Esas No: 2016/612
Karar No: 2016/604
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2016/612 Esas 2016/604 Karar Sayılı İlamı
T.C. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ HUKUK BÖLÜMÜ ESAS NO : 2016 / 612 KARAR NO : 2016 / 604 KARAR TR : 28.11.2016 |
ÖZET : Davalı Şirkette çalışırken Kurumun özelleştirilmesi nedeniyle kamu kurumuna nakledilen davacının, maaş nakil bildiriminin ilgili mevzuata uygun düzenlenmemesi nedeniyle uğradığı parasal kaybın giderilmesi istemiyle açtığı davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.
|
K A R A R
Davacı : G.Ş.
Vekili : Av. B.Y.
Davalı : Türk Telekomünikasyon A.Ş.
Vekili : Av. H. İ. K.
O L A Y : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kurum nezdinde çalışmakta iken; davalının özelleştirme sürecine girmesi üzerine, davacı ile davalı arasında 21.3.2006 tarihinde 2. tip iş sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşme çerçevesinde 19.3.2009 tarihinde davalı ile çalışmasının son bularak başka kurum bünyesinde göreve başladığını, davalı nezdinde çalışmakta iken sene içerisinde belli periyotlarla verilen ve istikrar kazanan ikramiye-tediye ücretinin maaş nakil bildiriminde yer almasına rağmen karşılığının boş bırakılması ve ikramiyenin ücrete eklenmeksizin bildirimin eksik yapılması nedeniyle müvekkilinin kurumdan ayrıldığı tarih itibariyle bir aya denk düşen 682,85 TL ikramiye-tediye ücretinin sabit bir değer olarak maaş nakil bildirimine yazılması suretiyle yeniden düzenlenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesi istemi ile 18.3.2016 tarihinde adli yargı yerinde dava açmıştır.
ANKARA 36. İŞ MAHKEMESİ: 08.06.2016 gün ve E:2016/1073, K:2016/205 sayı ile, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.12.2012 gün ve 2012/9-1518-1388 Esas-Karar sayılı kararında denge tazminatından kaynaklanan fark ücreti alacağına ilişkin uyuşmazlıkta ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 01/10/2012 gün ve 2012/27071-32336 Esas-Karar sayılı kararında maaş nakil bildiriminin 4046 sayılı Yasanın 22. Maddesi ve 406 sayılı Yasa’nın ek 29. Maddesine uygun düzenlenmemesi nedeniyle dava konusu artış ve zamların eklenerek düzenleme tarihi itibariyle yeniden tespitine ilişkin uyuşmazlıkta davalı kurum işleminin idari işlem niteliğinde olup uyuşmazlıkta görevli yargı yolunun idari yargı yeri olduğunu, bu görüşlerin mahkemece de benimsendiğini belirterek; davanın görev nedeni ile reddine karar vermiş, bu karar taraflarca temyiz edilmeksizin 22.07.2016 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı vekili, aynı istemle bu kez idari yargı yerinde dava açmıştır.
ANKARA 10. İDARE MAHKEMESİ: 20.10.2016 gün ve E:2016/3257 sayılı kararı ile özetle; davalı mevkiinde kamu kuruluşu niteliği taşımayan Türk Telekomünikasyon A.Ş.’nin olması karşısında, idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari dava bulunduğundan söz edilemeyeceğinden; uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğunu gerekçe göstererek, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesi hükümleri uyarınca görevli yargı merciinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmesine, Uyuşmazlık Mahkemesi’nce karar verilinceye kadar dava dosyasının incelenmesinin ertelenmesine karar vermiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Nuri NECİPOĞLU’nun Başkanlığında, Üyeler: Ali ÇOLAK, Yusuf Ziyaattin CENİK, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN, Mehmet AKBULUT ve Yüksel DOĞAN’ın katılımlarıyla yapılan 28.11.2016 günlü toplantısında:
l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; İdare Mahkemesince, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, idari yargı dosyasının Mahkemece, ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.
II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Sinem USTA’nın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, davalı şirkette görev yapmakta iken, 406 sayılı Yasa"nın Ek-29. maddesi ile 4046 sayılı Yasa"nın 22. maddesine göre adı Devlet Personel Başkanlığına bildirilen, sonrasında kamu kurumu emrine atanan davacı tarafından; davalı Kurumun özelleştirilmesi sonrası başka kuruma nakli sırasında düzenlenen maaş nakil ilmühaberinde, naklin yapıldığı yıl içinde alınan ikramiye-tediye ücretinin yer almaması ve naklin yapıldığı yılda almış olduğu ücret yerine daha düşük bir ücret yazılmak suretiyle yapılan eksik bildirim işleminin düzeltilmesi istemiyle açılmıştır.
Telekomünikasyon şebekeleri üzerinden sunulan ulusal ve uluslararası ses iletimini ihtiva eden telefon hizmetlerini 31.12.2003 tarihine kadar “tekel” olarak yürütmekle görevli kılınan ve çoğunluk hisseleri kamuya ait bulunan Türk Telekomünikasyon A.Ş.’nin, tekel kapsamında kamu hizmeti yürüten, kuruluş yasasındaki son düzenlemeler ile kendine özgü statüye sahip olan ve sermayesindeki kamu payı %50’nin altına düşünceye kadar kamu kuruluşu niteliğini taşıyan bir kuruluş olduğu tartışmasızdır.
Ancak, özelleştirme kapsamında bulunan Türk Telekomünikasyon A.Ş.’deki tamamı Hazineye ait bulunan hisselerden % 55’i, 14.11.2005 tarihli Hisse Satış Sözleşmesi ile Oger Telekomünikasyon Anonim Şirketine satılmıştır.
Olayda, davalının hisse devir (14.11.2005) tarihinde davalı kuruluşta çalışmakta iken 406 sayılı Yasa"nın Ek-29. maddesi ile 4046 sayılı Yasa"nın 22. maddesine göre adı Devlet Personel Başkanlığına bildirilen ve sonrasında kamu kurumu emrine atanan davacının vekili tarafından; maaş nakil bildiriminin yeniden düzenlenmesi istemiyle 18.03.2016 tarihinde dava açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlıklı 2. maddesinin değişik 1 numaralı bendinde:
“a) (Değişik : 8.6.2000-4577/5 md.) İdari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları,
b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,
c) (Değişik: 18.12.1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar” idari dava türleri olarak sayılmış olup; kural olarak, idari yargıda ancak Devlete ve kamu tüzel kişilerine karşı açılan davalara bakılabilir.
Buna göre, dava açıldığı tarihte davalı mevkiinde kamu kuruluşu niteliği taşımayan Türk Telekomünikasyon A.Ş."nin olması karşısında, idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari dava bulunduğundan söz etmek olanaksız olduğundan; uyuşmazlığın, özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.
Belirtilen nedenlerle, Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin başvurusunun kabulü ile Ankara 36. İş Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.
S O N U Ç : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile Ankara 36.İş Mahkemesinin 08.06.2016 gün ve E:2016/1073, K:2016/205 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 28.11.2016 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.
Başkan Nuri NECİPOĞLU
|
Üye Ali ÇOLAK
Üye Süleyman Hilmi AYDIN |
Üye Yusuf Ziyaattin CENİK
Üye Mehmet AKBULUT |
Üye Alaittin Ali ÖĞÜŞ
Üye Yüksel DOĞAN |