Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9401 Esas 2022/12569 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/9401
Karar No: 2022/12569
Karar Tarihi: 17.10.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9401 Esas 2022/12569 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/9401 E.  ,  2022/12569 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 34. ... Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı Bakanlığa bağlı olarak sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, kadroya geçişinin 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sağlandığını, hâlen davalı Bakanlığın kadrolu işçisi olarak çalışmaya devam ettiğini, kadroya geçerken bireysel ... sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı tarafından asgari ücretin % fazlası oran dikkate alınmaksızın eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek ücret, ikramiye ve ilave tediye fark alacakları ile birlikte toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan fark alacaklarının temerrüt tarihinden itibaren en yüksek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu kararınca bağıtlanan toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak ücretinin belirlendiğini, davacının 2018 yılındaki ücretinin korunarak %4'lük zam uygulandığını, davacının ücretinde bir düşüş meydana gelmediğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, faiz oran ve başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli ... sözleşmesinin ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından bağıtlanan toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının toplu ... sözleşmesi ile ücretinde artış olduğunu, işçinin bir yandan bireysel ... sözleşmesindeki günlük brüt ücretinin esas alınmasını, diğer taraftan da toplu ... sözleşmesi ile öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığını, bireysel ... sözleşmesindeki ücret ve ekleri ile ilgili hükümlerin, toplu ... sözleşmesinde yer alan ücret ve eklerine ilişkin düzenlemelerle, benzer şekilde, izin hakkına ya da ihbar önellerine ilişkin hükümlerin de karşılıklı olarak ve bütüncül bir şekilde karşılaştırılması gerektiğini, davacının ücretinde bir düşüş değil toplu ... sözleşmeleri hükümlerine göre bir artış olduğunu, her yıl belirlenen asgari ücrete bireysel sözleşmede belirtilen oranın eklenmesi, üstüne toplu ... sözleşmesinde belirlenen oranın eklenmesi ve hatta toplu ... sözleşmesi ile belirlenen tüm ücret kalemlerinin eklenmesi hâlinde sürekli işçi kadrolarında görev yapan personelin ücretlerinin fahiş bir hâl alacağını, çifte zam durumunun çalışanlar arasında eşitsizlik yaratacağını ileri sürerek belirtilen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli ... sözleşmesi ile uygulanan toplu ... sözleşmesinin ilgili hükümleri ve Yargıtayın emsal kararları dikkate alındığında, davalı tarafından taraflar arasındaki bireysel ... sözleşmesine aykırı ödeme yapılması nedeniyle ödenmeyen ücret fark alacaklarının kısmen kabulüne ilişkine İlk Derece Mahkemesi kararında vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelere dayanarak ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır.
    2. İlgili Hukuk
    6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 696 sayılı KHK'nın 127 inci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) 23 üncü maddesi, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22, 34 ve 62 nci madde hükümleri.
    3. Değerlendirme
    1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki (3) numaralı bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Somut uyuşmazlıkta; davalı Bakanlığa bağlı işyerinde ihale ile hizmet alımı yapılan alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş olan davacının ücretinin, geçiş esnasında düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesinin aylık ücrete ilişkin 7 nci maddesindeki oran dikkate alınmaksızın hatalı belirlendiği, temel ücretin hatalı belirlenmesi nedeniyle davacıya eksik ödeme yapıldığı iddia edilmiştir. Kadroya geçiş aşamasında imzalanan ... sözleşmesinde, ücretin her ay için ileriye etkili olarak asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceği kararlaştırılmışsa sözü edilen kural her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlar. Buna göre taraflar arasında düzenlenen ... sözleşmesi hükmü dikkate alındığında dava konusu fark alacakların hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    3. Dosya kapsamında yer alan 28.07.2021 tarihli bilirkişi raporunda; işverence ücret bordrolarının sunulmadığı, ancak aynı konuda çokça rapor hazırlanması nedeniyle davalı Kurum tarafından ödenen ücretlerin bilindiği belirtilerek 01.01.2019-31.10.2020 tarihleri arasındaki ücret ve diğer fark alacakları hesaplanmıştır. Dosya kapsamına bordrolar kazandırıldıktan sonra 28.10.2021 tarihli bilirkişi ek raporu aldırılmış olup söz konusu ek raporda, bordrolardaki miktarların kök rapordaki hesabı doğruladığından hareketle değiştirilecek bir husus bulunmadığı belirtilmiştir. Dosya kapsamındaki bordrolar incelendiğinde, davacıya davalı Kurum tarafından 01.01.2019-30.....2019 tarihleri arasında günlük brüt 81,42 TL, 01.07.2019-31.12.2019 tarihleri arasında günlük brüt 84,68 TL ödendiği kabul edilmiştir. Ancak ödendiği kabul edilen günlük ücret miktarları belirtilen dönemler için bordrolarla uyumlu olmadığı gibi; 2019 yılı günlük brüt asgari ücret olan brüt 85,27 TL'nin dahi altındadır. Buna göre 01.01.2019-31.12.2019 tarihleri arasındaki ücret bordrolarının incelenerek davalı Kurum tarafından ödendiği kabul edilen miktarların bordrolarda yazılı tutarlar üzerinden mahsubu ile günlük fark ücret miktarının belirlenerek talep konusu alacakların yeniden hesaplanması gerekmektedir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    VI. KARAR
    Açıklanan sebeple;
    1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
    Doyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.














    Hemen Ara