Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/13315 Esas 2022/12252 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/13315
Karar No: 2022/12252
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/13315 Esas 2022/12252 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davanın konusu, davacının davalı Bakanlıkta çalıştığı belirsiz süreli bir iş sözleşmesi kapsamında ücretinin eksik ödenmesi nedeniyle alacak talebinden oluşmaktadır. İlk derece mahkemesi davayı kabul etmiş, istinaf sonucunda ise Bölge Adliye Mahkemesi davayı reddetmiştir. Ancak Daire tarafından yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuş ve davacının talebi kısmen kabul edilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda da davanın reddine karar verilmiştir.
Kanunlar:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369. maddesi (nihai kararların bozulabileceği sebepleri düzenler)
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesi (karar bozulduğunda yeniden yargılama yapılması gerektiğini düzenler)
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi (bozma kararını verebilecek nedenleri düzenler)
9. Hukuk Dairesi         2022/13315 E.  ,  2022/12252 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :... Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK


    Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Bakanlık ile dava dışı alt işverenler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak davalı Bakanlığa ait işyerinde belirsiz süreli ... sözleşmesi ile çalıştığını, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretinin eksik ödendiğini ileri sürerek ücret ve ilave tediye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ücretinde herhangi bir azalma olmadığını, ayrıca davacının ücretine toplu ... sözleşmesi uyarınca belirlenen %4 oranındaki zammın da uygulandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin 26.05.2021 tarihli ve 2020/438 Esas, 2021/309 Karar sayılı kararı ile taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin ilgili maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    B. Gerekçe ve Sonuç
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 01.12.2021 tarihli ve 2021/3199 Esas, 2021/3284 Karar sayılı kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin ilgili maddesinde davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme bulunduğu, sözü edilen düzenlemenin her asgari ücret artış dönemi için bağlayıcı olduğu belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
    A. Bozma Kararı
    1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    2. Dairemizin 10.03.2022 tarihli ve 2022/2505 Esas, 2022/3279 Karar sayılı ilâmı ile davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamaların arabulucu tarafından düzenlenen son tutanak tarihi dikkate alınmaksızın yapıldığı, son tutanak tarihini aşan kısımlar yönünden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    VI. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili, Bakanlık uygulaması yerinde olduğundan dava konusu talebin reddi gerektiğini, ücreti düşürülmeyen davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu alacaklara hak kazanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, arabuluculuk son tutanak tarihini aşan fark alacak talepleri noktasında toplanmaktadır.
    2. İlgili Hukuk
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
    3. Değerlendirme
    1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    VII. KARAR
    Açıklanan sebeple;
    Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
    Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
    13.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara