Esas No: 2021/3105
Karar No: 2022/4602
Karar Tarihi: 06.10.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/3105 Esas 2022/4602 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/3105 E. , 2022/4602 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava sözleşmenin feshi nedeniyle gerçekleştirilen imalât bedelleri ile uğranılan menfi zararının tahsili istemine, birleşen dava, yüklenici tarafından ödenmesi gerektiği halde arsa sahibi kooperatifçe ödenmek zorunda kalınan SGK primleri, vergiler, yapı denetim ücretleri ve emlak vergilerinin yükleniciden tahsili istemlerine ilişkindir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2) Davacı-birleşen dosya davalısının yüklenicinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Kapatılan 15. Hukuk Dairesinin 10.10.2019 tarihli, 2019/2727 Esas, 2019/3877 Karar sayılı bozma ilamında, diğer bozma nedenleri yanında “Sözleşmenin ifası için yapılması gereken masrafların kural olarak talep edilemeyeceği, çünkü yapılacak işte kâr edilebilmesi için bu masrafların yapılmasının zorunlu ve yapılan iş bedeline dahil olduğu, ancak işin bir bölümü yapıldıktan sonra ve iş tamamlanmadan önce sözleşmenin feshedilmesi-dönülmesi halinde eksik kalan kısmın ifası için yapılan masrafların istenemeyeceğinin kabulü haklı sayılamayacağından, yapılan zorunlu giderlerin işin ifa edilen kısmına oranlanarak bulunacak miktarın ödenecek ya da ödenmiş iş bedeline dahil kabul edilip ödendiğinin kabulü, yapılmayan bölüme isabet edecek oranda yapılan masrafın yükleniciye iade edilmesi gerektiği” açıklanmıştır. Daha sonra bu konu ile ilgili olarak “Yüklenici tarafından sözleşmenin tamamının ifası için yapılan proje bedeli, hafriyat, şantiye kurulum bedeli gibi masraflardan gerçekleştirilen imalat oranına isabet eden kısmı imalat bedeline dahil olup hesaplanacak bedel içerisinde olduğundan ayrıca istenemeyeceği, bu masrafların fesih tarihi itibariyle inşaatın yapılmayan bölümüne isabet edecek kısmını yüklenici arsa sahibinden isteyebileceğinden bu masrafların miktarının” da bozma ilamında bilirkişilerce yeniden hesaplanması gerektiği açıklanan diğer hususlardan ayrı olarak, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan alınacak gerekçeli ve denetime elverişli rapor ile saptanması gereğine değinilmiştir.
Bozma kararından sonra düzenlenen 10.08.2020 tarihli raporda bozma ilamı uyarınca hesaplama yapılırken “İnşaat sahasında yapılan stabilize yol, şantiye binası, elektrik tesisatı için yapılan ödemelerin işin yapılabilmesi için gerekli iş kapsamında olması nedeniyle hesaba katılmadığı” belirtilmiş, itirazlar üzerine düzenlenen 16.11.2020 tarihli ek raporda ise “Yapılan zorunlu giderlerin işin ifa edilen kısmına oranlaması” yapılmış ve fesih tarihi itibariyle yapılmış harcamalardan inşaatın yapılmayan bölümüne isabet eden ve yüklenicinin isteyebileceği bedel 513.991,06 TL olarak belirlenmiş, davacı ve birleşen dosya davalısı yüklenici vekili ek rapora itiraz dilekçesinde, bilirkişi ek raporunda belirlenen büyükşehir belediyesi yol harcı tutarının eksik hesaplandığını, yine Yenimahalle İlçe Belediyesine ödenen stabilize yol katılım payının ve kanal katılım payının hesaba katılmadığını ve diğer teknik nitelikteki itirazlarını ileri sürmüş ve itirazlarına ilişkin belgeleri dilekçe ekinde sunmuştur.
Davacı ve birleşen dosya davalısı yüklenicinin hükme esas alınan ek bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde yer alan itirazları bilirkişilerce değerlendirilip itirazlar karşılanmamıştır. Mahkemece de karar gerekçesinde itirazlar karşılanmamış son ek rapora itibar edilmesinin dayanak ve gerekçeleri denetime elverişli olarak gösterilmemiştir.
Bu durumda mahkemece, davacı ve birleşen dosya davalısı yüklenici vekilinin 16.11.2020 tarihli ek bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, yüklenici tarafından ödendiğini ileri sürdüğü yol teknik altyapı bedeli, stabilize yol katılım payı, kanal katılım payı ve diğer ödemeleri bakımından ödemelerin kim tarafından yapıldığı ilgili belediye ve kurumlardan sorulup saptandıktan sonra, hükme esas ek raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan davacı ve karşı davalının itirazları yönünden itiraz dilekçesi ekindeki belgeler de dikkate alınarak gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp bozma ilamı da göz önünde bulundurularak değerlendirme yapılmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3) Davalı birleşen dosya davacısı arsa sahibinin diğer temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Açılan birden fazla davanın birleşmesi durumunda, her bir dava için ayrı ayrı hüküm kurulması ve dava konusu istemlerin hangi davada dava konusu yapılmışsa o davada hüküm altına alınması gerekir. Ayrıca dava konusu yapılan bir alacak diğer davada mahsup edilemez.
Somut olayda, arsa sahibi tarafından açılan birleşen davada, talep edilen alacak kalemlerinden SSK prim ödemesi ve vergi ödemeleri toplamı asıl davada yüklenici alacağı olarak belirlenen miktardan mahsup edilmiş, asıl ve birleşen dava mahsuplaşma yoluyla sonuçlandırılmıştır. Oysa asıl ve birleşen dava ayrı dava olma niteliklerini korudukları için asıl ve birleşen davada talep edilen alacak kalemleri yönünden, ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken mahsuplaşma yapılarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Kararın açıklanan nedenlerle bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın davacı/birleşen dosya davalısı yararına, 3. bent uyarınca da davalı ve birleşen dosya davalısı arsa sahibi yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde taraflara iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 06/10/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.