Esas No: 2015/2334
Karar No: 2015/3964
Karar Tarihi: 10.09.2015
Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/2334 Esas 2015/3964 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ...’ın Mersin İlinde faaliyet gösteren ... Plastik İnşaat Malzemeleri ve ... Ürünler Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin yetkilisi olduğu, söz konusu şirketin yurt genelindeki bayileri aracılığı ile tarımsal sulama malzemeleri ile bir takım zirai aletleri satışa sunduğu, sanıklardan ...’un suç tarihinde ve öncesinde Kayseri İli, Yahyalı İlçesinde tarım danışmanı olarak çalıştığı aynı zamanda kendisine ait ... Tarım isimli firma aracılığı ile gübre, tarımsal ilaç ve sulama boruları gibi zirai araç ve malzemelerin satışını gerçekleştirdiği, sanık ...’ın işyerinde satışa sunduğu bu malzemelerin bir kısmını katılana ait şirketten satın aldığı, bu nedenle adı geçen sanık ile katılana ait şirket arasında bir süredir süregelen ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, suç tarihinde sanık ...’un referans olması üzerine diğer sanık ...’in katılana ait şirketten tarımsal sulamada kullanılan bir kısım zirai malzemeleri satın aldığı ve bu mallar karşılığında Kayseri İlinde bulunan işyerinde katılan şirketin Konya temsilcisi olan ... isimli kişiye keşidecisi ... olan, ... Bankası Sarıgazi Şubesine ait 16.500 TL ve 17.500 TL bedelli iki adet çeki arkalarını ciro etmek suretiyle verdiği, bu sırada diğer sanık ...’un da sanık ...’in yanında bulunduğu, daha sonra söz konusu çeklerin katılan şirket yetkilileri tarafından ilgili Banka Şubesine ibrazında bu çeklerin sahte olduklarının tespit edildiği, bu şekilde her iki sanığın sahte olarak düzenlenen çekleri bir ticari ilişki kapsamında katılana ait şirkete vermek suretiyle üzerlerine atılı banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ...’in suça konu çekleri ciro ederek katılana ait şirket temsilcisine verdiğini beyan etmesi, bu çeklerin verilme sebebini oluşturan tarımsal sulama aletlerinin sanık ... tarafından ibraz olunan belgelerle sanık ...’e teslim edildiğinin anlaşılması, sanık ... tarafından sunulan yargı mercilerine ait belgelerle sanık ... ile aralarında önceye dayalı bir husumet olduğunun belirlenmesi, sanık ... ile katılan şirketin temsilcisi olduğu anlaşılan Gökhan Tepeoğlu ile aralarında sanık ...’a satılan ürünlere ilişkin faturanın sehven sanık ...’a ait şirket adına kesildiğinin ve sanık ..."ın katılan şirketten kendisine teslim edilen defolu mallar nedeniyle alacağı bulunduğuna ilişkin birlikte imza altına alınan tutanakla belirlenmiş olması karşısında sanık ...’ın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilememiş olması karşısında beraatı yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a) İcra edilen soruşturma ve kovuşturma işlemleri neticesinde sahte olduğu iddia olunan çek yapraklarının elde edilememiş ve söz konusu belgeler üzerinde herhangi bir kriminalistik inceleme yaptırılamamış olması, ... Bankası A.Ş tarafından gönderilen 11/12/2009 tarihli cevabi yazıda suça konu çeklere yönelik sahtecilik iddiasının bulunmadığının ve söz konusu çeklerin bankaya ibrazında bankanın yükümlülüğü olan tutarın ödendiğinin bildirilmiş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; öncelikle söz konusu çeklerde ilk ciranta olarak gözüken ... Maden Dış Ticaret Limited Şirketinin yetkililerinin celp edilerek suça konu çeki hangi ticari ilişki nedeniyle aldıklarının, bu çeklerdeki ciranta imzalarının kendilerine ait olup olmadığının tespit edilmesi, bilahare katılanın bir kez daha beyanının alınarak sahte olduğu iddia edilen çeklerin hangi banka şubesine ibraz olunduğunun tespit edilerek söz konusu çek asıllarının ilgili banka şubesinden temin edilmesi ve sanık ile çekte keşideci ve ciranta olarak isimleri bulunan kişilerin yazı ve imza örneklerinin aldırılarak suça konu bu belgelerin sahte olup olmadıkları ve çekteki isim ve imzaların kim ya da kimlerin eli ürünün olduğu hususunda bilirkişi raporu aldırılması, ayrıca suça konu çeklerde keşideci olarak isim ve imzası yer alan ...’ın ilgili banka nezdinde çek hesabının bulunup bulunmadığının, şayet adı geçen adına bir çek hesabı var ise aralarında söz konusu çeklerin de yer aldığı çek karnesinin bastırılıp ... isimli kişiye teslim edilip edilmediğinin ilgili banka şubesinden sorulması, ayrıca söz konusu çeklerde keşideci olarak gözüken tanık ... 16.05.2011 tarihli talimatla alınan beyanında suça konu sahte çekleri ..., ... ve ... isimli kişilerin yaptığını ve bu kişiler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu bildirmiş olması karşısında buna ilişkin soruşturma evrakının da celp edilerek incelenmesi, son olarak katılana ait şirketin Konya temsilcisi olup, yargılamaya konu olay hakkında doğrudan bilgi sahibi olduğu anlaşılan ve katılanın ifadesi sırasında açık adresini bildirdiği ... isimli kişinin tanık olarak dinlenmesinden sonra toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
b) Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaati belli ise; TCK"nın 52. madde hükmü de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı 52/2. madde hükmü gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının 2.687 gün karşılığı 53.740 TL olarak belirlenmesi gerekirken doğrudan elde edilen haksız menfaatin iki katında az olacak bir miktar esas alınmak ve artırım indirimlerin de bu miktar üzerinden yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/09/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.