Esas No: 2003/54
Karar No: 2003/63
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2003/54 Esas 2003/63 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 2003/54 E. , 2003/63 K.- TÜRK TELEKO-MÜNIKASYON A.Ş. TARAFINDAN, İÇIŞLERI BAKANLIĞI ALEYHINE AÇILAN RÜCUEN ALACAK DAVASI
- İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU (2577) Madde 2
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.
Davacı : Türk Telekomünikasyon A.Ş. Vekili : Av. H.K. Davalı : İçişleri Bakanlığı Vekili : Av. S.Y. O L A Y : Hakkari- Geçitli Şehir İçi Telefon Şebekesi Tesis Şantiyesi işçilerinden olan İ.C.’ın , Geçitli Köyünden Hakkari"ye telefon direği almak üzere gidildiği sırada hizmet aracının yolunu kesen teröristlerin açtığı ateş sonucunda ölmesi nedeniyle, mirasçıları tarafından Türk Telekomünikasyon A.Ş. ile Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğü aleyhine açılan tazminat davasında; ANKARA 5. İŞ MAHKEMESİ, 30.11.1998 gün ve E:1998/715, K:1998/1105 sayı ile, dava ihbar olunan İçişleri Bakanlığının hizmet kusuru niteliğindeki sorumluluğunun ileride açılacak rücu davasında değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle, davalı Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğü hakkındaki davanın husumetten reddine, bilirkişi raporunun Mahkemece benimsendiği gerekçesiyle ölenin yakınları için toplam 12.337.733.518.-TL. maddi ve manevi tazminatın ölüm tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı Türk Telekomünikasyon A.Ş."den tahsiline ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiş; bu karar, YARGITAY 21. HUKUK DAİRE"sinin 17.12.1998 gün ve E:1998/8663, K:1998/8879 sayılı kararıyla onanmak suretiyle kesinleşmiştir. Anılan yargı kararı gereğince haksahiplerine 54.668.257.993.-TL. ödemede bulunan Türk Telekomünikasyon A.Ş."nin vekili, olayda sosyal risk ilkesi gereği sorumlu olduğunu ileri sürdüğü İçişleri Bakanlığından, kurumlarınca ödenen miktarın faiziyle birlikte rücuen tahsiline hükmedilmesi istemiyle, 9.8.1999 gününde idari yargı yerinde dava açmıştır. ANKARA 6. İDARE MAHKEMESİ; 31.5.2000 gün ve E:1999/908, K:2000/524 sayı ile, olayda tazminat davasının aleyhine sonuçlanması üzerine idarece ödenen tazminatın, bilirkişi raporuyla sorumluluğu tespit edilen İçişleri Bakanlığından rücüen tahsili istemiyle dava açılmış olup, B.K.’nun müteselsil sorumluluk esasına dayanan rücu davasının adli yargının görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davacı vekili, bu kez, Kurumca ödenen miktar ile yargılama giderleri toplamı 55.531.143.993.-TL. alacağın İçişleri Bakanlığından rücuen tahsili istemiyle,8.9.2000 gününde adli yargı yerinde dava açmıştır. ANKARA 23. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 13.12.2001 gün ve E:2000/593, K:2001/728 sayı ile,bilirkişi raporu ile sabit bulunan 38.871.801.057.-TL. rücu alacağının kabulüne, fazla istemin reddine karar vermiştir. Bu karar, taraflarca temyiz edilmesi üzerine YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ’nce ; 6.6.2002 gün ve E:2002/2641, K:2002/7021 sayı ile, davacı dava dilekçesinde, davalı Bakanlığın vatandaşların can ve mal güvenliğinden sorumlu olduğunu bildirerek tazminat isteminde bulunduğuna göre, meydana gelen zararın hizmetin kuruluş ve işleyişindeki aksaklık ve düzensizlikten başka bir deyimle hizmet kusurundan kaynaklandığını iddia ettiğine göre, 2577 sayılı İYUK. gereği davanın idari yargı yerinde görülmesinin gerekeceği, yerel mahkemece davanın yargı yeri bakımından reddi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuş; davacı vekilinin karar düzeltme isteği aynı DAİRE’ce 21.10.2002 gün ve E:2002/10562, K:2002/11783 sayı ile reddedilmiştir. ANKARA 23. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 4.2.2003 gün ve E:2002/913, K:2003/79 sayı ile, anılan Yargıtay bozma ilamına uyulmak suretiyle yeniden yapılan yargılama sonunda Yargıtay bozma gerekçesine göre görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Yalçın ACARGÜN’ün Başkanlığında , Üyeler: Dr. Atalay ÖZDEMİR, M. Lütfü ÜÇKARDEŞLER, Serap AKSOYLU, Z. Nurhan YÜCEL, Turgut ARIBAL ve Abdullah ARSLAN’ın katılımlarıyla yapılan 29/9/2003 günlü toplantısında, Raportör- Hakim İsa YEĞENOĞLU’ nun davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Nevzat ÖZGÜR’ün davada adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: USULE İLİŞKİN İNCELEME : Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu ve dava dosyalarının, 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak, davacı kurumun istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık görülmediğinden esas inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verildi. ESASA İLİŞKİN İNCELEME : Dava, yargı kararı ile tazminle yükümlü tutulan Türk Telekomünikasyon A.Ş. tarafından, kurumlarınca tazminat ve yargılama giderleri olarak ödenen tutarın, davanın ihbar edildiği İçişleri Bakanlığından rücuen tahsili isteminden ibarettir. Olayda, görevi esnasında teröristlerce öldürülen kurum işçisinin mirasçıları tarafından,Türk Telekomünikasyon A.Ş. aleyhine tazminat davası açıldığı; davanın İçişleri Bakanlığına ihbar olunduğu;Mahkemece hükmolunan tazminatın davalı Türk Telekomünikasyon A.Ş."ne yüklendiği ve bu yoldaki kararın derecattan geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Tazminat davasına bakan Mahkemece, bilirkişi raporu ile saptanan kusur ve sorumluluk oranları esas alınarak davanın konusu bakımından bir tefrik yapılıp ayrılan kısma ilişkin bulunan zararın idare hukuku ilkelerine göre idari yargı yerinde saptanmasının gerekeceği yolunda bir görevsizlik kararı verilmediğine ve hükmolunan tazminat da tamamen ödenmiş olduğuna göre, olayda zarar gören taraf yönünden,ortada tazminat davasında giderilmemiş bir alacak bulunduğundan sözedilemeyeceği gibi , 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2/1-b. maddesinde belirtilen "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" kapsamında, zarar gören tarafından idari yargı yerinde açılacak bir idari dava yoluyla giderilmesi gereken zarar da kalmamıştır. Öte yandan,ortada, Devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışındaki alacakların tahsil usulünü düzenleyen 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamına giren bir kamu alacağı da bulunmamaktadır. Belirtilen tüm bu hususlara göre, tam yargı davası niteliği taşımayan ve konusu bir kamu alacağı olmayan rücu davasının, Borçlar Kanunu hükümlerine göre adli yargı yerince çözümlenmesi; bu nedenle, Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 4.2.2003 gün ve E:2002/913, K:2003/79 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 29.9.2003 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.