Esas No: 2017/1365
Karar No: 2019/178
Karar Tarihi: 16.01.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1365 Esas 2019/178 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın maddi tazminat yönünden kabulüne, manevi tazminat yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacının öğretmen olarak görev yaptığını, maaşını davalı bankadan aldığını, davacının 15/04/2014 tarihli maaşına banka tarafından bloke konulduğunu, davacının bu nedenle mağdur olduğunu, taraflar arasındaki bankacılık hizmetleri sözleşmesinin davacıyı külfete sokan hükümleri yönünden haksız şart sayılması gerektiğini belirterek 2.390,31 TL maddi tazminat ile 500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, kesilen miktarın virman talimatı gereği kredi kartı borcu için kesildiğini, özellikle son 3 aya ait kredi kartı kullanımı asgari ödeme tutarı 4.000,00 TL olduğu için miktar arttığından sorun yaşandığını, yapılan kesintilerin davacının borcuna kesildiğini, davacının kredi kartı borcunun 19.952,00 TL olduğunu, davacının maddi zararı olmadığı gibi manevi zararının olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının, davalı bankaya kredi kartı borcunun bulunduğu anlaşılmakta ise de bankaya yazılan müzekkereye rağmen taraflar arasında düzenlenen kredi kartı üyelik sözleşmesi dosyaya sunulmadığı, kredi kartı borcu nedeniyle maaşından kesinti yapılacağına dair davacı tarafından verilmiş takas, mahsup veya virman talimatına ilişkin herhangi bir belge de sunulmadığı, bu durumda davalı bankanın herhangi bir yetkisi olmadan davacının maaşının kredi kartı borcuna mahsup edilmesinin haksız olduğu, kesinti yapılan 2.390,31 TL"nin davacıya iadesi gerektiği, davacının kişilik hakkının zarara uğradığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tebligat Kanunu"nun 11/1. maddesinde "Vekil vasıtasıyla yapılan işlerde tebligat vekile yapılır..." hükmü bulunmaktadır. Mahkemece davalının vekili bulunduğu halde bütün tebligatlar asile yapılmış ve bu şekilde davalının kendisini avukatı aracılığıyla savunma hakkı elinden alınmıştır. Bu durumda HMK’da yer alan hukuki dinlenilme hakkı ve Anayasa ile güvence altına alınan adil yargılama hakkı ihlal edilmiştir. Bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 16/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.