MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... yönünden her iki suçtan beraat, diğer sanıklar yönünden her iki suçtan mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklardan ..."ın ... Tekstil unvanlı iş yeri sahibi, diğer sanık ..."nin de parça başı taşeron olarak bu iş yerinde çalıştığı, sanıklardan ..."in de aynı iş yerinde ..."ye bağlı olarak çalışan kişi olduğu, sanıklar ... ile ..."ın sanık ..."e sahte çeki doldurtup imzalattırdıkları, akabinde sanık ..."ın borcuna karşılık olmak üzere sahte çeki ciro ederek katılana verdiği iddia edilen somut olayda;
1- Sanıklar ... ve ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyet hükümleri ile sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraat hükümlerinin incelenmesinde;
Sanıklar ... ve ...’in fikir ve eylem birliği içinde sahte olduğunu bildikleri çeki düzenleyip katılana ciro ettikleri anlaşıldığından resmi belgede sahtecilik suçunun oluştuğuna yönelik kabulde; yine, sanık ...’ın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemediğine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ... ve Hatice müdafiileri ile o yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkûmiyet hükümlerine gelince;
Sanık Hatice’nin aşamalarda suça konu sahte çeki sanıklar ... ve ...’ın birlikte olduğu bir ortamda ve onların isteği üzerine doldurup imzaladığını beyan etmesi, sanık ...’ın sahte çeki katılana daha önceki borcuna mahsuben verdiğini savunması, katılanın da daha önceki borcun bir kısmının nakit olarak ödendiğini, borcun geri kalan kısmı için ise daha sonra sanık ...’dan çeki aldığını ve bu nedenle sanık ...’ı arayarak çekin sıhhatini sorduğunu ve sanığın kendisine suça konu çekin sağlam olduğunu belirtmesi karşısında;
a) Sanıklar ... ve Hatice’nin, daha önceki hukuki ilişki nedeniyle doğmuş borç kapsamında katılana verilmek üzere suça konu sahte çeki düzenlemeleri nedeniyle dolandırıcılık suçundaki zarar unsurunun eylemden önce varolduğu, dolandırıcılık eylemiyle ortaya çıkmadığı ve bu haliyle dolandırıcılık suçunun oluşmadığı; yine, sanık Hatice"nin dolandırıcılık suçuna iştirak ettiğine ilişkin herhangi bir belge ve kanıt bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkûmiyet hükümleri kurulması,
b) Kabule göre ise; TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun"un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenmesi yerine yazılı şekilde doğrudan haksız elde olunan menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve Hatice müdafiileri ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.