Esas No: 2022/15854
Karar No: 2022/16101
Karar Tarihi: 07.12.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/15854 Esas 2022/16101 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/15854 E. , 2022/16101 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 27. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞLETME DÜZEYİNDE YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 11. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ...’da bulunan merkezinin ve ...’da bulunan şube işyerinin aynı işkolunda birden çok işyeri mevcutmuş gibi yanlış değerlendirilerek 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci maddesinde belirtilen işletme esasına göre %40 çoğunluk üzerinden yetki tespiti yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, işyeri esasına göre çoğunluğun belirlenmesi gerektiğini iddia ederek davalı Bakanlığın yetki tespiti işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; Bakanlık kayıtlarına göre Sosyal Güvenlik Kurumuna (...) işveren tarafından yapılan tescilde davacı Şirkete ait 05 numaralı dokuma, hazır giyim ve deri işkolunda faaliyet gösteren 0703165.034 ve 1029832.063 ... sicil numaralı iki adet işyeri bulunduğunu, davalı Sendikanın başvuru yaptığı tarihte %1’lik barajı aştığını, Sendikanın davacı işyerlerinde toplu ... sözleşmesi yapmak için 04.10.2019 tarihinde başvuruda bulunması üzerine, söz konusu işletmede 306 işçinin çalıştığını ve bunlardan 128 işçinin davalı Sendikaya üye olduğunun tespit edildiğini, buna ilişkin olarak taraflara 08.10.2019 tarihli yetki yazısının gönderildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı Sendika vekili cevap dilekçesi; somut uyuşmazlığın 04.10.2019 başvuru tarihi itibarıyla Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığındaki bizzat davacı beyanlarına dayalı olarak oluşturulmuş kayıt ve tescil durumları çerçevesinde sonuçlandırıldığını, davalı Sendikanın bizzat işverenliğin beyan ve bildirimlerine dayalı olarak oluşturulmuş Bakanlık sistemine girdiğini, başvuru tarihi itibarıyla işverenin tekstil, dokuma ve deri işkolunda tescili/kayıtlı iki işyeri bulunduğunu ve kanunun aradığı %40 çoğunluğun sağlandığı görülerek 04.10.2019 tarihli çoğunluk tespit başvurusunda bulunulduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar davacı taraf birden fazla işyeri bulunmadığını ve işletme esasına göre değil işyeri esasına göre yetki tespiti yapılması gerektiğini iddia etmişse de davacı Şirketin ... ve ... illeri içerisinde bulunan işyerlerinin her ikisinin de 05 numaralı dokuma, hazır giyim ve deri işkoluna kayıtlı olduğunun tespit edildiği, davacı Şirketin yasal usule ve sürelere uygun olarak işkolu tespitine itiraz ederek dava açtıklarına ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı gibi bu yönde iddialarının dahi bulunmadığı, bu haliyle davacı Şirketin aynı işkolunda bulunan iki ayrı işyeri açısından belirlenen işkolu tespitlerinin kesinleştiğinin analşıldığı, davaya konu yetki tespitinin de işletme esasına göre yapılmış olduğu, davacı Şirkete ait işyerlerinin aynı işkolunda olmaları nedeniyle iki işyerinde yapılan tespitin kanuna uygun olduğu, davalı Sendikanın kurulu bulunduğu 05 numaralı dokuma, hazır giyim ve deri işkolunda %1'lik barajı aştığı, Sendikanın yetki tespit başvuru tarihi olan 04.10.2019 tarihinde davacı işyerinde toplam işçi sayısının 306 ve davalı Sendikaya üye işçi sayısının 128 olduğu, bu hâliyle Sedikaya üye işçi sayısının toplam işçi sayısına oranı %41,83 olmakla kanunla aranan %40lık oranı aştığı görüldüğünden; yetki tespitinin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Şirketin ...'da bulunan merkezinin ve ...'da bulunan şube işyerinin aynı işkolunda birden çok işyeri mevcutmuş gibi hatalı değerlendirilmesi suretiyle işletme esasına göre %40 çoğunluk üzerinden yetki tespiti yapılmış olmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, müvekkilinin farklı illerde bulunan şubelerinin birbirinden bağımsız olmadığını, merkez adresinin ...'daki şube işyerinden ayrı bir işyeri olup olmadığının fiili tespiti yapılmaksızın karar verilmesinin hatalı olduğunu ... sürerek kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıya ait ... ve ...'da bulunan işyerleri ile ilgili yapılan tespitlere göre bu işyerlerinin ayrı ve bağımsız olduğuna yönelik Mahkemenin değerlendirmesinin yerinde olduğu, eldeki davada başvuru tarihi itibarıyla davalı Sendikanın kurulu bulunduğu dokuma hazır giyim ve deri işkolunda %1'lik barajı aştığı, sendika yetki tespit başvuru tarihi olan 04.10.2019 tarihinde davalı işyerinde toplam işçi sayısının 306 olduğu, davalı Sendikaya üye işçi sayısının 128, davalı Sendikaya üye işçi sayısının toplam işçiye oranının %41,83 olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla işletme toplu ... sözleşmeleri için işyerleri bir bütün olarak dikkate alınacağından ve %40 çoğunluk yeterli olduğundan davada başvuru tarihi itibarıyla davacıya ait işyerlerinde toplam çalışan işçi sayısı ve sendika üyesi işçi sayısı itibarıyla davalı Sendikanın gerekli çoğunluğu sağladığının anlaşıldığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; bilirkişi raporunda işyeri esasına göre yetki tespiti yapılması gerektiği yönündeki asıl itirazları yönünden hiçbir inceleme ve değerlendirme yapılmadığını, esasen bu bakımdan sıhhatli bir değerlendirme yapılabilmesi için müvekkili Şirketin merkez adresinde ve ... şubede yerinde inceleme ve keşif yapılmasının zaruri olduğunu, bu bakımdan bilirkişi raporunun eksik inceleme ile hazırlandığının açıkça anlaşıldığını, müvekkili Şirketin ...'da bulunan ve şube olarak kayıtlı olan işyerinin ...’daki merkez işyerinden bağımsız bir yapısının söz konusu olmadığını ... sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, işletme düzeyindeki olumlu yetki tespitine itiraza ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Toplu ... sözleşmesi kavramı Anayasa'nın 53 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme ...” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. Toplu ... sözleşmesi yetkisi ise toplu ... sözleşmesi ehliyetine sahip olan kişi veya kuruluşların mevzuatta öngörülen şartları sağlaması durumunda toplu ... sözleşmesi yapabilme yetkisi olarak ifade edilebilir.
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir :
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi şöyledir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
5. Yine aynı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
6. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.