Esas No: 2022/8241
Karar No: 2022/11638
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/8241 Esas 2022/11638 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/8241 E. , 2022/11638 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 04.11.1996-30.06.2011 tarihleri arasında çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence geçersiz şekilde feshedildiğinin davacı tarafından açılan ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen işe iade davası sonucunda verilen karar ile tespit edildiğini, bankada çalışanlara özel bir emeklilik uygulaması bulunduğunu, emeklilik sandığından emekli maaşı bağlanırken ... Bankası tarafından 15 yıl ve üzeri hizmeti olanlara bir defaya mahsus emekli ikramiyesi verildiğini, bu durumun banka yetkilisi tarafından müvekkiline gönderilen e-postalarda da ifade edildiğini, banka yetkilisi tarafından müvekkiline 01.07.2016 tarihi itibarıyla emekli maaşının bağlanacağı ve aynı tarihte ikramiyesinin de ödeneceğinin bilgisinin verildiğini, ancak müvekkiline emekli ikramiyesi verilmediğini, müvekkilinin toplam 14 yıl 11 ay 27 gün çalışma süresinin olduğunu, emekli ikramiyesine üç gün kala ... sözleşmesinin feshinin dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek, emeklilik ikramiyesinin davalıdan tahsilini, mümkün olmadığı takdirde davacının emeklilik için maaşından her ay kesilen ücretlerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, özel emeklilik sandığı kesintilerinin bankadan talep edilemeyeceğini, özel emeklilik sandığı vakfına aktarılan tutarlardan kaynaklı uyuşmazlıklarda husumetin farklı tüzel kişiliği haiz olan Vakfa yönetilmesinin gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.11.2017 tarihli ve 2016/525 Esas, 2017/694 Karar sayılı kararı ile;
"...
Davacı, emekli ikramiyesi ödemesi, bunun mümkün olmaması halinde emeklilik için yapılan kesintileri talep etmiş olup dosya kapsamından, sigorta primi tutarlarının personelin istihkakından kesilerek aynı ay içinde sandık hesabına yatırıldığı anlaşılmakla davalı ... Bankası Aş.nin tasarruf yetkisi olmadığı, kesilen miktarlar nedeniyle de borçlu ve davalı sıfatı da bulunmadığından davalı ... Bankası Aş. hakkında açılan davanın husumetten reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. " gerekçesi ile davalı ... Bankası A.Ş. aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 10.05.2018 tarihli ve 2018/464 Esas, 2018/970 Karar sayılı kararı ile;
"...
Davacı vekilinin terditli talepleri içerir dava dilekçesinde sadece ... Bankası A.Ş.ni taraf olarak göstermesi yanılma olmadığını ortaya koymaktadır. Bu nedenle yargılama sürecinde davaya dahil edilmesi davacı tarafça dahili davalı olarak gösterilen ve davaya dahil edilmesi talep edilen ... ... Bankası A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Emekli ve Yardım Sandığı Vakfı hakkında usulüne uygun açılmış dava bulunmadığından gerek dava dilekçesindeki terditli talepler yönünden gerekse mevcut delil durumu itibariyle aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığının ve ayrı tüzel kişiliklere haiz olduklarının anlaşılması karşısında dahili davalı olarak ... ... Bankası A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Emekli ve Yardım Sandığı Vakfının davaya dahil edilmemesinde ve hüküm kurulmamasına yönelik İlk Derece mahkemesi ara kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan ve davaya konu emekli ikramiyesi ve emeklilik kesinti alacağı ile ilgili taleplerin dosyaya ibraz edilen terditli talepler yönünden dosyaya sunulan ... ... Bankası A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Emekli ve Yardım Sandığı Vakfı senedi hükümleri dikkate alındığında davalı ... Bankası A.Ş.ye husumet yöneltilemeyeceği tüzel kişiliği ayrı olan dava dışı ... ... Bankası A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Emekli ve Yardım Sandığı Vakfına yöneltilmesi gerektiğinden ilk derece mahkemesince davalı ... Bankası A.Ş. Hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacının tüm istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı görülmüştür..." gerekçesi ile davacı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 27.09.2018 tarihli ve 2018/7429 Esas, 2018/16800 Karar sayılı kararı ile davada hâlihazırda taraf sıfatı bulunmayan ... ... Bankası A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Emekli ve Yardım Sandığı Vakfına usulüne uygun şekilde tebligat yapılarak husumet yöneltilmesi ve taraf teşkili sağlandıktan sonra uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 11.12.2019 tarihli 2018/374 Esas 2019/507 Karar sayılı kararı ile;
"...
Davacının davalı işyerinde 04.11.1996-30.06.2011 tarihleri arasında 14 yıl 7 ay 27 gün çalıştığı, davalı sandık tarafından davacıın 15 yılı doldurmadığı gerekçesiyle emekli ikramiyesi verilmediği, davacının çalışma dönemi boyunca emeklilik nedeniyle ücretinden kesilen prim tutarlarının 62.776,73 TL olduğu tespit edilmiş olup, davacının talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile, kesilen prim tutarlarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 21.09.2021 tarihli ve 2021/5804 Esas, 2021/12460 Karar sayılı kararı ile davacının ödediği primlerin iadesine ilişkin olarak şartların gerçekleşmediği ve bu nedenle primlerin iadesine hak kazanmadığı, emeklilik ikramiyesine ilişkin de talebin yerinde olmadığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uygun şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; emekli ikramiyesi almasına üç gün kala ... sözleşmesinin kötü niyetli olarak feshedildiğini, davacıdan yapılan kesintilerin emeklilik ikramiyesine ilişkin olmadığını, davalı Bankanın müzekkere cevabında bu hususta açık ikrarının bulunduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının emekli ikramiyesine hak kazanıp kazanmadığı veya prim iadesi alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. İlk Derece mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Doyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
11.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.