Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/24540 Esas 2022/20991 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/24540
Karar No: 2022/20991
Karar Tarihi: 26.10.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/24540 Esas 2022/20991 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığa hakaret, tehdit ve kasten yaralama suçlarından ceza verilmiştir. Temyiz isteği reddedilerek hükümler onanmıştır. Ancak tehdit suçunda, mahkemenin TCK 106/1-1. cümleyi uygulamaması ve sanığa ek savunma hakkı vermemesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Hakaret suçunda TCK 125/4. maddesi uygulanmıştır ve suçun üst sınırı 2 yılı aştığı için basit yargılama usulü uygulanamamıştır. CMK'nın 217/2. maddesi gereğince sanığa yüklenen suçun ispatının mümkün olduğu ve bir delilin reddedilmesi için haklı, makul ve kabul edilebilir hukuki gerekçelerin gösterilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir.
4. Ceza Dairesi         2020/24540 E.  ,  2022/20991 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, tehdit, kasten yaralama

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, katılanın, olay tarihinde sanığın kendisine hakaret ve tehditte bulunduğu yönündeki tutarlı beyanları ve bu beyanlarının katılan kardeşi ...’nın anlatımlarıyla da doğrulanması, sanığın kovuşturma aşamasında dinlettiği tanık ...’ın anlatımı ile sanığın kovuşturma aşamasında aynen tekrar ettiğini söylediği soruşturma beyanında olay saatinde ne yapıyor olduğu ile ilgili anlatımının tutarlı olmaması karşısında, CMK'nın 217/2. maddesi gereğince sanığa yüklenen suçun, hukuka uygun olarak elde edilmiş her türlü delille ispatının mümkün olduğu ceza yargılamasında, bir delilin reddedilmesi için CMK'nın 206/2. maddesinde sayılan durumların dışında delilin, akla, mantığa, bilimsel verilere, fizik kurallarına, herkesçe bilinen somut duruma, hayatın olağan akışı içinde gündelik yaşamdan edinilen karine niteliğindeki bilgilere aykırı olması ya da tanığın yalan söylediğinin ortaya çıkması gibi reddi için haklı, makul ve kabul edilebilir hukuki gerekçelerin gösterilmesinin zorunlu olduğu, tanık ...’nın katılanın akrabası olmasının anlatımının reddedilmesinin tek haklı ve kanuni gerekçesi olamayacağı da gözetildiğinde Mahkemenin sanığın üzerine atılı hakaret ve tehdit suçlarının sübut bulduğuna dair gerekçesinin yerinde olduğu kabul edilerek ve hakaret suçunda TCK’nın 125/4. maddesinin uygulanmış olması ve suçun yasa maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı 2 yılı aştığından sanık hakkında CMK'nın 251. maddesinde düzenlenen “basit yargılama usulü” uygulanamayacağından tebliğnamedeki bu hususlarda bozma isteyen düşüncelere katılınmayarak, yapılan incelemede;
    1) Hakaret ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde;
    Sanığa yükletilen hakaret ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    Anlaşıldığından sanık ...’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    2) Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde ise; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    İddianame anlatımında yer alan ve mahkemece sanığın katılana söylediği kabul edilen "...buraya bir gel sana göstereceğim, ineklerini kapatacağım, vuracağım” şeklindeki sözlerin, bir bütün olarak TCK'nın 106/1-2.cümlesinde düzenlenen basit tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanığa CMK'nın 226/2. maddesine aykırı olarak ek savunma hakkı da verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK'nın 106/1-1.cümlesi uygulanması,
    Kanuna aykırı, sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara