Esas No: 2022/15089
Karar No: 2022/15000
Karar Tarihi: 23.11.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/15089 Esas 2022/15000 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/15089 E. , 2022/15000 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞYERİ DÜZEYİNDEKİ YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 8. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Bakanlığın, yetki tespit müracaat tarihi olan 27.07.2020 tarihinde işyeri kapsamında 65 işçi çalıştığı ve bunlardan 39 işçinin Birleşik Metal-... Sendikasının üyesi olduğu yolundaki tespitinin doğru olmadığını, müvekkili Şirketin saha çalışanlarının çalışan sayısına dâhil edildiğini, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) "Toplu ... sözleşmesinin kapsamı ve düzeyi" başlıklı 34 üncü maddesinin ikinci fıkrasının; "Bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde, toplu ... sozleşmesi ancak işletme düzeyinde yapılabilir." hükmü ile aynı Kanun'un "Yetki" başlıklı 41 inci maddesinin ikinci fıkrasının; "İşletme toplu ... sözleşmeleri için işyerleri bir bütün olarak dikkate alınır..." hükmüne göre ... yapan Birleşik Metal-... Sendikasının davacı Şirketin aynı işkolunda kurulu tüm işyerlerini işletme toplu ... sözleşmesine çağırmak zorunda olduğunu, davacı Şirket işyerlerinde Birleşik Metal ...-Sendikasının ... tarihi itibarıyla 38 üyesi bulunmadığını, bu hususun işyerinde çalışan işçilerin beyanları ile ... olduğu gibi prosedür dosyası kapsamı ile de belirli olduğunu, davacı Şirketin iştigal konusunun metal işleme olmadığını, Şirketin enerji işkolunda faaliyet gösterdiğini ileri sürerek davalı Bakanlığın 07.08.2020 tarihli ve 74038328-553.02-E.1765344 sayılı işyeri yetki tespit kararının iptali ile davacı Şirketin işkolunun tespiti ile Birleşik Metal -... Sendikasının işkoluna girmediğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Bakanlık cevap dilekçesinde; 6356 sayılı Kanun'un 42 nci maddesi gereğince işçi sendikası, işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren tarafından yapılan yetki tespit başvuruları karşılanırken işverenler tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna (...) yapılan işyerlerine ilişkin tescil ve işçi bildirimlerinin esas alındığını, Genel Müdürlüklerinde kurulu sendika yetki sistemine ... kayıtlarından otomasyon sistemiyle yansıyan bilgiler doğrultusunda işlem yapıldığını, İşkolları Yönetmeliği'nin 4 üncü maddesinde "Bir işyerinin hangi işkoluna girdiği konusunda anlaşmazlık çıkması halinde ilgililerin başvurusu üzerine, işkolu o işyerinde yürütülen işin niteliğine göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenir. Bakanlık tespit ile ilgili kararı Resmî Gazete 'de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, 6356 sayılı Kanunun 5'inci maddesine göre kararın yayımından itibaren onbeş gün içinde dava açabilir." denilmekte olduğunu, 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi gereği de Bakanlığa işkolu tespiti konusunda başvuru yapılması hâlinde, işyerinin girdiği işkolu konusunda tespit yapılarak Resmî Gazete'de yayımlandığını; ancak yukarıda belirtilen Yönetmelik ve Kanun hükmü gereği işkolu tespiti konusunda herhangi bir başvuru yapılmadığını, bu hususta bir dava açılmış olsa bile söz konusu dava sonucunda verilecek işkolu değişikliği yönündeki kararın 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi uyarınca süre gelen toplu ... sözleşmesi sürecini etkilemeyeceğini bir sonraki toplu ... sözleşmesi döneminde yeni tespit edilen işkolundaki sendikaların sözleşme imzalamaya yetkili olacağını, 6356 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesinin ikinci fıkrasında da; "Bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde, toplu ... sözleşmesi ancak işletme düzeyinde yapılabilir." hükmüne yer verildiğini, buna göre Bakanlığa yapılan yetki tespit başvuruları değerlendirilirken işverenler tarafından ...'ya yapılan işyeri ve işçi bildirimleri ile Bakanlığa yapılan sendika üyelik ve istifa bildirimlerinin esas alındığını, aynı işverene ait aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde işletme olarak tespit yapıldığını, söz konusu yetki tespit işleminde ise aynı işkolunda bir işyeri bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; davacının çalışan ve üye sayısına ilişkin yaptığı itirazın yerinde olmadığını, davalı Sendikanın 27.07.2020 başvuru tarihi itibarıyla işyerinde 6356 sayılı Kanun'un aradığı çoğunluğu sağladığını, bu hususun ... ve işyeri kayıtları ile üye belgeleri üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile anlaşılacağını; ayrıca başvuru tarihinde işyerinde çalışan işçi sayısının tespitinde işveren ve işveren vekillerinin de çalışan sayısından düşülmesi gerektiğini, davacı Şirketin enerji işkolunda kurulu olduğunu, metal işkoluna dâhil olmadığını iddia ederek yetki tespitinin iptali gerektiğini ileri sürdüğünü, davacı Şirketin ... ve Bakanlık kayıtlarında metal işkolunda göründüğünü, her iki Kuruma da bildirimin işverence yapıldığını, davacı Şirkete bağlı işyerlerinde yürütülen faaliyetlerin İşkolları Yönetmeliği'nin 12. sıra numaralı metal işkolu kapsamında olduğunu, metal işkolu başlığının 25.29 sınıf numaralı bölümünde “Metalden diğer tank, rezervuar ve konteynerler imalatı" tanımına yer verildiğini, davacı Şirketin esas olarak metal jeneratör kabinlerinin üretim ve montajı işini yapmakta olup üretimde kullanılan ham maddenin metal sac ve şaseler olduğunu, asıl ... metal jeneratör kabinlerinin imalatı olup 25.29 ... kodlu “Metalden diğer tank, rezervuar ve konteynerler imalatı” tanımı gereği söz konu işyerinin metal işkolu kapsamında olduğunu, 6356 sayılı Kanun'un “İşkolunun Tespiti” başlıklı 5 inci maddesinde; "Yeni bir toplu ... sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz. İşkolu değişikliği yürürlükteki toplu ... sözleşmesini etkilemez." düzenlemesine yer verildiğini, düzenleme uyarınca davacının yetki sürecini başlattığı 27.07.2020 tarihinden sonra gerçekleşen işkolu değişikliği taleplerinin yetki tespitinde dikkate alınamayacağını ve bekletici mesele yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının işkoluna itirazı yetki tespit süreci başladıktan sonra yapıldığından artık bu toplu ... sözleşmesi dönemi için değerlendirilebilir olmadığı; ancak bir sonraki döneminde ileri sürülebileceği, davacı işyerinin İşkolları Yönetmeliği'nin 12 sıra numaralı metal işkolunda yer aldığı, davalı Sendikanın yetki tespit başvuru tarihi itibarıyla davalı işyerinde 38 üyesinin bulunduğu, bu sayının işyerindeki işçilere oranlandığında %58,46 olduğu, sayıya dâhil başka işyeri ve saha çalışanı bulunmadığı, davalı Bakanlığın yetki tespitine ilişkin değerlendirmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; yetki tespitinin gerçek dışı olduğunu, müvekkil Şirketin saha çalışanlarının çalışan sayısına dâhil edildiğini, davalı ...-... Sendikasının müvekkil Şirketin aynı işkolunda kurulu tüm işyerlerini işletme toplu ... sözleşmesine çağırmak zorunda olduğunu, mevcut dosya kapsamında 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesine göre yapılmış bir işkolu tespitinin mevcut olmadığını, bilirkişi raporunda sadece yapılmakta olan işin dikkate alındığını; ancak üretimde kullanılan girdiler ve oranları ile üretilen nihai ürünlerin neler olduğu konusunda bir inceleme yapılmadığını, işkolu tespiti yapılırken aynı organizasyon içinde örgütlenmiş bağımlı işyerlerinin de dikkate alınması gerektiğini, sadece Sendika tarafından gönderilen bilgilerin dikkate alındığını, Sendikalı çalışanların ne zaman sendikaya üye oldukları hususunun incelenmediğini, bu nedenlerle kararın hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan işlerin İşkolları Yönetmeliği'nin 12 sıra numaralı metal işkolunda kaldığının tespit edildiği, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetki tespit dosyası, ... kayıtları, sendika üyelik belgeleri göz önüne alındığında; tespite konu işyerinde başvuru tarihi itibarıyla 65 işçinin çalıştığı, sendika üye sayısının 38 olduğu, bu sayı içinde işveren yetkili ve vekillerinin bulunmadığı ve işyerindeki üye yüzdesinin %58,46 olduğu bu nedenlerle Bakanlık yetki tespitinin isabetli olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; yetki tespitinin saha çalışanları ve Şirketin alt işyerlerinin de sayıya dâhil edilerek yapıldığını; ayrıca tek bir işyeri değil aynı organizasyon içerisinde örgütlenmiş bağımlı işyerlerinin de dikkate alınması gerektiğini, yetki incelenirken sadece davalı Sendika tarafından gönderilen bilgilerin dikkate alındığını; ancak bir kısım sendikalı çalışanların ne zaman davalı Sendikaya üye oldukları hususunun incelenmediğini, Bakanlıkça işkolu tespiti yapılmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun’un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Toplu ... sözleşmesi kavramı 2709 sayılı T.C. Anayasası'nın 53 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme ...” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
3. Toplu ... sözleşmesi yetkisi ise toplu ... sözleşmesi ehliyetine sahip olan kişi veya kuruluşların mevzuatta öngörülen şartları sağlaması durumunda toplu ... sözleşmesi yapabilme yetkisi olarak ifade edilebilir.
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir :
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
5. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki tespiti için başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi şöyledir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
6. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi ise şu şekildedir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.