Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/24685 Esas 2022/20658 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/24685
Karar No: 2022/20658
Karar Tarihi: 24.10.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/24685 Esas 2022/20658 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında hakaret ve kasten yaralama suçlarından verilen hükümün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yalnızca itiraz yolu açık olduğu belirtilerek, bu doğrultuda yapılan başvurunun değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Tehdit suçuna ilişkin temyiz talebi incelenerek, alenen hakaret suçuyla birlikte işlendiği gerekçesiyle CMK'nın 251. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı belirlenmiştir. Ancak, uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve sanığa isnat edilen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle hukuki durumun tekrar değerlendirilip belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sabıkası bulunmayan sanık hakkında kurulan hükümde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce resen değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenlerle hüküm bozulmuş ve yargılama yeniden yapılması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- CMK'nın 251. maddesi
- 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrası
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri
- TCK'nın 106/1. madd
4. Ceza Dairesi         2020/24685 E.  ,  2022/20658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yaralama

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1- Hakaret ve kasten yaralama suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
    Anlaşıldığından, sanık ...'nın temyiz davası istemi hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
    2- Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, tehdit suçunun, alenen hakaret suçuyla birlikte işlenmesi sebebiyle CMK'nın 251. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    A- 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınması karşısında; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    B- Ceza Genel Kurulu'nun Dairemizcede benimsenen 22/04/2014 tarihli 2014/752 esas, 2014/200 sayılı kararında da belirtildiği üzere geçmişte sabıkası bulunmayan sanık hakkında kurulan hükümde öncelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce resen değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığa verilen hapis cezasının TCK'nın 50/3. maddesi uyarınca zorunlu olarak seçenek yaptırıma çevrildiği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık ...'nın temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara