Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3997 Esas 2022/4266 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı kooperatif ile yaptığı sözleşmeden kaynaklı alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iflas yolu ile takip başlatmıştır. Ancak davalı, takibe haksız olarak itiraz etmiştir. Davacı, itirazın kaldırılmasını ve davalı kooperatifin iflasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, yüklenicinin eksik işleri tamamlamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, mahallinde keşif yapılarak sözleşme kapsamındaki işlerin yüklenici tarafından tamamlanıp tamamlanmadığının tespit edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- İş Kanunu
- Borçlar Kanunu

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; davalı kooperatifle aralarındaki sözleşmeden kaynaklı alacağın ödenmemesi üzerine iflas yolu ile takip yaptıklarını, davalı kooperatifin takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın kaldırılmasını, ödeme yapılmaması halinde davalı kooperatifin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; yüklenici davacının 17.03.2009 tarihli ek sözleşmede belirtilen eksik işleri tamamlamadığı, davalı tarafın ihtarnameleri ve davacı tarafın işe başladığı ve işleri tamamladığına ilişkin belge sunamadığından sözleşmeden kaynaklı alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, iflas yolu ile adi takipte başlatılan takibe vaki itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir.
Taraflar arasında geçerli bir eser sözleşmesi ilişkisi bulunması durumunda işi üstlenen yüklenicinin, işe hiç başlamadığı ya da işi terk ederek yarım bıraktığı iş sahibi tarafından yasal delillerle kanıtlanmadığı sürece sözleşmeye uygun olarak gerçekleştirilen imalatın bu işi üstlenmiş olan yüklenici tarafından yapıldığı yönünde Dairemizin yeknesaklık kazanmış uygulamaları ile kabul edilen bir karine bulunmaktadır
Somut olayda da yüklenicinin üzerine aldığı işi kendisinin yaptığına dair aksi ispat edilebilir bir karine bulunmaktadır. Aksini iddia eden davalı kooperatifin sözleşme kapsamındaki işleri kendisinin yaptığını usulüne uygun delillerle ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında imzalanan “Düzenleme Şeklinde Anahtar Teslimi Esasına Göre Yapılacak Götürü Bedelli İnşaat İçin Sözleşme Uyarınca Eksik İşler ve Tamamlanmasına Dair Sözleşmedir” başlıklı 17.03.2009 tarihli sözleşme ile eksik işler belirlenmiş, iş bu eksik işler sebebiyle yükleniciye 304.000 TL ödeneceği kararlaştırılarak yüklenicinin alacağı sabit hale getirilmiştir.
Mahkemece yapılacak iş; mahallinde keşif de yapılmak suretiyle sözleşme kapsamındaki işlerin yapılıp yapılmadığı tespit edilerek, sözleşme kapsamındaki işler tamamlanmış ise aksi ispat edilmedikçe yukarıda belirlenen karine uyarınca bu işlerin yüklenici tarafından yapıldığı kabul edilerek protokoldeki bedel esas alınarak sonuca gidilmesi, eksik işlerin kısmen tamamlanması halinde de yine protokoldeki bedel esas alınarak sonuca gidilmesi gerekirken eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 21.09.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.