Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/3338 Esas 2021/4886 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3338
Karar No: 2021/4886
Karar Tarihi: 04.06.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/3338 Esas 2021/4886 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2021/3338 E.  ,  2021/4886 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 716, 782, 783 ve 1580 parsel sayılı sırasıyla 2.298, 20.000, 18.400 ve 10.800 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 716 ve 1580 parsel sayılı taşınmazlar ..., ... ve ... ile ... ve ... adına, 782 parsel sayılı taşınmaz ... adına, 783 parsel sayılı taşınmaz ise ..., ... ve ... ile ... ve ... adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tespit edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazların kök muris ..."ya ait olduğu ve mirasçıları arasında taksim yapılmadığı iddiasıyla miras hissesi oranında adına tescili talebi ile dava açmış, asli müdahil ..., taşınmazlarda kendi kök murisinin de hissesi olduğu iddiasıyla davaya müdahale etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların tamamı 23.224.320 pay kabul edilerek, 389.760 payın davacının murisi ... mirasçıları adına, 194.880 payın ... mirasçıları adına, 716 ve 1580 parselden kalan 22.639.680 payın ... ve müşterekleri adına, 783 parselden kalan 22.639.680 payın davalılar ... ve müşterekleri adına, 782 parselden kalan 22.639.680 payın davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, davacının temyizi üzerine dairemizin 13.02.2013 tarih 2012/3625 Esas, 2013/865 Karar sayılı ilamıyla tamamlanmış bir kadastro tespiti olmadan sözü edilen taşınmazlar hakkında davanın görülmesinin olanaksız olduğu belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sonunda önceki hükmünde direnilmesine karar verilmiş, davacı ve bir kısım davalılar vekili tarafından direnme hükmünün temyizi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca; çekişmeli taşınmazların devredilen davanın konusu olmadığı, bu nedenle tutanak asıllarının Kadastro Müdürlüğüne devredildiği, aktarılan davanın konusu olmaması nedeniyle kadastro tespitinin olağan usullere göre Kadastro Müdürlüğünce tamamlanması, askı ilanına alınması, süresi içinde dava açılması halinde Kadastro Mahkemesince davaya bakılmasının gerektiği, tamamlanmış bir kadastro tespiti olmadan sözü edilen taşınmazlar hakkında davanın görülmesinin olanaksız olduğu belirtilmiş ise de, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden çekişmeli taşınmazların 05.02.2010 tarihinde kadastro tespiti yapılmak suretiyle 16.02.2010-18.03.2010 tarihleri arasında askı ilanına alınarak süresi içerisinde davacı tarafından eldeki davanın açıldığı, ayrıca bozma öncesi 14.04.2010 tarihli oturumda mahkemece “Kadastro Müdürlüğünce dava konusu taşınmazların kadastro tutanak asıllarının gönderildiği ve dosyasına konulduğunun” belirtildiği anlaşılmakla, tamamlanmış kadastro tespitinin bulunduğu gereğine değinen yerel mahkemenin direnme kararı yerinde olduğu ancak Özel Daire bozma nedenine göre işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazları incelenmediğinden dosyanın Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
    1- Davalılar ..., ... ve ... vekilinin temyizi yönünden yapılan incelemede; Mahkemenin önceki 25.01.2012 tarih ve 2010/3 Esas, 2012/1 Karar sayılı kararı ile temyize konu karar ile aynı şekilde kabul kararı verilmiş ve davalı taraf bu hükmü temyiz etmediğinden karar davalılar aleyhine kesinleşmiştir. Önceki hükümle davalılar aleyhine verilen karar kesinleştiğine ve incelemeye konu hükümle de davalılar aleyhine yeni bir hukuksal durum yaratılmadığına göre kesinleşen hükmü temyizde hukuki yararı bulunmayan davalı ..., ... ve ... vekilinin temyiz inceleme isteminin REDDİNE,
    2- Davacı ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak davacı tarafa murisi ... kızı ...’den gelen 389.760 pay verilmiş ise de dosya arasında bulunan nüfus kayıtlarına göre davacının aynı zamanda muris ... eşi ...’nin de mirasçısı olduğu anlaşıldığına göre ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1984/419 E. 1986/63 K. sayılı veraset ilamında ...’ye isabet eden 120.960 payın da bulunduğu gözetilip, bu nispette de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davacı aleyhine olacak şekilde eksik paya hükmedilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde yatırana iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara