Esas No: 2021/5140
Karar No: 2022/4817
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/5140 Esas 2022/4817 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/5140 E. , 2022/4817 K.Özet:
Dava, şirketin davaya dışı işçilere ödediği kıdem tazminatı ve asgari ücret fiyat farkının davalı belediyenin sorumluluğunda olduğunu iddia etmesi ile başlamıştır. Mahkeme, davalının asgari ücret fiyat farkını ödeme yükümlülüğü olduğuna karar vererek davanın reddine hükmetmiştir. Ancak Yargıtay, asgari ücretin kamu düzenine ilişkin olması ve asgari ücret altında ödemeye ihtirazi kayıt konulmadan kabul edilmesinin kanuna aykırılık nedeniyle yok hükmünde olduğu gerekçesiyle, mahkemece yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak verilen kararın bozulması gerektiğine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Asgari Ücret Kanunu (No: 4857)
- İş Kanunu (No: 4857)
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat ... geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı şirket temsilcisi, kendi bünyelerinde çalışan ancak asıl olarak davalının işçisi olan dava dışı işçilere kıdem tazminatı ile asgari ücret fiyat farkı ödediğini, bundan asıl işveren davalı belediyenin sorumlu olduğunu ileri sürerek, işçilere ödenen 207.456,74 TL kıdem tazminatı ile 104.516,16 TL asgari ücret fiyat farkının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünün davacıya ait olduğunu, fiyat farkı ödemesinin Ilıca Belediyesi tarafından yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, kıdem tazminatına ilişkin olarak teknik şartname uyarınca işçilik alacaklarından yüklenicinin sorumlu olduğu, hakedişten yapılan kesintinin ise davacıya yanlışlıkla ödenen asgari ücret fiyat farkından kaynaklandığı ve davacı tarafın asgari ücret fiyat farkı alacağı kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden doğan asgari ücret fiyat farkı alacağının tahsili ve dava dışı işçilere ödenen kıdem tazminatının rucüen tazminine ilişkindir.
Asgari ücret kanunla belirlenmekte olup, belirlenen bu asgari ücret tutarının altında işçilere ödeme yapılması mümkün değildir. Sözleşmelerde asgari ücret altında ödeme yapılmasına ilişkin hükümler bulunması kanuna aykırılık nedeniyle yok hükmündedir. Asgari ücretin altında yapılan ödemeye ihtirazi kayıt konulmadan kabul edildiği gerekçe gösterilerek bu konudaki talebin reddi asgari ücretin kamu düzenine ilişkin olması niteliğine aykırılık teşkil eder.
Somut olayda, davacı vekili, davalı tarafından hakedişlerde haksız kesinti yapıldığını iddia etmiş, davalı ise yapılan kesintinin daha önceki hakedişlerde fazladan ödenen asgari ücret fiyat farkına ilişkin olduğunu savunmuştur.
Az yukarıda belirtildiği şekilde, asgari ücret kamu düzenine ilişkindir. İşçiye asgari ücretten az ücret ödenmesi halinde devlet kamu gücünü kullanarak ücretin asgari ücret seviyesine çıkartılmasını sağlamalıdır. Tarafı kim olursa olsun sözleşmelerde asgari ücret fiyat farkı ödenmesinin önüne geçen hükümler konulması veya birtakım gerekçelerle bunun önüne geçmeye çalışılması asgari ücretin kamu düzeni niteliğiyle bağdaşmaz.
Bu durumda mahkemece yeniden bilirkişi raporu aldırılarak, asgari ücret fiyat farkı dikkate alınarak hesap yapılıp bu hesaba göre gerçekten davalının ödemesi gerekenden daha fazla asgari ücret fiyat farkı ödeyip ödemediği tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtaydaki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine,
peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 18.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.