Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/17454 Esas 2022/21159 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/17454
Karar No: 2022/21159
Karar Tarihi: 31.10.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/17454 Esas 2022/21159 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme kararı, bir asliye ceza mahkemesinde görülen hakaret suçu davasıyla ilgilidir. Kararda, hakaret suçunun kişilerin şeref, haysiyet ve namusu koruması için olduğu belirtilmiş ve hakaret suçunun oluşması için davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olması gerektiği vurgulanmıştır. Hakaret suçunun somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövmek şeklindeki seçimlik hareketlerden biriyle gerçekleştirilen bir eylem olması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, sanık tarafından mağdura yönelik sarf edilen kaba sözlerin nezaket dışı olduğu fakat hakaret suçunun yasal unsurlarını oluşturmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, yerinde olmayan gerekçeyle sanığın beraat kararı verilmesinin kanuna aykırı olduğu ve hükmün bozulması gerektiği hükmedilmiştir. Kararda, kanuna aykırı olan hususlar ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden ötürü hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Hakaret suçu için Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesi uygulanmaktadır. Bu maddeye göre, \"Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile veya adlî para cezası ile cezalandırılır.\"
- Temyiz hakkı ise Türk Ceza Yargılama Yasası'nın 309. maddesi uyarınca düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, \"Bir mahkeme kararına karşı yapılan itirazın kararı, Yargıtay tarafından hükmün esasına ilişkin denetim sonucunda verilir.\"
4. Ceza Dairesi         2020/17454 E.  ,  2022/21159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdinde ki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövmek şeklindeki seçimlik hareketlerden biri ile gerçekleştirilen eylem, bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte ise hakaret suçu oluşacaktır.
    Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu olayda, sanığın mağdura yönelik sarfettiği kabul edilen sözlerin, nezaket dışı ve kaba söz niteliğinde olup, hakaret suçunun yasal unsurlarını oluşturmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı ve sanık ...'nün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara