Esas No: 2020/18183
Karar No: 2022/19714
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/18183 Esas 2022/19714 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2020/18183 E. , 2022/19714 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ... ve müdafisinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 13/10/2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY
Sayın çoğunluk ile aramızdaki uyuşmazlık; sanığın eyleminin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkindir.
Görevi yaptırmamak için direnme suçuyla korunan hukuki değer, kamu görevlisinin hukuka uygun kamu görevini engelle karşılaşmadan yerine getirmesi ve aynı zamanda kamu görevlisinin vücut bütünlüğü ve özgürlüğüdür. Çok konulu bir hukuki yarar söz konusudur.
Suçun maddi unsurunu oluşturan hareket unsurunun cebir veya tehdit kullanılarak kamu görevlisinin görevini yapmasını engelleme olarak açıklayabiliriz. Burada üzerinde durulması gereken suçun hareket unsurunu oluşturan iki seçimlik kavramdır. Bunlar cebir veya tehdit kavramıdır.
Cebir; mağdurun direncini kırmaya elverişli ve zorlayıcı davranışlardır. Önemle belirtmek isterim ki cebrin mağdurun görevini yapma konusundaki eylemini durdurmaya, görevini yapmasını engellemeye objektif olarak elverişli olması gerekir. Kamu görevlisine yönelik cebir niteliğinde olmayan pasif direnmeler suçun hareket unsurunu oluşturmayacaktır.
Tehdit; bireyin huzur ve dinginliğini bozan, iradesini etkileyen korkutma niteliğindeki söz ve eylemlerdir. Bir fiilin tehdit boyutunda olup olmadığının değerlendirilmesinde başvurulacak ölçüt; mağdurun subjektif özellikleri, değer yargıları önemli değildir. Söz ve eylemlerin nesnel olarak tehdit oluşturmaya elverişli olması aranmalıdır.
Somut olayda sanığın kamu görevlilerine yönelik söylediği '' Aracımı kontrol edemezsiniz, her tarafı arayacağım, sizi sürdüreceğim, sert kayaya çarptınız, biz ...lıyız, bize hiçbir şey yapamazsınız, Güneydoğu'da insanlara davrandığınız gibi bize davranamazsınız, biz mal değiliz, sizin rütbelerinizi sökeceğim '' sözlerini olayın gerçekleştiği koşullar söylendiği bağlam bütünlüğü içinde değerlendirildiğinde sanığın kamu görevlilerinin bir yerleri arayarak şikayet edeceği anlamında olduğu sonuçta söylediği '' Sizin rütbelerinizi sökeceğim '' sözü bunun açık göstergesi olduğu, sanığın kamu görevlisi mağdurların rütbelerini sökme konusunda herhangi bir yetkisinin bulunmadığı, anlam bütünlüğü içerisinde sözlerin objektif olarak kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemeye elverişli olmadığı, daha çok şikayet kapsamında değerlendirilmesi gerektiği şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği bu belirsizliğin sanık lehine yorumlanması gerektiğinde sanığın eyleminin görevi yaptırmamak için direnme suçunun hareket unsurunu oluşturmadığı düşüncesiyle ilk derece mahkemesinin mahkumiyet kararının bozulması düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne karşıyım.