Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/2047 Esas 2015/3838 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2047
Karar No: 2015/3838
Karar Tarihi: 09.09.2015

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/2047 Esas 2015/3838 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, aslında alacağı olmayan bir kişiden, havalesi ile 145,500 TL para göndermesi gerekçesiyle ilamsız icra takibi başlatarak, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçları işlemiştir. Ancak, katılanın icra takibinden haberi olması ve iptal işlemlerine başlaması sonucu, sanık istediği menfaati elde edememiştir. Yargılamada sanığın temyiz itirazları reddedilmiş, ancak adli para cezasının alt sınırının üzerinde 60 gün olarak tayin edilmesi ve sanığın belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmaması sebepleriyle hüküm BOZULMUŞTUR.
-Kanun Maddeleri:
1) Ayrıca adli para cezası öngören suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayin edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.
2) Resmi belgede sahtecilik suçunda, TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılması gerekmektedir.
23. Ceza Dairesi         2015/2047 E.  ,  2015/3838 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, aslında alacağı olmadığı halde, ... havalesi ile para gönderdiği gerekçesiyle katılan aleyhine 145500,00 TL"lik ilamsız icra takibi başlattığı, katılanın adresi olarak da, daha önce kendisinin Kırıkkale"de kiraladığı dükkanının adresini gösterdiği, ödeme emrinin bu adrese tebliğini sağlayarak, tebligatı katılan adına alıp takibi kesinleştirdiği, ardından da katılana ait banka hesabında bulunan parayı haciz yolu ile ele geçirmeye çalıştığı, ancak katılanın icra takibinden haberi olması ve icra takibinin iptali işlemlerine başlaması üzerine sanığın istediği menfaati elde edemediği anlaşıldığından, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, adli para cezasının alt sınırın üzerinde 60 gün olarak tayin edilmesi,
    2) Sanık hakkında mahkumiyetine karar verilen resmi belgede sahtecilik suçu açısından, TCK"nın 53/1. maddesi uyarınca belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmemiş olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin hüküm fıkrasında bulunan adli para cezasına ilişkin sırasıyla "60 GÜN", "30 GÜN", “25 GÜN” ve “500,00 TL” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "2 GÜN", “1 GÜN” ve “20 TL” ibarelerinin eklenmesi, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hüküm fıkrasına ““TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara