Esas No: 2022/10605
Karar No: 2022/13136
Karar Tarihi: 25.10.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/10605 Esas 2022/13136 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/10605 E. , 2022/13136 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 32. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... ... 3. ... Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Davalı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, taraf vekillerince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25.10.2022 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı asıl ve vekili Avukat ... ... ile davalı vekili Avukat ... ... ... geldiler.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı nezdinde 13.08.1990-12.07.2016 tarihleri arasında çalıştığını, davalının...-...'te banka satın aldığını ve davacının 2011 Aralık ayında satın alınan bankaya icra kurulu başkanı olarak atandığını, son aylık ücretinin net 34.218,194 TL olduğunu, 03.....2016 tarihinde ...’daki görevi sona ... müvekkilinin 16.....2016 tarihinde şube müdürlüğü statüsüne atandığını, Haziran ayı ücretinin ikramiye dahil 10.643,31 TL yatırılması üzerine müvekkilinin davalıya dilekçe göndererek ücretinin düşürülmesine muvafakat etmediğini ve ücret farkının ödenmesini talep ettiğini, davalı Banka tarafından yapılan bu uygulamanın 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci maddesine ters olduğunu, 2016 yılı Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin ücretlerin düşürülerek ödendiğini ve müvekkilinin ... sözleşmesini 12.07.2016 tarihinde emeklilik sebebiyle feshettiğini, davalı Banka tarafından müvekkiline yapılan yıllık izin ücreti ve kıdem tazminatı ödemelerinin hem süre olarak hem de hesaplamaya alınan ücret olarak eksik olduğunu beyanla fark yıllık izin ücreti ile 2016 yılı Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin fark ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili dava dilekçesinde; davacının dava dışı ... Bank A.D. Skopje'de geçici olarak görevlendirildiğini ve unvanının İcra Kurulu Başkanı olarak belirlendiğini, bu kapsamda 30.11.2011 tarihinde müvekkili ile davacı arasında yurt dışı ortaklıklarda geçici görevlendirilecek personele ilişkin ek sözleşme imzalandığını, davacının geçici görevlendirilmesinin 03.....2016 tarihinde son bulduğunu, davacının ... görevinin sonlanmasına müteakip şube müdürlerinin genel ve olağan tayinlerinin yapıldığı yaz döneminde durumuna uygun bir göreve ataması yapılana kadar mağduriyet yaşamaması için 16.....2016 tarihi itibari ile genel müdürlük emrinde şube müdürü unvanı ile Kobi-Pazarlama-3 Daire Başkanlığında görevlendirildiğini, ücretinin ise yeni göreve atanana kadar şube müdürü ücreti emsal alınarak 11.585,00 TL şeklinde tespit edildiğini, ...’da yürütülen görevine bağlı olarak tespit edilen yurt dışı ücretin ...’de görevinde devam edemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 19.....2018 tarihli ve 2016/642 Esas, 2018/436 Karar sayılı kararıyla dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin beyanları, incelenen Sosyal Güvenlik Kurumu ve özlük kayıtları, bilirkişi kök ve ek raporları, idari ve mali kurumların cevabi yazıları ve tüm dosya kapsamı göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 16.12.2020 tarihli ve 2018/2979 Esas, 2020/1455 Karar sayılı kararıyla;
"...Somut olayda, davacının 13/08/1990 tarihinden 12/07/2016 tarihine kadar davalı bankada çalıştığı görülmektedir. Davacının 01/12/2011 tarihinden 03/.../2016 tarihleri arasında ise ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje isimli şirkette temsil ve ilzama yetkili kişi-organ sıfatı ile İcra Kurulu üyesi ve Başkanı olarak 4 yıl 6 ay 3 gün süre ile çalıştığı anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında davacının ...'da çalıştığı dönemde davalı banka ile davacı arasındaki ilişkinin ... mahkemesi görev alanında kalmadığı gerekçesiyle Aralık 2011 ila Haziran 2016 dönemini dışlayarak bu dönem için tefrik kararı vermiş, tefrik edilen dönem için mahkemenin 2018/38 Esas sayılı dosya numarasını almış, 08/02/2018 tarihinde 2018/111 Karar numarasıyla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Davacı, İlk Derece Mahkemesinin bu yöndeki kararını istinaf yasa yoluna getirmemiş aynı şekilde tefrik edilen döneme ilişkin UYAP kayıtlarına göre görevli mahkemesinde herhangi bir dava açmamıştır. Bu durumda tefrik edilen dönemde davacı ile davalı banka arasında ... ilişkisinin bulunmadığının davacının kabulünde olduğu görülmüştür.
Davacının ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje İcra Kurulu üyesi ve Başkanı olarak icrai yetkileri olacak şekilde temsil ve ilzama yetkili kişi-organ sıfatı ile 01/12/2011 tarihinden 03/.../2016 tarihleri arasında görevlendirildiği, görevlendirilen dönemde davacı ile davalı banka arasında hizmet sözleşmesinin bulunmadığı, işçi ve işveren sıfatı aynı kişide birleşemeyeceğinden ... ilişkisinin bulunmadığı, bu dönemde davacı ile davalı banka arasında vekalet ilişkisi olduğu, görevlendirilen dönemde davacıya verilen ücret ve diğer mali haklarının 4857 sayılı yasa kapsamında ücret olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı banka arasında ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje İcra Kurulu üyesi ve Başkanı olarak çalıştığı dönem sonrasında davacının ...'ye döndüğünde mevcut hizmet sözleşmesinin geçerliliğini koruyacağı, davacıya ...'ye döndükten sonra davacının önceki görev ve unvanına uygun görevin tevdii ile ücretin verilmesinin gerektiği anlaşılmıştır.
...Davacı, temel ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22. Maddesine aykırı olduğunu, ücretinin düşürülmesinin sözleşmede esaslı değişiklik olduğunu, ücret düşürülmesini kabul etmediğini, temel ücretinin ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje İcra Kurulu üyesi ve başkanı olarak çalıştığı dönemde aldığı son ücret gibi 34.218,19 TL-8.250,00 Euro olması gerektiğini ileri sürmüş isede; davacının ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje İcra Kurulu üyesi ve Başkanı olarak çalıştığı dönemde davacı ile davalı banka arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu, davacının ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje İcra Kurulu üyesi ve Başkanı olarak icrai yetkileri olacak şekilde temsil ve ilzama yetkili kişi-organ sıfatı taşıdığı, davacıya ...'da görevi için ödenen ücretinin temsil ve ilzama yetkili kişi-organ sıfatı nedeniyle ödendiği, yurda dönüşte Genel Müdürlük emrinde Şube Müdürü unvanı ile Kobi-Pazarlama-3 Daire Başkanlığında görevlendirilmesinin ve ücretinin ise yeni göreve atanana kadar Karma A gurubu Şube Müdürü ücreti emsal alınarak 11.585,00-TL şeklinde tespit edilmesinin 4857 sayılı yasanın 22. Maddesine aykırı olarak değerlendirilmesinin yasal dayanağının olmadığı anlaşılmıştır.
Davalının kabulünde olduğu üzere davacının emekli olduğu tarihte ücretinin brüt 11.585,00-TL olduğu görüldüğünden İlk Derece Mahkemesi tarafından davacının son net ücretinin net 32.601,86 TL olduğunun kabul edilmesi...." hatalıdır şeklindeki gerekçe ile davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 29.....2021 tarihli ve 2021/3890 Esas, 2021/11056 Karar sayılı bozma ilâmında;
"...Somut olayda, davacı muvafakatı olmaksızın yapılan ücret indirimi öncesi aylık net 10.183,38 Avro ücret aldığını iddia etmiş, davalı taraf ise davacının ücret iddiasını kabul etmemiştir.İlk Derece Mahkemesince; incelenen Sosyal Güvenlik Kurumu ve özlük kayıtları, bilirkişi kök ve ek raporları, idari ve mali kurumların cevabi yazıları gerekçe gösterilerek davacının en son net ücretinin 10.133,93 Avro olduğu kabul edilmiştir.Bu karara karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında verilen kararda; davacının ...'da bulunan ... Bank A.D.Skopje İcra Kurulu üyesi ve Başkanı olarak icrai yetkileri olacak şekilde temsil ve ilzama yetkili kişi-organ sıfatı ile 01.12.2011-03.....2016 tarihleri arasında görevlendirildiği, görevlendirilen dönemde davacı ile davalı banka arasında işçi ve işveren sıfatı aynı kişide birleşemeyeceğinden ... ilişkisinin bulunmadığı, bu dönemde davacı ile davalı Banka arasında vekalet ilişkisi olduğu, görevlendirilen dönemde davacıya yapılan ödemelerin 4857 sayılı ... Kanunu kapsamında ücret olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesi ile davacının ücretinin fesih tarihindeki ücret bordrosuna göre brüt 11.585,00 TL olduğu kabul edilmiş ise de verilen karar dosya içeriği ile örtüşmemektedir.
Şöyle ki Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında verilen kararda, yurt dışında görevlendirildiği dönemde davacıya davalı Banka tarafından yapılan ödemelerin 4857 sayılı ... Kanunu kapsamında ücret olarak değerlendirilemeyeceği kabulü isabetli ise de dava konusu alacaklara esas alınacak ücretin tespiti hususunda mahkemece, yurt dışına görevlendirilmeden önce davacının meslek unvanı, işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, ve fiilen yaptığı ... gözetilerek ücretin ne olabileceği araştırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
...Somut olayda, yıllık ücretli izin hesabına esas alınan çalışma süresinin belirlenmesinde davacının 1994 yılında 1 ay ücretsiz izin kullandığı ve 1995 yılında 8 ay süre ile askerlik nedeniyle ücretsiz izinli olduğu belirtilen dönemlerin gözetilmediği anlaşılmış olup davacının çalışmadığı bu süreler yukarıda işaret edildiği şekilde dışlanarak davacının yıllık ücretli izin ... belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. ..." gerekçesiyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...davalı bankadan kurumsal şube müdürlerine ödenen ücret skalası talep edilmiş, davalı banka 02/11/2021 tarihli yazısı ile 2016 yılı ücret skalasını dosyaya sunmuş, kurumsal şube müdürünün alacağı maaşlarda şube sıralamasında birinci sırada olan 17.655,00 TL brüt ücretin davacının alabileceği emsal ücret olabileceği değerlendirilmiştir.
...Somut olayda, yasal düzenlemeler ve yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacının yıllık izin belgelerinin tutturulması ve tutulduğunun denetlenmesi işverenin sorumluluğundadır. Hükme esas alınan dosya kapsamına uygun 09/05/2022 tarihli bilirkişi kök raporunda hesaplanan üzere davacının kıdemine göre çalışma süresi içerisinde 579 gün yıllık izin hakkının bulunduğu, bu izinlerinin yıllık izin cetveline göre 184 gününü kullandığı, bakiye çalışırken davacının yıllık izinlerinin 395 gününü kullanmadığı anlaşılmıştır. Bu rapora göre davacının talep edebileceği net yıllık izin ücreti 90.459,45 TL olarak hesaplandığından ve bu hesaplama tarzı dosya kapsamına uygun olduğundan, net 90.459,45 TL yıllık izin ücreti alacağı talebinin kabul edilmesinin gerektiği ... " gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davacı için emsal alınacak ücretin kurumsal şube müdürü ücretine göre belirlenmesinin hatalı olduğunu, davacının ücretinin genel müdür yardımcısı ücreti esas alınarak belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ücretine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı Kanun'un 32 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.