Esas No: 2016/20123
Karar No: 2019/173
Karar Tarihi: 16.01.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/20123 Esas 2019/173 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacı ile davalı arasında akdedilen bayilik sözleşmesine göre davacının davalıya ait ... markalı kozmetik ürünlerin tümünü Marmara Bölgesi Bayii olarak satış ve pazarlamasını üstlendiğini, ancak davalının haksız ve tek taraflı olarak bayilik ilişkisini sona erdirdiğini ve 41.803,99 TL’nin ödenmesini istendiğini, aksi halde teminat amacıyla verilen teminat mektuplarını nakde çevireceklerini bildirdiğini, halbuki davacı kayıtlarına göre borcun 13.062 TL olduğunu, bu nedenle cevabi ihtarname keşide ettiklerini, davacının elinde davalı şirkete iadesi gereken 9.914 TL değerinde mal kaldığını, bu malların iadesinin istendiğini aksi halde davacı şirketin borcundan mahsup edileceğinin bildirildiğini, bunun üzerine mahsupla birlikte davacının kalan borcu olan 3.148 TL’nin davalı şirkete havale edildiğini, davacının hiç bir borcu kalmadığını, ancak buna rağmen davalının teminat mektuplarından birini nakde çevirdiğini ve 36.173 TL tahsil ettiğini, belirsiz süreli bayilik ilişkisinin haksız olarak sona ermesi nedeniyle davacının kar kaybına uğradığını, ayrıca teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrilmesi nedeniyle ticari itibarının zedelendiğini ileri sürerek davacı şirkette bulunup davalının iade alması gereken mallar nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, bu nedenle uğranılan zararın tespitine ve dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline, nakde çevrilen teminat mektubundan tahsil edilen 36.173 TL nin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline, davalı şirkette kalan diğer 50.000 TL’lik teminat mektubunun davacı şirkete iadesine, belirsiz süreli sözleşmenin tek taraflı olarak sona erdirilmesi nedeniyle davacının uğramış olduğu 2 yıllık brüt 270.000 TL kar kayıplarından şimdilik 50.000 TL’sinin ticari faizi ile birlikte tahsiline, davacının uğradığı manevi zarardan 100.000 TL’sinin manevi tazminat olarak davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile davalı arasında bayilik ilişkisi olmadığını, davacının hem davalıdan hem de aynı sektörde iş yapan diğer şirketlerden kendi adına mal alıp sattığını,davacının borcunu ödememesi üzerine teminat mektubunu haklı olarak paraya çevirdiklerini ve aşan tutarı davacıya iade ettiklerini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının dayandığı bayilik sözleşmesini ve hükümlerini ispat edemediği, ancak taraflar arasında düzenli ve sürekli ürün alımı olduğu hususunun tartışmasız olduğu, davalının sözleşmeyi aniden ve sebepsiz yere sonlandırmadığı, şirket yetkililerinin ticari ilişkinin koşulları üzerinde anlaşamadıklarından aralarında süregelen uyuşmazlıklar bulunduğu, taraflardan her birinin belirli bir süreye bağlı olmayan ticari ilişkiyi haklı bir sebep olmaksızın sonlandırma hakkına sahip olduğundan davacının kar kaybı iddialarının dayanaksız olduğu, 50.000 TL lik teminat mektubunun nakde çevrildiği tarih itibariyle davacının davalıya borcunun 9.914,27 TL olduğu, ancak davalının teminat mektubundan 35.984,25 TL tahsilat yaptığı, bu nedenle davacının cari hesap ilişkisi nedeniyle belirlenen alacak talebinin kısmen kabulü ile 19.570,90 TL’ alacağının dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, iadesi talep edilen teminat mektubu davacıya teslim edildiğinden bu konuda karar vermeye yer olmadığına, davacının maddi tazminat taleplerinin ve kişilik haklarına saldırı teşkil etmeyen olaylar nedeniyle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz eden taraflardan alınmasına, 16/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.