Esas No: 2022/12202
Karar No: 2022/12596
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/12202 Esas 2022/12596 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/12202 E. , 2022/12596 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 44. ... Mahkemesi
Taraflar arasında ... 44. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince Dairemizin 11.10.2021 bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının malzeme dağıtım işçisi olarak ... ücret + harcırahla çalıştığını, ... sözleşmesinin haksız feshedildiğini, işe iade davası açtıklarını, feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine karar verilirken davalı ile dava dışı şirketler arasında muvazaalı bir ilişki olduğunun ve davacını gerçek işverenin davalı ... ... İnternational ... olduğunun kesinleştiğini, ücretinin Sosyal Güvenlik Kurumuna eksik bildirildiğini, normali aşan çalışmaları olmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti, yıllık izin ücreti, ilave tediye ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ve genel tatil ücreti ile kıdem teşvik primi alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle belirsiz alacak davası açılamayacağını, davacının kendi işçileri olmadığını, muvazaa bulunmadığını, davacının ilave tediye ... olmadığını, kıdeme teşvik ikramiyesinin sadece kendi işçilerinden idari personele ödendiğini, davacının boşta geçen süre ücreti ile işe başlatmama tazminatının hesaplarına yatırıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 44. ... Mahkemesinin 08.12.2020 tarihli ve 2019/632 Esas, 2020/482 Karar sayılı kararı ile yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 09.....2021 tarihli kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 11.10.2021 tarih 2021/10262 Esas, 2021/14094 Karar sayılı ilamı ile ;
"1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ilave tediye ücretine hak kazanıp kazanamayacağı noktasında toplanmaktadır.
İlave tediye alacağının kapsamı, yararlanma şartları, miktarı ve ödenme şartları 6772 sayılı Yasa ile düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta; davacı davalı işveren işçisi olduğundan ve davalı kurum 6772 sayılı Yasa kapsamında olduğundan, davacının ilave tediye alacağı talebinin kabulü yerine, reddi hatalıdır.
İlave tediye ücretinin giydirilmiş ücret hesabında dikkate alınması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.
3-Fazla mesai, genel tatil ve hafta tatili ücretleri açısından hükme esas alınan bilirkişi raporunda; ıslah tarihi 31.01.2019 olarak kabul edilip hesaplama yapılmış ise de; ıslah tarihi 27.05.2019 tarihidir. Islah tarihinin yanlış belirlenmesi nedeniyle ıslah zaman aşımı değerlendirmesi de hatalı yapılmıştır. Açıklanan nedenle de hükmün bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ;
"..Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere, Yargıtay bozma kararı içeriğine, taraf istinaf talepleri ile kamu düzenine, usuli kazanılmış haklara göre değerlendirme yapıldığında;
Davanın kısmi dava olarak açılıp görülmesine ve sonuçlandırılmasına göre davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığına yönelik davalı istinaf talebi yerinde değildir.
Davacının ... sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığı ve davalı ... ile alt işverenler arasında muvazaalı bir ilişki olduğu iddiasıyla işe iade davası açtığı, dava neticesinde davalı ... ile alt işverenler arasında muvazaa olduğu tespit edilerek feshin geçersiz olduğu belirlenip davacının davalı ...'e işe iadesine, işe iadenin mali sonuçlarının tespitine karar verilmiştir. Karara karşı kanun yoluna başvurulmamış ve karar kesinleşmiştir.
Kesinleşen kararın tebliği üzerine davacının süresi içinde işe başlatılmak üzere işverene başvurmuş ancak işverence süresi içinde işe başlatılamamıştır.
Davacı kıdem tazminatına, işe başlatmama tazminatına ve boşta geçen süre ücretine hak kazandığından davalının bu yöne ilişkin istinaf sebepleri isabetsizdir.
Davalı ile dava dışı yüklenici firmalar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun Yargıtay onamasından geçen mahkeme kararı ile ... hale geldiği, eldeki davadan önce davacı tarafından davalı ile dava dışı yüklenici firmalar hakkında işe iade davası açıldığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği, kararda davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun, davacının başından itibaren davalı ...’in işçisi sayılması gerektiğinin tespit edildiği ve davacının davalı Turkish ... ... ... Limited (...) şirketindeki işine iade edildiği, böylece davalı ile dava dışı yüklenici firmalar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun ve davacının başından itibaren davalı şirketin işçisi sayılması gerektiğinin ... hale geldiği görüldüğünden davalının husumete yönelik istinaf talebi yerinde değildir.
... Personel Usul ve Esasları Yönetmeliğinin 28. maddesinde kıdeme teşvik ikramiyesi düzenlenmiş olup 5 yıl kıdemi olan işçilere 30 gün karşılığı ... ücreti üzerinden bu ikramiyenin ödeneceği düzenlenmiştir. Davacı da işe iade kararıyla ... personeli olduğundan bu ödemeye hak kazanmış olup davalının bu yöne ilişkin istinaf talebi de yerinde değildir.
Yine ... Personel Usul ve Esasları Yönetmeliğinin 13. maddesi uyarınca davacının yıllık izin süresinin belirlendiği, kullandığı kanıtlanan izinlerin düşülmesi suretiyle davacının yıllık izin ücretinin tespitinde bir hata olmadığı görülmektedir.
Diğer taraftan somut olayda davacının yurt içinde malzeme takip ve dağıtım işçisi olarak çalıştığı görülmektedir. Davacının harcırah bedeli de gönderme kararı sonrasında günlük 158 TL alınmıştır. Bordrodaki fazla çalışmaya itiraz olmadığı gerekçesiyle sadece ücret farkından dolayı fazla çalışma ve tatil çalışması hesaplanmıştır. Asgari ücretin 1/3'ü yemek ve barınma ücreti olarak kabul edilmiştir. Bu noktada mahkemece yapılan tespitlerde bir hata bulunmamaktadır.
Keza Yargıtay bozma kararı doğrultusunda davalı şirketin 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediye ödeme yükümlüsü olduğu anlaşıldığından Dairemizce alınan 26/04/2022 tarihli raporda hesaplanan brüt 23.555,05 TL ilave tediye alacağından taleple bağlı kalınarak ... 5000,00 TL'sinin hüküm altına alınması gerekmiş, yine bilirkişi raporunda ilave tediye giydirilmiş ücrette değerlendirilmiş ve ıslah tarihinin doğru tespit edilmesine göre zamanaşımı defi dikkate alınarak hesaplamalar yapılmıştır.
Öte yandan mahkeme kararında taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmasına, dosyada birden fazla bilirkişi rapor alınmasına ve aynı zamanda fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesine göre taleple bağlı kalınarak hüküm altına alınan alacaklar yönünden hükümde alacak miktarının tespit edilerek fazlaya ilişkin kısmın saklı tutulması gerekirken bunun yapılmaması da isabetsizdir. İlk derece mahkemesi kararı yerine geçmek üzere hüküm kurulurken bu hususta göz önüne alınmıştır.
Ayrıca Yargıtay bozması öncesi ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda hafta tatilinde bazı aylarda 6 ya da 9 hafta yazılarak maddi hesap hatası yapıldığı görülmüş, hesap hatalarının usuli kazanılmış hakların istisnası olduğu anlaşılmakla Dairemizce alınan ve Yargıtay bozma kararına uygun ve hesap hatalarının düzeltildiği bilirkişi raporuna itibar edilmiş ve nihayetinde aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı vekili temyiz dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, ücret tespitinin hatalı olduğunu, ücret tespitinde bordroların esas alınması gerektiğini, tüm ücretlerini ihtirazı kayıtsaz alan davacının fazla çalışma yaptığını, genel tatillerde ve hafta tatillerinde çalıştığına dair iddialarını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, davacının 20 gün çalışma 10 gün izin şeklinde çalıştığı gözetilmeden hesap yapılmasının hatalı olduğunu, husumetli davacı tanık beyanlarının esas alınamayacağını, takdiri indirim oranının az olduğunu, davacının yıllık izinlerini kullandığını, hak ettiği tüm işe iade tazminatlarının ödendiğini, davacının kıdeme teşvik ikramiyesine hak kazanmadığını, davacının kendi işçileri olmadığından ilave tediye ücretine de hak kazanamayacağını ... sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
2.Davacı vekili temyiz dilekçesinde hafta tatili ücretinde bordroda yazan hafta tatil günleri esas alınarak hesaplama yapıldığından maddi hata söz konusu olmadığını, bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda hafta tatili günlerinde maddi hata olduğu ihtimaline göre yapılan alternatif hesaplamanın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından esas alınmasının bozma ilamı ve usuli kazanılmış hakkın ihlali olduğunu, hafta tatili ücretinde ıslah edilen tutarın kabul edilmesi gerektiğini, boşta geçen süre ücretine ilave tediye ücreti tutarının eklenmesi gerektiğini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine dair hesaplamaları da kabul etmediklerini ... sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık boşta geçen süre ücretine esas ücrete ilave tediye ücretinin eklenip eklenmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili maddeleri, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanun'un 1 inci maddesi.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 11.10.2021 tarihli ve 2021/10262 Esas, 2021/14094 Karar sayılı ilâmı.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dairemizin 11.10.2021 tarihli ve 2021/10262 Esas, 2021/14094 Karar sayılı bozma ilâmında "İlave tediye ücretinin giydirilmiş ücret hesabında dikkate alınması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır." denilmiş ve bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda bu hususa işaret edilerek giydirilmiş ücret yeniden belirlenip sonuca gidilmiş ise de boşta geçen süre ücretine esas alınan ücrette bu husus değerlendirilmemiştir. Açıklanan nedenle 2016 yılının Ocak, Şubat, Mart ve Nisan ayları için hesaplanan boşta geçen süre ücretine esas olan ücrete ilave tediye ücretinin eklenmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.