MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan ... İdaresi vekilinin suçta kullanılan nakil vasıtasının müsaderesine yer olmadığı kararına hasren yaptığı temyiz talebinin incelenmesinde ;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık ..."ın sevk ve idaresindeki sanık ... ve sanık ..."ın yolcu olarak bulunduğu 20 E 1430 plakalı araçta 2320 kg. dökme çayın yakalandığı olayda; sanıklar Zabit ve Kinyas"ın olay anında yakalanmadıkları ve aşamalardaki savunmalarında ele geçen çaylarla ilgilerinin olmadığını belirtmek suretiyle üzerlerine atılı suçu kabul etmediklerinin anlaşılması karşısında, savunmalarının aksine, diğer sanıkların eylemine iştirak ettiklerine dair cezalandırılmalarına yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III-Sanıklar ... , ..., ..., ..., o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz taleplerinin incelemesinde;
Sanık ..."ın sevk ve idaresindeki sanık ... ve sanık ..."ın yolcu olarak bulunduğu 20 E 1430 plakalı araçta 2320 kg. dökme çayın yakalandığı olayda; sanık ..."ın mahkemesinde savunmasında yakalanan çayların bir kısmının kendisine ait olduğunu kabul ettiği, sanıklar ... ve ..."in
mahkemede alınan beyanlarında kendilerine ait olduğunu kabul ettikleri çay miktarları da gözetildiğinde, anılan sanıklar tarafından kabul edilen toplam çay miktarının 400 kg. olduğu ancak ele geçen çay miktarı göz önüne alındığında ve tüm dosya kapsamından suça konu çayların tamamının sanıklara ait olduğunun kabulü ile 5607 sayılı Yasanın 4/2. maddesinde belirtilen toplu kaçakçılık suçunun üç veya daha fazla kişi tarafından işlenebileceğinin belirtilmiş olması karşısında, sanıkların birlikte işledikleri iddia olunan fiilden dolayı eylemlerinin toplu kaçakçılık olarak değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, suç vasfında yanılgıya düşülerek eylemin bireysel kaçakçılık olarak nitelendirilmesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle eksik ceza tayini,
Kabule göre ise;
1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2- Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık ... hakkında TCK"nun 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.