikler takip edilemeyip denetlenemediğinden, yargıda itiraz konusu da yapılamadığından Sendikanın üye sayısına dair net bir rakam iddia edemediklerini; ancak çalışma yaşamının gerçeklerini göz önünde bulundurarak üye sayısının %1 barajına denk düşen 5.272 sayısının üzerinde olduğunu iddia ettiklerini, zira Bakanlığın üye kayıt fişlerinde kimlik numarası bulunmayan fişlerin dikkate alınmadığını, işkolundaki işçi sayısı tespitinin hatalı olduğunu, çünkü Temmuz 2009 istatistiğinde aynı işkolundaki çalışan sayısı 371.098 olup 3,5 yıllık sürede işçi sayısının 150.000 artmasının ülkemiz çalışma yaşamının gerçeklerine aykırı olduğunu, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtlarında gerekli inceleme ve düzeltme yapılmadığı için on binlerce fazla işçinin bu işkolunda gözükmüş olduğunu, kısa vadeli sigortalı primleri nedeniyle işkolunda çalışmayan binlerce işçinin bu işkolunda çalışıyor gösterilmiş olduğunu, asıl işe yardımcı ... olgusu, işyeri tanımı ve işin yürütümü bakımından zorunlu işlerin asıl işin bir parçası olduğu olgusunun dikkate alınmadığını, SGK bildirimleri hakkında gerekli inceleme ve düzeltmelerin yapılmamış olduğunu, sendikalara da bilgi verilmemiş olduğunu, bütün bu sorunlar bakımından hiçbir mesuliyeti bulunmayan Gıda ... Sendikasının, Bakanlığın usul ve esas yönlerinden hatalı tespit ettiği istatistikler nedeniyle %1 barajının altında kalarak toplu sözleşme ehliyetini yitirmiş olduğunu, anayasal sendikal hak ve özgürlüklerin korunması bakımından sorumluluğu bulunan yürütmenin sorumluluğunu yerine getirmemesinden dolayı oluşan bu durumun telafisi için istatistiğin ilgili kısımlarının iptalinin gerektiğini, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci maddesi ve geçici 6 ncı maddesi ile usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşma niteliğini haiz olan ...'nun 87 ve 98 sayılı Sözleşmelerinin aynı konuda farklı hükümler içermekte olup Anayasa’nın 90 ıncı maddesi uyarınca milletlerarası andlaşma hükümlerinin uyuşmazlık incelemesinde doğrudan esas alınarak 6356 sayılı Kanun’un söz konusu hükümleri uyarınca yayımlanan istatistiğin ilgili kısımlarının iptali gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle 30.07.2013 tarih ve 28723 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu Gereğince; İşkollarındaki İşçi Sayıları ve Sendikaların Üye Sayılarına İlişkin 2013 Temmuz Ayı İstatistikleri Hakkında Tebliğ'in 02 No.lu gıda sanayii işkolunda çalışan toplam işçi sayısı ve Gıda ... Sendikasının üye sayısının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    1. ... vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların dayanıksız olup somut delillere yer verilmediğini, 6356 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında itiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itirazın incelenmeksizin reddedilmesi hükmünün bulunduğunu, bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiğini, yetkili sendikanın belirlenmesinde ve istatistiklerin düzenlenmesinde Bakanlığa gönderilen üyelik ve çekilme bildirimleri ile SGK'ya yapılan işçi bildirimlerinin esas alındığını, Bakanlıktaki kayıtlarda yer alan üye kayıt belgelerinde yer alan isimler ile SGK'dan günlük olarak alınan kayıtların karşılaştırılması suretiyle her üyenin TC kimlik ve sigorta numaralarının eşleştirilerek kayıtların güncellenmiş olduğunu, işverenlerin, işyerlerini SGK’ya tescil ettirirken, Kuruma bildirdikleri işin mahiyetine göre Kurum tarafından her bir işyeri için bir nace kodu tayin edildiğini, her bir nace kodunun da Bakanlıkta bir işkolu karşılığının bulunduğunu, Bakanlık yetki tespit otomasyon yazılımı marifetiyle SGK'dan işyerlerini nace kodlarına göre elektronik ortamda alarak onları ilgili işkoluna elektronik olarak atadığını, ayrıca otomasyon yazılımının işverenlerin SGK'ya yaptıkları çalışan bildirimlerini de elektronik ortamda aldığını, işkolları sayısının 28'den 20'ye düşürülerek ve kademeli baraj uygulaması ile sendikal örgütlenmelerin önünün açılması ve sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılmasının hedeflendiğini, ülke barajının tamamen kaldırılmasının dünya örneklerine uygun düşmediğini, gerek 87 sayılı gerekse 98 sayılı ... sözleşmelerinde işkolu barajı olamayacağına dair bir maddenin bulunmadığını, ayrıca ülkemizdeki işkolu barajının yüksek olduğuna dair eleştiriler ve ülkenin içinde bulunduğu koşullar gözetilerek ve sosyal taraflarla uzlaşı sağlanarak barajların aşağı seviyeye çekilmiş olduğunu, yayımlanan istatistiğin gerçek bilgileri yansıttığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; ülkemizin taraf olduğu ... sözleşmeleri açısından benzer davalarda bu konunun daha önce de tartışıldığını gerek ... 98 sayılı Sözleşme'nin 4 üncü maddesindeki “... lüzumu halinde milli şartlara uygun tedbirler alınacaktır.” düzenlemesi ve gerekse Yargıtay 9. Hukuk Dairesi kararı dikkate alındığında, bilirkişinin raporunda ulaştığı sonucun hukuki olmaktan çok uzak olduğunun açıkça ortaya çıktığını; 6356 sayılı Kanun’un 41 inci maddesinde, yetkili sendikanın belirlenmesinde ve istatistiklerin düzenlenmesinde, Bakanlığa gönderilen üyelik ve çekilme bildirimleri ile SGK'ya yapılan bildirimlerin esas alınacağının düzenlendiğini, daha önce sendika üyeliğinde noter üyelik/istifası getirilmiş olsa da ölen, emekli olan, memuriyete geçen, başka işkoluna geçen vb. sebeplerle ... sözleşmesi sona ... kişilerin sistemden düşülmemesi sebepleriyle sendikaların üye sayılarının sürekli olarak şiştiğini ve gerçeği yansıtmaktan uzak olduğunu, bu kez SGK'dan anlık olarak alınan veriler uyarınca çalışması devam eden işçilerin tespit edilebildiğini ve bunların sendika üyelikleri ile karşılaştırıldığını, eşleşmeyen kayıtların sistemden düşürüldüğünü belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    3. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının 6356 sayılı Kanun’da düzenlenen işkolu barajının, ...'nin 98 ile 87 sayılı ... Sözleşmelerinden doğan yükümlülüklerine ve ... denetim organlarının görüş, karar ve tavsiyelerine aykırı olduğu yönündeki tespitlerine katılmakla beraber, Yargıtay içtihadı ışığında, söz konusu hususların işkolu istatistiklerine itiraz niteliğindeki bu davada ileri sürülemeyeceğini, 6356 sayılı Kanun’la işkolu sayıları azaltılarak ... sanayiinin ayrı bir işkolu olmaktan çıkarılarak gıda işkoluna dâhil edildiğini, 2012 yılına kadar ... sanayinde örgütlenen, daha sonra da gıda işkoluna alınmakla bu işkolunda örgütlenme faaliyetlerine devam eden Sendikalarının Temmuz 2013 istatistiğinde işkolu barajını geçmiş bulunduğunu, örgütlendiği hiçbir işyerinde de davacı Sendika ile ihtilafı bulunmayan ... üye sayısının, davacının üye sayısının belirlenmesi bakımından önem arz etmediğini, bu nedenle de davalı olarak gösterilmelerinin husumete ilişkin kurallar bakımından isabetsiz olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    “...
    Dosyaya sunulan 04.09.2019 tarihli bilgisayar mühendisi teknik bilirkişi raporunda netice olarak; işçiler tablosunda tekil ve tekrarsız olmak üzere 527153 adet veri olduğu, ... excel tablosunda 1582 adet tekrarsız kayıt olduğu ve toplam işçilerin yaklaşık % 0.30 oranına tekabül ettiği, ... gıda excel tablosunda 23652 adet tekrarsız kayıt olduğu ve toplam işçi sayısının yaklaşık % 4.49 oranına tekabül ettiği, ... ... excel tablosunda 15011 adet tekrarsız kayıt olduğu ve toplam işçi sayısının yaklaşık % 2.84 oranına tekabül ettiği, ... gıda excel tablosudna 28461 adet tekrarsız kayıt olduğu ve toplam işçi sayısının yaklaşık % 5.40 oranına tekabül ettiği tespit edilmiştir. Akabinde tanzim edilen 08.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda ise; teknik bilirkişinin raporu da gözönünde bulundurularak; (davacı Sendika, işkolu toplam işçi sayısı ile kendi üyeleri yönünden, İstatistiğin ilgili bölümünün iptalini istediğinden) sadece, işkolu toplam işçi sayısı ve Gıda-... Serdikası'nın, Ocak/2013 ile Temmuz/2013 işkolu istatistiğinde yayımlanan bilgileri ve değişim oranı ile, teknik bilirkişinin yaptığı tespitlere göre edinilen veriler raporda ayrıntılı gösterilmek sureti ile yayımlanan istatistikteki bilgilerde bir değişiklik oluşmadığının görüldüğü, neticeten Temmuz 2013 işkolu istatistiğinde yer alan 02 Nolu Gıda Sanayi işkolu toplam çalışan sayısında ve davacı ... üye sayısı ile yüzdesi yönünden bir hata bulunmadığı tespit edilmiştir. Dosya kapsamına göre yapılan inceleme neticesinde; ... 39.... Mahkemesi'nin 2016/766 esas sayılı dava dosyası kapsamında Ocak/2013 ... kolu istatislik verilerinin kesinleştiği, Yargıtay içtihatları ile düzenlenen şekilde ... kolu istatisliklerine yapılan itirazın gerçeği yansıtmadıkları, yani hatalar bulunduğuna ilişkin olduğu, istatislikler ile hukuki dayanaklarının uluslararası mevzuata uygunluğu ile ilgili inceleme yapılamayacağı düşüncesi esas alınmakla; Temmuz/2013 istatislik verilerinin gerçeği yansıtmadığına dair dosya kapsamında somut delilin ibraz edilmediği, bu bağlamda Temmuz/2013 işkolu istatistiğinde yer alan 02 Nolu Gıda Sanayi işkolu toplam çalışan sayısında ve davacı ... üye sayısı ile yüzdesi yönünden bir hata bulunmadığı ...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece işkolu toplam işçi sayısı ve müvekkili Sendika üye sayısında hata bulunmadığının tespit edildiği belirtilmiş ise de bu tespite nasıl ulaşıldığının açıklanmadığını, Mahkeme kararının esasen gerekçe içermeyen bir karar olduğunu, işkolundaki işçi sayısı tespitinin hatalı olduğunu, Temmuz 2009 istatistiğinde aynı işkolunda çalışan sayısı 371.098 iken 3,5 yıllık sürede işçi sayısında 150.000 artmış göründüğünü, bu durumun olağan kabul edilebilmesinin olanaklı olmadığını, 25.12.2017 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu ihtilafın tüm yönleri ile incelenebilmesi için işverenlerin SGK'ya bildirdikleri işe giriş ve işten çıkış bildirgelerinin gerçek durumu yansıtıp yansıtmadığının, kayıt dışı işçi durumunun, asıl işe yardımcı işlerin, yüklenici marifetiyle yürütülen işlerin ve asıl işveren alt işveren ilişkisinde muvazaalı çalıştırma bulunup bulunmadığının, işkolunda olmaması gerekirken gıda sanayi işkolunda gösterilmiş işçi bulunup bulunmadığının, SGK ve Bakanlık kayıtları dâhil yerinde ve kapsamlı bir incelemeye tabi tutularak sonucuna göre değerlendirme yapılması gerektiğinin ifade edildiğini; ancak bu hususların araştırılmadığını, çalışanların ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak için serbestçe örgüt kurmaları ve bu örgütlerin serbestçe faaliyette bulunmaları ve toplu sözleşme yapabilmeleri 87 ve 98 sayılı Sözleşme ile benimsenmişken, Anayasamıza göre laik, sosyal bir hukuk devleti olan ülkemizde, liberal ekonomik piyasa modelinin ve neo liberal politikaların temsilcisi olan siyasi iktidarların, işverenlerin görüşü doğrultusunda ısrarla, bilerek ve isteyerek bir takım baraj koşulları getirmesinin amacının fiilen sendikal örgütlülüğü yok etmeye çalışmak olduğunu, işkolu barajının işçilerin toplu pazarlık hakkını yok ettiğini ve işçilerin sendikaya üye olması gibi en temel haklarına engel olduğunu, işkolu barajının uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    “...
    Somut olayda davacı ... tarafından 2013 yılı Temmuz ayı istatistiğine itiraz edildiği, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda gıda ... kolunda çalışan toplam işçi sayısının 527.153 kişi olduğunu, Gıda ... Sendikasına üye işçi sayısının 1582, ... Gıda ... Sendikasına üye işçi sayısının 23.652, ... ... Sendikasına üye işçi sayısının 15.011, ... Gıda ... Sendikasına üye işçi sayısının ise 28.461 kişi olarak tespit edildiği, yayınlanan istatistiğin SGK verileri ile uyumlu olduğu, davacı sendikanın bu ... kolunda örgütlü sayısının %0,30 olduğu, yapılan itirazın yersiz olduğu anlaşılmış, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu; ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ...” gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili, dava ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları kapsamında ... tarafından yayımlanan bir işkolundaki işçi sayıları ile sendika üye sayılarına ilişkin istatistiklere itiraz istemine ilişkindir.
    2. İlgili Hukuk
    1. 6356 sayılı Kanun’un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin ilgili kısımları şöyledir:
    “...
    (1) Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.
    ...
    (5) Bir işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinin tespitinde Bakanlıkça her yıl ocak ve temmuz aylarında yayımlanan istatistikler esas alınır. Bu istatistiklerde her bir işkolundaki toplam işçi sayısı ile işkollarındaki sendikaların üye sayıları yer alır. Yayımlanan istatistik, toplu ... sözleşmesi ve diğer işlemler için yeni istatistik yayımlanıncaya kadar geçerlidir. Yetki belgesi almak üzere başvuran veya yetki belgesi alan işçi sendikasının yetkisini daha sonra yayımlanacak istatistikler etkilemez.
    (6) Yayımından itibaren on beş gün içinde itiraz edilmeyen istatistik kesinleşir. İstatistiğin gerçeğe uymadığı gerekçesiyle bu süre içinde ... ... Mahkemesine başvurulabilir. Mahkeme bu itirazı on beş gün içinde sonuçlandırır. (Değişik iki cümle: 12/10/2017-7036/33 md.) Mahkemece verilen karar hakkında, ilgililerce veya Bakanlıkça istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay, temyiz talebini bir ay içinde kesin olarak karara bağlar...”
    2. 6356 sayılı Kanun’un 41 inci maddesinin gerekçesi de şöyledir:
    “Maddenin ilk fıkrasında işçi sendikasının toplu ... sözleşmesi yapabilmesi için ülke barajı ve işyeri barajı olarak adlandırılacak oran düzenlenmiştir. Buna göre işçi sendikasının yetkili olabilmesi için öncelikle kurulu bulunduğu veya toplu ... sözleşmesi yapılacak işyerinin girdiği işkolunda başvuru tarihinde çalışan toplam işçilerin en az yüzde üçünü üye kaydetmiş olması gerekir. Dolayısıyla toplu ... sözleşmesi yetkisi için ülke barajında “yüzde üç” gibi sembolik bir oran belirlenmiştir...Ülke barajını geçemeyen sendikaların o işyeri veya işyerlerindeki üye sayılarına bakılmaksızın toplu ... sözleşmesi yapma yetkisi yoktur.”
    3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “İspat yükü” kenar başlıklı 6 ncı maddesi ise şöyledir:
    “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”
    4. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) “İspat yükü” kenar başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
    “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”
    5. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
    3. Değerlendirme
    1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    06.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara