Esas No: 2022/9317
Karar No: 2022/12565
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9317 Esas 2022/12565 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/9317 E. , 2022/12565 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 38. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı İdare bünyesinde alt işveren şirketler aracılığıyla çalışmakta iken, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna atandığını ve ücretinin asgari ücretin belirli bir oranda fazlası olarak belirlendiğini, ayrıca davacıya her altı aylık dönemde %4 ücret zammı yapılması gerektiğini, davacıya 01.01.2019 tarihinden itibaren sadece %4 ücret zammı yapıldığını ve bu şekilde ücretlerinin eksik ödendiğini ileri sürerek geçmiş döneme ilişkin ücret farkı, ikramiye farkı ve ilave tediye farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davacının kadroya geçtikten sonra ve devamında asgari ücretin % fazlasını almasını gerektirir ... sözleşmesi bulunmadığını, davacının iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının ücretinin korunarak Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak toplu ... sözleşmesinde belirtildiği şekilde %4’lük zam uygulamasının yapıldığını, hesaplamaların hukuka uygun olduğunu, davacının ücretinde herhangi bir eksilmenin söz konusu olmadığını, davacının dava dilekçesinde talep ettiği alacaklara hak kazanamadığını, davacı tarafça istenen faiz oranına ve faiz başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerinisavunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 696 sayılı KHK kapsamında 02.04.2018 tarihinden itibaren sürekli işçi kadrosuna geçtiği, imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasında sözleşme süresince işçiye her ay brüt asgari ücretin % fazlası üzerinden ödeme yapılacağı belirtilmesine rağmen ücretinin eksik ödendiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, davacı gibi sürekli işçi kadrosuna geçen işçilerin ücret ve diğer mali sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu ... sözleşmesinin uygulanması ile oluşan ücret ve diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamayacağını, davacının ücreti korunarak bu ücretin üzerine %4'lük zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini, davacıya ait bordroların incelenmesinden davacının toplu ... sözleşmesinde belirlenen ücret zammından ve toplu ... sözleşmesinden kaynaklı diğer ücret eklerinden de faydalandığının anlaşılacağını, toplu ... sözleşmesi ile ücretinden artış olan davacının diğer yandan bireysel ... sözleşmesindeki günlük brüt ücretinin esas alınmasını isteme hakkının mümkün olmadığını, davacı ve aynı durumda olan sürekli işçilere hem asgari ücrete yapılan zam hem de toplu ... sözleşmesinden kaynaklı zammın yapılmasının çifte zam durumu oluşturduğunu, davacının ücretinin mevzuat ve yönetmelik hükümleri gereğince ödenmekte olduğunu, davacının feragat ettiği alt işveren sözleşmesi hükümlerine göre talepte bulunmasının dayanaktan yoksun olduğunu, davacının ücretini ihtirazı kayıt olmaksızın tahsil ettiğini, hizmet alım sözleşmelerinde yüklenici tarafından istihdam edilen işçilerin ücretlerinin asgari ücretin katları ya da asgari ücretin belirli bir oran fazlası şeklinde belirlenmesinin hizmet alım sözleşmesinin devam ettiği döneme ilişkin bir uygulama olduğunu ve davanın reddi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kadroya geçirilirken imzalanan ... sözleşmesinde ücret miktarının asgari ücretin belli oranda fazlası olarak belirtilmesine rağmen kadroya geçtikten sonra ücretinin taraflar arasında düzenlenen ... sözleşmesine uygun olarak ödenmediği, davacının talep konusu fark alacaklarına hak kazandığı; ancak arabuluculuk faaliyetinin ücret alacağı yönünden tarafların anlaşamadığına dair düzenlenen arabuluculuk son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştiği, daha sonraki dönem ücret alacakları yönünden gerçekleşmediğinden bu kısım yönünden davanın dava şartının bulunmadığı nazara alınarak alacağın anlaşamama son tutanağının düzenlendiği tarihe kadar hesaplanması gerektiği, ne var ki İlk Derece Mahkemesince bu tarihten sonraki dönemi de kapsar şekilde hazırlanan bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davacının ücret alacağı arabuluculuk anlaşamama son tutanağının düzenlendiği tarih olan 28.08.2020 tarihine kadar yeniden hesaplanarak davanın kısmen kabulü ile ücret fark alacağı bakımından arabuluculuk anlaşamama son tutanağından sonraki dönem yönünden dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli ... sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22 ve 34 üncü maddeleri, 696 KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararrname'ye eklenen geçici 23 ve 24 üncü maddeler.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararların bozulması, 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.