Esas No: 2022/8696
Karar No: 2022/20686
Karar Tarihi: 25.10.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/8696 Esas 2022/20686 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2022/8696 E. , 2022/20686 K."İçtihat Metni"
KARAR
Tehdit ve hakaret suçlarından sanık ...'nun, basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle yapılan yargılama sonunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106/1-2. cümle, 125/1, 62 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 251/3. maddeleri uyarınca 1 ay 7 gün ve 1 ay 26 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, cezalarının anılan Kanun'un 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 19/10/2020 tarihli ve 2020/67 esas, 2020/474 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 12/05/2022 gün ve 2022/43766 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “... Asliye Ceza Mahkemesince, gerekçeli kararın hüküm kısmında sanığın adli sicil kaydı, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık, sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması sebebi ile hapis cezasının 5237 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmesine rağmen yine hüküm kısmında "sanığın suça yatkın kişiliği, sosyal ilişkileri ve adli sicil kaydında birçok mahkumiyet hükmü olmasına rağmen suç işlemeye devam etmesi dikkate alınarak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılmamış olması ile mükerrir olması nedeniyle, koşulları oluşmadığından sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 50, 51 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddelerinin uygulanmasına kanunen ve takdiren yer olmadığına" şeklinde karar verildiği anlaşılmakla,
Somut olayda, yargılama sırasında sehven dosya arasına alınan ve mahkemenin kararına esas, sanıkla bir ilgisi bulunmayan ...'a sanığa ait sabıka kaydı nazara alınarak hüküm kurulduğu, dosyada yer alan sanık ...'ya ait sabıka kaydı incelendiğinde, sanığın hiçbir adli sicil kaydının bulunmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal değerlendirme :
Adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında gerekçeli kararın hüküm kısmında "adli sicil kaydı, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık, sosyal ve ekonomik durumu göz önüne alınarak tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması sebebi ile hapis cezasının 5237 sayılı Kanun'un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine" karar verilmesine rağmen yine hüküm kısmında "sanığın suça yatkın kişiliği, sosyal ilişkileri ve adli sicil kaydında birçok mahkumiyet hükmü olmasına rağmen suç işlemeye devam etmesi dikkate alınarak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılmamış olması ile mükerrir olması nedeniyle, koşulları oluşmadığından sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 50, 51 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddelerinin uygulanmasına kanunen ve takdiren yer olmadığına" şeklinde karar verildiğinin anlaşılması karşısında; dosyada başka bir kişiye ait sabıka kaydına istinaden sabıka kaydı bulunmayan sanık hakkında yukarıda belirtilen nedenlerle CMK'nın 231. maddesinin uygulanmamasına, yine sanık hakkındaki cezaların ertelenmesine karar verilmesine karşın, TCK'nın 51. maddesinin uygulanmamasına karar verildiğinin belirtilmesi suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- ... Asliye Ceza Mahkemesinin 19/10/2020 tarihli ve 2020/67 esas, 2020/474 sayılı kararının, CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- CMK'nın 309. maddesinin 4-b fıkrası gereğince sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 25/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.